''Aman Tanrım, aman Tanrım sonra gördüğü tek kişinin ben olduğunu söyledi ve ben orada aşşşırı derecede delirmeye başladım kalbimin içinde parti verildiğini falan düşündüm sonra dedim ki acaba beni birisiyle mi karıştırdı-''
''Kapatma düğmen nerede senin?'' dedi Tikki ve bunun üzerine Adrien kahkaha attı.
''A-Adrien!'' diye haykırdı Marinette. ''Sen de mi buradaydın?''
''Sorun değil, Chat'le randevunun umduğum gibi olmasına sevindim.'' dedi Adrien. Marinette suçlu hissetti ama yine de gülümsedi.
Adrien için ne kadar zor olduğunu tahmin edemiyordu.
''Bekle...-Randevu?''
''Evet, senin için ayarladım.'' dedi ve gülümsedi. Marinette ifadesiz bir şekilde yere doğru baktı.
''B-Ben...Nasıl bu kadar pozitif olabiliyorsun?'' diye sordu Marinette ve dudağını ısırdı. ''Y-Yani, benden hoşlanmıyor musun?''
''Kendimce sebeplerim var.'' dedi Adrien ve yakınlaştı.
''Neler?''
''Peki, şöyle diyelim, onuncu günde her şey mantıklı gelecek.'' dedi Adrien ve Marinette'in yanağından makas aldı.
''Biliyorsun..-Kötü hissediyorum...-'' Marinette derin bir nefes aldı. ''Sanki ikinizi birden aldatıyormuş gibi hissediyorum.''
Adrien'ın gözleri kocaman açıldı, ''Ne?''
''Duydun beni.'' dedi Marinette ve uzaklaştı. ''Lütfen tekrarlatma bana.''
Adrien gülümsedi. ''Sevindim, çünkü şu anda gitmemiz gereken bir yer var.''
''Ne yaptın?'' diye sordu Marinette gözlerini kısarak.
''Benimle beraber on gün geçireceğini söylememiş miydin?'' dedi Adrien dudağını bükerek.
''Doğru, ama ne planladın?'' diye sordu Marinette.
''Bugün paintball'a gideriz diye düşünmüştüm.'' dedi Adrien omuz silkerek.
''Daha önce hiç paintball'a gitmedim, o yüzden lütfen bana karşı nazik ol.'' diye rica etti Marinette.
''Ben de hiç gitmedim, o yüzden hadi gidelim!''
---------------------
Cuma günü olduğundan biraz kalabalıktı ama cumartesi günüyle kıyaslanamazdı.
Her zamanki gibi Adrien ödedi, bu da Marinette'i kızdırmıştı.
Paintball kıyafetlerini ve tabancalarını aldılar ve eğlence başladı.
''Biraz korkuyorum.'' dedi Adrien özel arenadaki sütunlardan birisinin arkasına saklanarak.
''Biraz adam ol. Kendi kız arkadaşınla savaşıyorsun.'' dedi Plagg süitinden dışarı uçarak.
''O benim kız arkadaşım değil.'' dedi Adrien ve maskeyi kafasına taktı.
''Henüz.'' dedi Plagg patilerini birleştirerek.
Adrien bir süre sessiz kaldı. ''...-şu anda bunu tartışamayacağım.'' Plagg süite geri girdi ve iç geçirdi. Yakınında bir boya arazisi gördü ve hızlıca ordaki ev çerçevesinin arkasına geçti.
''Ne? Şimdiden saklanıyor musun?'' çok da uzaktan gelmeyen kahkaha sesini duydu.
Adrien fırsattan istifade camdan baktı ama nerdeyse vuruluyordu o yüzden geri saklandı. ''Mari, sana karşı nazik olacağım.'' dedi ve sırıttı. ''Seni çok fazla incitmemi istemeyiz, değil mi?''
''Tatlı çocuk beni düşünüyor. Bunu bilmek güzel ama ben kendimi savunabilirim, yine de çok sağ ol.'' dedi Marinette sırıtarak ve Adrien'ın saklandığı evin kenarına geçip camdan bakmasını bekledi. Sonunda camdan bakmaya gittiğinde arkasından yaklaştı ve Adrien'ı sırtından vurdu.
Adrien acıyla sızlanarak Marinette'e baktı. ''Bunu yapmak zorundaydın, di mi?'' diye sordu gözlerini ovalarken.
Marinette omuzlarını silkip odağını kaybedince Adrien fırsattan yararlanıp onu karnından vurdu.
''Çok kötüsün!'' dedi Marinette şaşkınlıkla ve onu yeniden vurmak için hazırlandı ancak kafasını kaldırdığında Adrien orada yoktu.
Marinette az önce karnındaki acıyı şimdi de sırtında hissediyordu.
Adrien sırıttı. ''İntikam olarak düşün.''
***
bayaaadır bölüm atmıyordum şimdi karantinadan istifade haftada 1-2 ya da 2-3 bölüm falan atarım diye umuyorum awuydkghıaldjospü
atmazsam koronadan gitmişim demektir.
kendinize dikkat edin!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
swapped = reverse crush (miraculous) türkçe çeviri
FanfikceYa Marinette Adrien'ı sakız olayı yüzünden hiç affetmemiş olsaydı? ------ hikayedeki tüm bölümleri kurgusu @its_nusa_obviously 'ye aittir ve bu bir çeviri kitabıdır.