Tekerlekli sandalyesine alışmış olsa da tedavi için her yolu deneyen Umut, ailesinin ona olan tüm kötü davranışlarını hak ettiğini düşünmektedir. Her gün aynı saatte iskeleye gider, günbatımını izler ve kısa bir süreliğine de olsa her şeyi unutmayı...
"Yarım saattir seni bekliyorum. Bir erkeğe göre fazla süslüsün, Umut." diye söylendi Yaman. Umut gülerek sandalyesini sürmeye başladı.
"Abimin basket maçı var, kendime dikkat etmeliyim."
Yaman gülüp başını salladı. Elindeki çantasını koluna takıp sırtına attı.
"Bence karşı takım kazanacak."
"Bence siz kazanacaksınız." diye karşı çıktı hemen kardeşi.
"Karşı takım çok güçlü, yenemeyiz."
Yaman'ın peşinden sandalyesini süren Umut "İddiaya girelim mi?" diye sordu.
"Tamam, neyine?"
Umut bir süre düşünüp karar kıldıktan sonra "Eğer sizin takım kazanırsa iddiayı ben kazanacağım için benim bir istediğimi yapacaksın. Aynı şekilde ben de."
"Kabul." diyerek onayladı Yaman ve gülerek "Ne istesem acaba?" diye ekledi.
"Ben de onu düşünüyordum. Ne istesem acaba?"
***
"Bence abimin takımı kazanacak." dedi Umut tribünlerden. İkra onu onaylarken bir yandan da bu kadar izleyici gelmesine şaşırıyordu.
"Gelen izleyicilerin çoğu karşı takımın taraftarları. İyi tezahürat yapmamız lazım."
"Haklısın, abla." diye söze atladı bir genç. "Tam destek, full destek!"
İkra gülüp başını sallarken genç çocuk tezahürat yapmaya başlamıştı bile.
"Bizden daha heyecanlı." deyip İkra'nın gülüşüne eşlik etti Umut. İkra başını sallarken maçın başladığını fark etti.
"Buğ-ra! Ya-man! Me-ert! Ö-mer! A-kın!" diye teker teker oyuncuları saymaya başladı İkra. Umut da onun gibi tezahürat yapmaya başladığında maç daha da keyifli bir hâl almıştı.
Maçın ilerleyen dakikalarında İkra'nın kuzeni Buğra üçlük basket attığında İkra Umut ona gülerek bakarken hızla ayağa kalkarak alkışladı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İkra bunu fark ettiğinde saç diplerine kadar kızararak yerine oturdu ve daha kısık sesle tezahüratına devam etti.
***
"Güzel maçtı." dedi Buğra maç çıkışında.
"Evet, oğlum! Onlar çok güçlüydü ama biz kazandık!" Takım oyuncularından Ömer, sevincini dile getirdiğinde diğerleri onu onayladı.
Erkeklerin koyu sohbeti arasında sıkışıp kalmış hemşire, kendisini Umut ve Yaman'ın kulak misafiri olarak bulduğunda başını eğerek adımlarını hızlandırdı.
"İddiayı ben kazandım, abi." dedi Umut alayla.
"Ben de iddiayı senin kazanman için maçı kazandım, kardeşim. Şimdi söyle bakalım, ne istiyorsun?"
Umut bir süre düşünüp taşındıktan sonra "Şimdilik kalsın, sonra aklıma bir şey gelir mutlaka." dedi.
"Öyle olsun." deyip kardeşinin saçlarını karıştıran Yaman, az ötede gördüğü sevdiğiyle olduğu yerde kaldı. Artık elindeki tek çarenin bu olduğuna inanarak İkra için atan yüreğini bu aşktan vazgeçirmeye çalışıyordu. Ancak ne yazık ki, kalp başka bir aşkla tanışana dek sevmekten vazgeçmezdi.
Bakışları kardeşi ve sevdiği arasında gidip gelirken yüreğini zamanın seline emanet etti.
