"Gerçekten beni piknik sonrası evinize getirdiğine inanamıyorum. Her neyse en azından balığını gördüğüm için mutluyum."
diye söyleniyorum hafiften. Çünkü Seungmin beni evlerine götürüyor piknikten sonra. Kyungoo teyzeden izin alarak yapıyor bu işi.
Balığına bakıyorum Seungmin'in. Yüzen güzel balığına. Onu izlemek her zaman beni rahatlatıyor.
"Seungmin saçların akmış."
"Oh cidden mi? Boyatmamın zamanı geldi sanırım."
"Ne renge boyatalım?" Şaşırıyor.
"Boyatalım. Yine mi? Biz mi?"
"Evet neden şaşırdın ki?"
Anlamış gibi mırıldanıyor. "Yok neden şaşırayım ki zaten. Hep yaptığımız şey."
"Hm. Hm." diyorum sadece.
Seungmin'in suratında melankolik bir hava oluşuyor. Neden böyle olduğunu sorgulamak istemiyorum nedense. Seungmin'i ne kadar yalnız bıraktığımın farkında olamıyorum. Kendime kızıyorum. Çok kızıyorum.
Ben değişiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
iktsuarpok : minsung
Fanfictiondün bana saçımın çiçekler gibi koktuğunu söyledin, ve bugün seni bir papatya'nın üstüne basarken gördüm
