36. Bölüm

374 32 17
                                    

Bakışları beni bulduğunda o da aynı şekilde beni süzdü.

Yoongi
"Benim için mi hazırlandın? Ne kadar güzel olmuşsun hayatım."

Ben
"Yoongi işe gidiyorum."

Yoongi
"Bu halde mi?"

Eli belindeki havluya gittiğinde hızlıca ellerimle gözlerimi kapattım.

Biraz önce arsızca süzüyordum. Şimdi arkamı dönüyorum.
İlginç.

Yoongi
"Açelya birincisi zaten eninde sonunda her yerimi göreceksin. Şimdi görsen ne olur? İkincisi ise asla o kıyafetle evden dışarı çıkamazsın."

Ben
"Yahu şirkette herkesin sevgilisi var zaten."

Yoongi
"Olsun. Oraya gidene kadar ne olacak?"

Sinirle arkamı döndüğümde baksırını giymiş olduğunu gördüm. O da iyi. Hiç olmaya da bilirdi.

Ben
"Rahat olmam gerek ve ben böyle rahat oluyorum."

Yoongi'nin bakışları sinirle beni bulduğunda hızlıca giyinmesini söyleyip odadan çıktım. Mutfağa geçip kahvaltı hazırlayacakken bunun için vakit olmadığını fark ettim.

Çantamı ve telefonumu aldığım sırada Yoongi de gelmişti.

Ve nihayet evden çıkabilmiştik.

~~~~~~~~~~~~~~~~~

Karşımdaki erkek grubunun son fotoraflarını da çektim.

Ben bizimkilerin kurduğu Bighit şirketinin fotoğrafçısıydım.

Ve açıkçası işimi seviyordum.

Bighitin erkek grubu TXT şu aralar baya ünlenmişti. Benden yaşça çok küçük olmaları ise işin en sevdiğim kısmıydı.

Kendi kendime gülüp bilgisayarda fotoğrafları editleyen Julian'a baktım. Kendisi burda yardımcım olma teklifini seve seve kabul etmişti.

Ben
"Nasıllar?"

Julian
"Çok az kaldı. Ve harikalar."

Gülümseyip bakışlarımı gruba çevirdigimde sevinçle birbirlerine bakıyorlardı.

Bir anda gözlerimin önüne gelen şeyle kaşlarım çatılmıştı. TXT yerine Yoongi ve diğerleri vardı ve üzerlerindeki kıyafetlerle poz veriyorlardı.

Bakışlarım Yoongi'ye kaydığında kendilerini çekmem için işaret ediyordu.

Başımı iki yana sallayıp kısa bir süre gözlerimi kapatıp açtım. Karşımda bana merakla bakan TXT üyelerini gördüğümde derin bir nefes aldım.

O sırada omzuma konan elle irkilmiştim.

Arkamı döndüğümde Yoongi'nin bana merakla bakan gözleriyle karşılaştım.

Yoongi
"Hayatım iyi misin? Geldiğimden beri sana sesleniyorum."

Ben
"Ben...dalmışım. Ne oldu?"

Yoongi
"Saat öğle arasına geliyor ve sabahtan beri bir şey yemedik. Beraber öğle yemeği yiyelim diyecektim."

Ben
"Olur. Ben çantamı alıp geliyorum."

Beni onayladığında hızlıca çantamı almak için Julian'ın yanına ilerledim.

Julian'ın arkasından çantamı alırken sadece ikimizin duyabileceği şekilde konuştu.

Julian
"Garip bir şeyler oluyor."

Ben
"Farkındayım."

Çantamı aldıktan sonra Yoongi'nin yanına gittim ve beraber önce stüdyodan sonra da şirketten çıktık.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Bir kafeye geldiğimizde masalardan birine oturduk. Yanımıza gelen garsona siparişlerimizi verdikten sonra bakışlarımı Yoongi'ye çevirdim. Elini masaya koyduğu koluna yaslamış beni izliyordu.

Ben
"Bakma bana öyle."

Gülüp bakmaya devam etti. Ben de gülerek onu izlemeye başladım.

Bugün olanlardan ona bahsetmeyecektim elbette. Çünkü gerek yoktu. Sonuçta aptal bir hayaldi ya da halüsinasyon. Artık hangisiyse.

Böylesine basit bir şey için herkesi ayağı kaldırmak çok saçma olurdu.

Önüme konan yemekle düşüncelerimden ayrıldım.

Yoongi
"Bugün dalgınsın. Bir şey mi oldu?"

Başımla reddettiğimde masanın üzerindeki elimi tuttu.

Yoongi
"Bana anlatabilirsin. Eğer sabahki evlilikle ala-"

Ben
"Yoongi elbette onunla ilgili değil. Bak, ben gayet iyiyim. Sen de endişelenme artık."

Yoongi
"Emin misin? Eğer bir derdin varsa ve bana söylemiyorsan gerçekten üzülürüm Açelya. Benimle her şeyini paylaşmanı istiyorum."

Ama sen böyle konuşursan ben nasıl tutarım ki kendimi?

Ben
"Gerçekten bir şeyim yok."

Emin olmak istercesine baktığında gülüp biraz kalktım ve masanın üzerine eğilip dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum.

Geri yerime oturduğumda bana şaşkınlıkla bakıyordu. Onun bu haline gülüp yemeğimi yemeye başladım.

Yoongi
"Beni etkin altına almayı acilen kesmen gerek."

••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••
~Kim Alvina~
Bölüm Sonu

Koruyucu Melekler² || Min YoongiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin