İkra: Uzun zaman oldu, İskele Prensi.
İkra: Merak ediyorum.
İkra: Canın hâlâ yanıyor mu?
İkra: Bana karşı ne hissediyorsun?
İkra: Hissettiğinin güzel duygular olmadığını biliyorum.
İkra: En azından bu nefret olmasın, Umut.
İkra: Öfke olsun, güvensizlik olsun.
İkra: Ama nefret olmasın.
İkra: Şu an beni affetmen için dünyaları verirdim.
İkra: Ama sen benim dünyamda çoktan kaybolmuşsun, İskele Prensi.
İkra: Ayşegül ölmeden önce tam da şu anki hâlim gibiydi.
İkra: Bu yüzden senin için ona benzettim kendimi.
Umut: Biliyorum.
Umut: Zaten bu yüzden kızamadım sana.
Umut: Ama bundan sonra karşıma çıkmanı istemiyorum.
Umut: Biz iki mesaj arkadaşıydık.
Umut: Şimdi iki yabancı.
Şöyle diyeyim: Hikayenin giriş kısmını bitirdik, asıl olaylar şimdi başlıyor. Yani Umut'un yaşayacağı hem iyi hem de kötü olaylar var önümüzde.
Ama şunu da söyleyeyim: İskele Prensi'ni yazarken ruh hâlim bambaşkaydı. Şimdiden daha farklıydı. O yüzden bu kitaptaki eski hevesimi kaybetmiş gibiyim. Tabiki bölümler eskisi gibi sık sık gelecek ama aklımda başka kurgular var. Özellikle fantastik ve aksiyon türünde. O yüzden dram ve romantizm yazmak biraz zor geliyor.
Yine de daha önce bir güzel yorum bana bir anda yirmi bölüm yazdırdığı gibi şimdi de yazdırabilir.
O zaman ne bekliyoruz?
Koşun yorumlara 💙
Unutmadan:
Sizce kitabın devamı nasıl olur?
Başka karakterlerin eklenmesini ister misiniz?
Umut tekrar yürüyebilir mi?
İkra Umut'un bilmediği bir şey saklıyor. (Gelecek bölümlerden anahtar kelimeler de koyduk😁) Sizce sakladığı şey ne?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İskele Prensi | Texting✔
ContoTekerlekli sandalyesine alışmış olsa da tedavi için her yolu deneyen Umut, ailesinin ona olan tüm kötü davranışlarını hak ettiğini düşünmektedir. Her gün aynı saatte iskeleye gider, günbatımını izler ve kısa bir süreliğine de olsa her şeyi unutmayı...