25. BÖLÜM: GERÇEKLER

3.8K 199 35
                                    

Yorumlarınız olmayınca buralar çok ıssız oluyor, lütfen yorum bırakın okumayı ve sizlerle konuşmayı çok seviyorum.

Keyifli okumalar ♡

ŞEHRİN GÖLGESİNDE

《○25. BÖLÜM: GERÇEKLER○》

Uyku sersemi yana doğru dönmemle burnum başka bir tene değdi, yavaşça tek gözümü açmamla dibinde uyuyan Yek ile burun buruna geldim. Hafifçe kendimi geriye doğru çekerken kaşlarım çatıldı. Gece olanları düşünerek gözlerim yeniden kapanırken kısa bir flashback yaşadım.

Dün tavla olayından sonra ufak bir sohbet etmiş, çok geçmeden akşam yemeği hazırlayıp bir film açmıştık. Film sırasında ansızın bir fırıtına çıkmıştı ve sicim gibi yağan yağmurdan kulübe tarzı evin korunması neredeyse imkansızdı. Oturma odasının tavanı su akıtmaya başladı, telaşla kova bulup koysak bile odanın içerisi mahvolmuştu. Onunla beraber mutfak ve banyo da su alınca bir ara evi tamamıyla su basacak sanarak telaşla birbirimize bakmıştık.

Dakikalar boyunca yerleri silmiş, lavaboya dökmüş ve bunu defalarca tekrarlayarak üstün bir çaba sarf etmiştik. Bir şekilde su basmasını engellesek de ıslanan eşyaları ne yazık ki koruyamamıştık. Böylelikle de kalacak tek bir oda kalmıştı, benim kalacağım oda. Tek kişilik yatakta ikimiz sıkış tıkış bir şekilde uyumayı başarmıştık, en azından o başarmıştı. Hem yanımda bir beden ölmesinden hem de yerimi aradığım için hiçbir şekilde uykuya dalamamıştım.

Gözlerimi tekrar aralayarak dibimdeki yüze baktım. Mimiksiz yüzü, kapalı gözleri ve dudaklarını saran hafif bir tebessüm ile şaheser gibi duruyordu. Kafamdan geçen düşünce ile gözlerim irice açıldı, ne diyordum ben? Gözlerimi birkaç kere açıp kapatarak kendime geldim.

Uyumak ve uyumamak arasında dolanan ruhum, huzursuz bir şekilde beni dürtüyordu. Dar alanda hareket sınırı olmasından ötürü sık sık hareket edemiyordum fakat Yek ile burun buruna duruşumuz heyecanlanmama neden olduğu için rahat edemiyordum, biraz daha böyle durursam gürültüyle atan kalbimin sesini duyacaktı.

Göz kapakları hareket etti. Panikle gözlerimi kapatarak yüzümü yastığa gömdüm. Uyuma taklidi yaparken sessizce öylece durdum. Kafasını şaşa sola çevirdi, yüzünü sıvazladı ve ardından bana doğru tamamen döndüğünü hissettim. Her hareketinde sarsılan bedenime rağmen put gibi durmaya devam ettim, hiçbir şekilde ne sesimi çıkarttım ne de bir hareket ettim. Ben öylece dururken bakışlarını üzerimde hissediyordum, o kadar yakınımdaydı ki nefesimi burnumun ucunda hissediyordum.

Sessizce nefes alıp verdim ve sanki uyumaya devam ediyormuş gibi yorganı yavaşça yüzüme doğru çektim. Kollarımı da yorguna sararken kısık bir gülüş sesi duydum, yok saydım

"Uyumadığını biliyorum." diye mırıldandı. Herhangi bir tepki vermedim, aynı şekilde durmaya devam ettim. Tekrardan kısık sesli gülüşünü duysam da bir şey yapmadım. Çok geçmeden nefesinin bana yaklaştığını hissettim, hemen ardından burnu burnuma sürttü ve peşinden dudakları dudaklarıma dokundu. Şaşkınlık içinde gözlerim irice açılırken panikle kendimi geri çektim, gülen yüzü ile burun buruna geldim. Göz kırptı. "Hani uyuyordun?"

Gözlerim kısıldı. "Uyuyordum!"

"Hafif dokunuşumu hissedecek kadar hafif mi uykun?" Tek kaşı havada alayla bana bakarken gözlerimi daha da kıstım.

"Olamaz mı?" Dik dik yüzüne baktım. "Belki çok hafif bir uykum var?"

"Tüm gece uyumadın," demesiyle şaşkınlıkla ona baktım. "Gece ne zaman uyansam yanımda tavana bakan senle karşılaştım, arada da beceriksizce uyuma numarası yapıyordun."

Şehrin GölgesindeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin