11. BÖLÜM: ACILAR VE YARALAR

5.1K 258 106
                                    

ŞANSLAR AYDA SAKLI

《○11. BÖLÜM: ACILAR VE YARALAR○》

Büyük bir gürültü koptu.

Telaşla gözlerim açılırken bakışlarım önce pencereye ardından evin içinde dolandı. Ne kırık bir cam vardı, ne de dağılmış bir ortalık. Üzerimdeki pikeye bir tekme savurarak yattığım yerden kalktım. Lensten ötürü kuruyan gözlerimi kırpıştırırken ayaklandım ve gürültüye doğru ilerledim.

Akın'ın bağıran sesini anlayamasam da kaşlarımın daha da çok çatılmasına neden olmuştu. Kapıyı açarak koridora çıkmamla göz göze geldiğim kişi sayesinde donup kaldım.

"Alara!"

Koridorda duran herkesin bakışları tek tek bana kayarken kapıdan tamamen çıktım. Kapıyı sıkı sıkıya tutmuş Akın'ın yanına geldim ve babamın karşısına geçtim.

"Ne işin var burada?" dedim, dümdüz bir sesle.

"Seni götürmeye geldim." Kaşlarım usulca havaya kalktı. "Hazırlan."

Gülerek başımı salladım. "Ben de bu anı bekliyordum zaten." Gözlerimi devirerek babama daha da yaklaştım. "Gelmiyorum ben."

Omzunun üzerinden arkaya bakarak, "Sizin ailenizin haberi var mı?" dedi. Arkamı dönmemle Nesil ve Batu'nun direkt bize baktığını görmüştüm. Öfkeyle babama döndüm.

"Ne yapıyorsun sen?" dedim, dehşet içinde.

"Gidiyoruz, Alara." derken kolumu yakaladı. Beni kendine doğru çekerken ben de kendi kolumu kurtarmaya çalışıyordum.

Aramızda oluşan kargaşaya rağmen babam canımın yanmasını umursamadan sertçe beni çekti. Dengem kayboldu ve sarsılarak ona doğru savruldum, beni tutmaya gücü yetmedi ve basamakların tam önüne sertçe düştüm. Acıyla inlerken babamın ellerinden komple kurtulmuştum.

Akın, hiç zaman kaybetmeden yanıma gelerek eğildi ve kolumdan tutarak beni kaldırdı. "İyi misin?"

Yavaş yavaş başımı sallarken toz olan ellerimi çırptım. Ardından babama doğru döndüm. Akın'a ters bir bakış atarak yanıma geldi. "Hadi, Alara."

Şok içinde ona baktım. "Ne?"

"Daha fazla olay olmadan gidelim." derken bana doğru uzandı fakat hızla kendimi geri çektim. Eli havada kalırken direkt yüzüne bakıyordum. "Aile işlerimizi burada, herkesin önünde mi konuşalım? Bunu mu istiyorsun?"

Alayla güldüm. "Aileden olduğum aklına gelmiş, sadece bir geç oldu sanki?"

"Haddini aşıyorsun." derken sesi öylesine sertti ki, çok nadir duyduğum bu ton normal şartlarda çekindiğim bir an olurdu fakat ne durum normaldi, ne de ben o eski Alara değildim. "Sabrımı zorlama, Alara. Yürü."

"Hayır." dedim, inatla.

"Gerçekten bunu zor yolla mı yapalım?" derken öyle bir ifadesi vardı ki bu âna hazırlıklı gelmiş gibiydi. Tek kaşım havaya kalktı. Hodri meydan. "Pekâlâ," Başıyla bir yeri işaret etti. Kafamı çevirip oraya bakmamla bir arabanın içinden inen dört adamı görmemle gözlerim irice açıldı.

Şehrin GölgesindeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin