12

1.1K 67 30
                                    

..."şimdilik bir şey istemiyoruz, teşekkürler." Reika garsonun içecek teklifini nazikçe reddedip karşısında oturan sevgilisine döndü.

"Pekala, Kota. Seni dinliyorum." Dik saçlı çocuk bakışlarını kızın yüzünden çekip camdan dışarıya çevirdiğinde, Reika da derin bir iç çekip sözlerine eklemişti.

"Neden bu kadar dengesiz davranıyorsun?"

"Dengesiz?" Uyuşukca gözlerini sevgilisine dikti. Boş boş bakmayı sürdürüyorken Reika da bakışlarını cama çevirmişti. Birbirlerinden çekiniyor gibi bir halleri vardı. Göz kontağı kurmak istiyor ama yapamıyorlardı..

"Ne demek istiyorsun, Reika?"

"Sert davranıyorsun, sinirden delirdiğini zannediyorum. Sonra bir anda aşk adamına dönüp sarılıyorsun, beni sevdiğini iddia ediyorsun ama benden sürekli bir şeyler gizliyorsun. Esip gürlüyorsun ama bir kaç sözümde önüne süt dökülmüş kediye dönüyorsun." Kota hâlâ anlamadığını belli eden bakışlarını gönderince, derin bir nefes alıp dışarıdaki çiçek satan küçük çocuktan gül alan yaşlı çifti es geçtikten sonra konuşmasına devam etti.

"İki gün önce sete girdiğin an mesela. Canımı acıttın. Sonra sarıldın, özür diledin. Dün gece benimle uyumak istediğini söyledin ama gece boyu da bana sırtını döndün. Bugün konuşmak istediğini söyleyip beni buraya çağırdın ve şimdi susuyorsun." Derin bir nefes vermiş, düşünmek adına kendine zaman tanımıştı. Ne söylemesi gerektiğini bilmiyordu.

Sevgilisine herşeyi açıklamak istiyordu. Çektiği yalnızlığı, hayatının anlamsız oluşunu, boşlukta hissettiğini, ölmek istediğini... "Anlatacağım" demişti. Provalar yapmıştı kendi kendine. Ne diyebileceğini saatlerce düşünmüş, uygun kelimeleri arayıp durmuştu. Şimdiyse, Reika tam karşısında oturuyordu ve her şey bir anda yok olmuştu. Ne diyeceğini bilmiyordu...

"Ne yaşadığımı inan bende bilmiyorum..." mırıldandığı cümleyi kendi bile zor duymuş olsa da Reika onu anlamıştı.

Narin uzun ve ince parmakları ile oğlanın ellerini tutup bakışlarını ve dikkatini kendisine çekmesini sağlamıştı. Cesaret vermek için sıcak bir gülümseme sunmuş, ince ve insana huzur veren sesiyle "bana anlatabilirsin" demişti.

"Pekala... beni lütfen eleştirme, kızma ve "sen delirdin mi" gibi söylemlerde bulunma..."

"Tamam, söz veriyorum." Reika ince ve uzun parmakları ile Kota'nın ellerini biraz daha sıkmış, sabırsız olsa da hiç bir şekilde belli etmeden onu dinlemeye başlamıştı.

"Bundan yaklaşık üç ay önce... belki dörttür, bilmiyorum, zaman kavramını unutmuş gibiyim... Death Game isimli bir oyuna başladım."

"Death Game mi? İsminde bile hayır yok! Ne oyunu bu?!" Sabırsızlandığını içinde saklayamayıp dışa vurduğunda, Kota sadece derin bir nefes verip sözlerine devam etmişti.

"Oyun da... iki kişi olarak eleştiriliyorsun, oyun kurucuları eleştiğin kişi , yani rakibin, ile sana bazı görevler veriyor. Görevleri ikinizde yaparsanız seviye yükseliyor görevler zorlaşıyor falan..."

"İyi de, bunun neresi kötü? Sıradan bir oyun oynuyormuşsun Kota."

"Bu sıradan bir oyun değil, Reika... eğer görevleri yapamazsan... ölürsün." Reika açık kalan ağzı ve irileşen gözleri ile ona bakmayı sürdürüyorken Kota konuşmaya devam etmişti.

"Rakibim ile konuşuyorken... bana kendisinin sen olduğunu söyledi. Kullanıcı adı "saionjireika" olunca ve ondan bana bir fotoğrafını atmasını istediğimde senin fotoğrafını gönderince... bir an için ikimizin de hayatının tehlikeye düştüğünü düşünmüş ve deliye dönmüştüm! Ertesi gün sete geldim. Gerisini biliyorsun zaten..." sözlerini bitirene kadar Reika şaşkınlıkla onu dinlemiş, sonra derin bir iç çekip acınası bir gülümseme sunmuştu.

"Orada birbirimizi bulmamamız gerekiyordu..."

Her Şeyin Başladığı Yer / Victory Kickoff Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin