rolling in the deep

30

Meyda Tuana Eren, Buğra Ceren :))

***

Eren Özsoy

Kapının sesini duyunca son bir defa daha aynaya bakıp saçımı düzlettim ve kapıya koştum. Bir kaç saniye kapının önünde derin bir nefes aldıktan sonra kapıyı açtım. Tuana gülümseyerek bana bakarken ben de aynı şekilde karşılık veriyordum.

"Hoşgeldin."diye mırıldanıp içeri girmesi için bir adım geriledim."Hoşbuldum."dedi içeri girerek. Kapıyı kapatıp ona elimle salonu işaret ettiğimde salona ilerledi ve koltuklardan birine yerleşti. Masanın üzerine hazırladığım atıştırmalıklara, içeceklere, aburcuburlara bakıp kaşlarını kaldırdı."Bu kadar hazırlığa ne gerek vardı? Film izleyeceğiz altıüstü."

"Olsun."diyerek omuzlarımı silktim ve yanına oturarak masadaki kumandayı elime aldım."Film seçtin mi?"diye sorduğunda başımı sallamıştım."Bilim kurgu filmi sever misin?"

"Severim."

"O zaman sevindim."dedikten sonra filmi başlatıp arkamı yaslandım ve rahat bir pozisyon almaya çalıştım. Masadaki mısırı kucağına çekince benim de yiyebilmem için bana biraz sokuldu, tamamen yeni başlayan filme odaklanmıştı. Fırsat bu fırsat diyerek onu biraz da yakından incelemeye başladım.

Çok güzeldi.

Gözlerine düşmeyecek erkek yoktu sanırım.

Dikkatle filmi izlerken bir yandan da önündeki mısırlardan alıp dudaklarının arasına götürüyordu ve ben yaptığı her hareketi izliyordum. Neden böyle olmuştu bilmiyordum fakat ondan fena halde hoşlandığım kesindi.

Bir anda bana döndüğünde ne yapacağımı şaşırmış bir şekilde bakışlarımı kaçırdım ve filmi izliyormuş gibi davrandım."Bana baksana."Tuana'nın cümlesiyle yüzümü tekrardan ona çevirip başımı iki yana salladım. O güzel mavi gözlerini kısmıştı."Film izleyeceğiz ayağına beni mi götürüyorsun sen?"

"Saçmalama!"diye bağırdım. Niye bağırdığımı da bilmiyordum. Gözleri normale dönerken gülüşü kulaklarımı doldurdu ve elini uzatıp omzuma iki kez vurdu."Dalga geçiyorum."

"Ben de."diye mırıldandığımda baktığı filmden kafasını çevirmeyerek sordu."Hangi konuda?"

Açıkcası hangi konuda olduğunu ben de bilmiyordum, hatta neden böyle bir şey dediğimi de bilmiyordum.

"Kola içer misin?"diyerek konuyu değiştirdiğimde o da buna çok takılmadı ve usulca başını salladı. Masadaki kola şişesini alıp önümdeki bardaklara doldurdum ve bardağın birini elime alarak ona uzattım. Bakışlarını filmden çekmeden elimdeki bardağı almaya çalıştı fakat eli sert bir şekilde vurunca bardak ellerimden kayıp Tuana'nın üzerine döküldü. Refleksle olduğu yerde sıçrarken ben de hızla üzerine düşen bardağı aldım.

"Siktir, çok özür dilerim."diye mırıldandığımda başını iki yana salladı. Beyaz tişörtü ve beyaz pantalonu ıslanmıştı."Benim hatam."dediğinde kumandayı alıp filmi durdurdum. Eliyle tişörtünü çekiştirip yüzünü buruşturdu."Yapış yapış oldum."

"Böyle duramazsın, sana kıyafet vereyim."diye ayaklandığımda bileğimi tutarak beni durdurdu. Bileğimi tutan eline bakıp derin bir nefes verdim, heyecanlanmıştım."Hiç gerek yok."