lütfen beni tut bora

5

son güne beş ay yirmi yedi gün kala

gözlerimi o taraftan çekip önümde duran vişne suyundan bir yudum aldım. okulun düzenlediği kaynaşma partilerinden birindeydik. aslına bakılırsa parti değil, bir çeşit toplantı da denilebilirdi. kulüp başkanları ve üyelerinin bir araya geldiği ve konuşmalar yapıldığı bir gecedeydik.

o yüzme kulübüne üyeydi. esin'den öğrenmiştim. benim üye olduğum iki kulüp de buradaydı. gelme sebebim kesinlikle kulüp toplantısıydı.

"iki masa ötemizde olduğunu biliyorsun, değil mi?"

"evet."

"ilgini çekiyor belçim. itiraf et."

o tarafa baktım. yine. göz göze geldiğimiz an başımı geri çevirdim. bana bakışını üçüncü kez yakalıyordum. 

"evet."

"burada böyle duracak mısın?"

"evet."

"konuşmayacaksın yani?"

"evet."

"konuşacak mısın?"

"evet. hayır. hayır, konuşmamı gerektiren bir durum yok."

"olcay bora ile arkadaş belçim. ona çok kolay bir şekilde ulaşabilirsin bence."

nefesimi üfledim. pis çöpçatan. 

"amacın ne esin?"

"atlatman."

"neyi?"

"şu güvensizliğini elbette."

"eski defterleri açmazsın umarım."

"açtığım bir şey yok belçim. lütfen geçmişindeki kötü insanlar yüzünden karşına çıkan iyi insanlara haksızlık etme."

sessiz kaldım. ve tüm gece boyunca onu izledim.

xxx