Marinette, Chat baloya geleceği için çok heyecanlanmıştı bu yüzden baloyu kendisi organize etmek istemişti. Ve yaptı da. Herkes sonuçtan memnundu, Chloe hariç çünkü onun aklı daha büyük elbise ve taçlarda kalmıştı.
Balodan bir önceki gündü. Marinette çok heyecanlıydı ve sakin kalamıyordu.
''Nino, gelmeyeceğim.'' diye iç geçirdi Adrien onuncu kez.
Marinette'in gözleri kocaman açıldı ve kimsenin daha önce duymadığı bir ses çıkarttı. Adrien gelmiyor muydu? O zaman bu onun en güzel günlerinden birisi olabilirdi!
Nino Adrien'ı kalabalıktan uzağa çekti ve ''Bunun Marinette ile dans etmek için olan tek şansın olduğunu biliyorsun değil mi? Mezuniyete kadar bir daha böyle bir şansın olacak mı şüpheliyim.'' dedi.
''Biliyorum Nino, şimdi bir dur lütfen. Sanki dans etse benimle edecek.'' dedi üzgünce Adrien. Belki Adrien'la etmezdi ama kim Chat Noir hakkında bir şey demişti?
''Peki dostum, sadece bundan pişman olduğunda şikayetçi olma.'' dedi Nino ve omuz silkti.
----
Balo günüydü ve Marinette odasında hazırlanmak için dört dönüyordu. ''Sakin ol, orada olman için daha bir saatin var.''
''Marinette, sakin ol.'' dedi ve kahkaha attı Tikki. ''Dansın kaçacak hali yok.''
''Evet ama Chat orada olacak ve en iyi nasıl görünebilirsem öyle görünmeliyim.'' Pembe bir elbise giydi, kendini hazırladı ve beyaz ayakkabılarını ayağına geçirdi.
"Çok güzel gözüküyorsun, eminim ki Chat seni fark edecek." dedi Tikki ve gülümsedi.
"Mari, canım! Alya burada." diye seslendi Sabine merdivenlerin aşağısından.
"Sıkıntılı bir genç kız duyuyorum." dedi Alya turuncu elbisesiyle odaya girerken, kıkırdadı.
"Yardım et!" diye yalvardı Marinette. "Ne yapmam gerekiyor bilmiyorum."
"Sandalyene otur ve işi bana bırak." dedi Alya ve kıkırdayıp Marinette'i sandalyeye oturttu. Saçını ve makyajını yaptı.
"Sağ ol Alya, kahramanımsın."
"Hey, arkadaşlar ne içindir?" dedi ve gülümsedi Alya. "Ayrıca bugün ekstra güzel gözükmen lazım, sonuçta kara şövalyen de orada olacak!"
Marinette kızardı ve kafasını salladı, "Onu görmek için sabırsızlanıyorum."
"Hadi gidelim o zaman, başlamasına az kaldı." dedi Alya ve Mari'nin elinden tutup koşarak odadan çıktı. Okula varıp spor salonuna vardıklarında çoğu kişi çoktan gelmişti.
Marinette, Chat gelene kadar elinden geldiğince kendini sakinleştirmeye çalıştı ama işe yaramadı, Alya bunu fark etti. "Kızım, sakinleşmelisin. Biliyorum ondan aşırı hoşlanıyorsun ama onun dışında başka bir şeyler düşünmen lazım."
"Biliyorum ama bu çok zo-" dünyadaki en harika varlık spor salonuna adımını atınca cümlesi yarıda kaldı.
Bütün gözler Chat'in üstündeydi ve bu onu biraz utandırdı. "Üzgünüm, geciktim. Bir şeyle uğraşmak zorunda kaldım da."
"Bunu sen organize ettin, git ve selam ver!" dedi Alya ve Mari'yi Chat'e doğru itti ve bu süre boyunca Mari üç kez yere yapıştı.
"S-Selam!" dedi ve olabildiğince sakin olduğunda gülümsedi Mari. "Y-Yani geldiğin için t-teşekkür etmek istedim. Yani bir süper kahraman olarak süper meşgul olman falan gerekiyor. Ve gelecek misin onu bile bilmiyorduk çünkü bilirsin akumalar vesaire..-"
"Geldiğin için teşekkürler demek istiyor." dedi Alya Mari'nin sözünü keserek.
"Benim için bir zevk." dedi Chat kızlara gülümserken.
İşte Marinette telaşlandığında böyle oluyordu.
"Geldiğin için teşekkürler". dedi Alya yeniden abur cubur köşesine doğru ilerlemeden önce.
"Adın ne?" diye sordu Chat bir konuşma başlatabilmek için. Bu özgüveni nereden geliyordu bilmiyordu. Belki de onu en son gördüğünde sinirlerini bozduğu içindi?
"Ben Marinette, ya sen?" dedikten sonra eliyle ağzını kapattı, "Y-Yani, gerçek adını duymak istememiştim, tabii ki de Chat Noir'sın, bunu kim bilmez? Yani sonuçta süperkahramansın ve b-ben-" dedi ve sızlandı Marinette. "Bu bir felaket." diye mırıldandı.
Nino slow bir şarkı açınca Marinette daha da kızardı.
"Ben gideyim," dedi ve dudağını ısırdı Marinette. Tam gidiyordu ki omzundaki el onu durdurdu.
"Aslında merak ediyordum da, benimle dans etmek ister misin?" dedi Chat, yanakları kırmızı rengini almıştı bile. Bu sorudan sonra Marinette kostümündeki kırmızıdan bile daha kırmızı olmuştu.
"T-Tabii," dedi ve gergin gülümselerinden bir tanesini yüzüne yerleştirdi.
Chat, Mari'yi dans pistine çıkardığında herkes şok olmuştu. "Üzgünüm, iyi bir dansçı değilim." dedi Marinette özür dileyerek.
"Sorun değil, ben dans ederek büyüdüm, adımlarımı takip et yeter." dedi Chat ve bir elini Mari'nin beline koydu, diğeriyle de diğer elini tuttu. Mari de boşta kalan elini Chat'in omzuna koydu.
Marinette bilmiyordu ancak Alya başından beri her şeyi kaydediyordu.
"Bunu organize edenin sen olduğunu duydum," dedi Chat, "Harika bir iş çıkartmışsın."
Chat göz kenarıyla baktığında Nino'nun birini aradığını gördü. Hemen sonra, Chat'in telefonu titremeye başladı.
"T-Teşekkürler." dedi Mari.
Telefonunu cevaplaması gerekiyordu çünkü eğer arayan kişi babasıysa cevaplamadığı halde sonuç ölüm olurdu.
"Çok üzgünüm prenses, bunu açmam lazım." dedi ve gülümsedikten sonra nazikçe Mari'den ayrılıp uzaklaştı.
"Evet, Nino?" diye olabildiğince uykulu bir şekilde cevap verdi telefona. Şarkı bitmişti.
"Dostum, yemin ediyorum ki eğer hemen şimdi buraya gelmessen gelip kendim seni buraya sürüklerim!" diye bağırdı Nino telefona.
"Neden?"
"ÇÜNKÜ KEDİNİN TEKİ KIZ ARKADAŞINI ÇALIYOR!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
swapped = reverse crush (miraculous) türkçe çeviri
FanfictionYa Marinette Adrien'ı sakız olayı yüzünden hiç affetmemiş olsaydı? ------ hikayedeki tüm bölümleri kurgusu @its_nusa_obviously 'ye aittir ve bu bir çeviri kitabıdır.