son güne yirmi bir gün kala
"kurs mu?"
"evet. okuldan öğrencileri eğitmek için okuldaki yüzme kursunda yardımcı öğretmen olarak çalışacak."
"vay canına. baya havalı."
"ve sinir bozucu. bana vakit ayıramıyor," deyip dudağımı büktüm.
"sonuçta o hala senin sevgilin," deyip omzunun omzuma değdirdi esin.
"öyle tabii."
"ben eve geçeyim artık. seni de evine bırakayım. işin var mı?"
alt dudağımı hafifçe ısırdım. "bora'ya uğramak istiyordum. sen gidebilirsin. yarın görüşürüz."
"tamamdır bebeğim. dikkat et."
"sen de."
esin kampüs çıkışına ilerlerken ben yüzme havuzunun olduğu fakülteye doğru döndüm. bugün bora'yı neredeyse hiç görmemiştim. bir görüp gitsem yeterliydi. onu meşgul etmek istemiyordum.
yüzme havuzunun olduğu salona dönen koridora girdiğimde birkaç öğrencinin havlularıyla benim olduğum tarafa döndüklerini gördüm. muhtemelen ders bitmişti. gülümsedim. o halde beraber eve gidebilirdik.
koridorda dönünce cam kapının ardında siyah şortuyla ayakta dikilen bora'yı gördüm. onu duruşundan tanırdım. arkası bana dönüktü. biraz daha yaklaştım. kapıyı iteceğim sırada havuzda birinin olduğunu görmek beni durdurdu.
bora havuza doğru ilerleyip yere oturdu ve havuzdaki kişiyi net görebildim. bu sevim'di. görebildiğim kadarıyla açık bir bikiniyle yüzüyordu ve yüzünde bir gülümseme vardı.
kıskandığımı iliklerime kadar hissetmek beni şaşırtmamıştı. yüzüm alevlenmişti. ellerim ise yüzümle büyük bir tezatlık kurup buz kesmişti.
sevim ellerinden destek alıp havuzdan çıktı. beyaz tenini ortada bırakan bikinisini şimdi daha iyi görebiliyordum. bora'nın yanına oturdu. şimdi yüzlerini göremiyordum ve bu beni çileden çıkarmaya yetmişti.
hırsla arkamı döndüm ve topuklarımı yere vurarak yürümeye başladım. gözlerime dolan yaşların tek nedeni kıskançlık ve deli öfkemdi. onun kendisine yaklaşmasına neden izin veriyordu? hala ona karşı içinde bir şeyler mi vardı? hem sevim neden gülümsüyordu?
dişlerimi gıcırdattım. deniz kızı gibi yüzüşü gözümün önünde canlandı. bir anda bora'ya yakın olmasından doğan kıskançlığım boyut atlayıp sevim'in özelliklerine sıçramıştı. korkmadan ve balık gibi yüzebilmeyi istedim. onun gibi güzel görünebilmeyi istedim. bora'nın ona yaklaşmamasını istedim.
hissettiğimin çocukça bir kıskançlık olduğunun farkına varmak beni daha da öfkelendirdi. elbette abartıyordum. elbette saçmalıyordum. ama o ikisinin yaşadıklarını biliyordum. bir zamanlar benimle olduğu gibi sevim'le sevgiliydi. işte bu düşünce yumruklarımı sıkmam için yeterliydi.
sevim'i bora'nın etrafında dolanırken görmek istemiyordum. son zamanlarda zaten her yerde onunla karşılaşıyorduk. birde bu kursa geliyorsa, bu durum bora'yla tartışmamıza bile neden olabilirdi.
görünen o ki olacaktı.
xxx
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lütfen beni tut bora
Literatura Feminina"ben yüzme bilmem." gülümsedi. "bir şey olmaz. su sığ. gel hadi." önüme düşen saçımı geriye ittim. çekingen gözlerle yüzüne bakıyordum. "şey, o zaman... lütfen beni tut bora." xxx İthaf: İleride aşık olacağım adama. xxx 280719 - 220919