10-Karanlık Kabus

18.6K 641 61
                                    


Evden çıktığımızda Ege ikimizin de elini tutuyor aramızda bir sorun olup olmadığını çözmeye çalıyordu.

"Denef abla, sence babam yakışıklı mı?" Gurur yandan bir gülüşle bana baktı.

"Senin kadar yakışıklı değil." Dedim kaçamak bir cevapla. Ege kıkırdadı.

"Beni dünyanın en yakışıklı erkeği olarak gördüğüne göre babam da ikinci yakışıklısı oluyor." Gurur'la ikisi kahkaha attılar. Ben yorumda bulunmamayı tercih etmiştim ama cidden doğru bir sıralamaydı.

"Peki sence Denef abla güzel mi baba?" Gurur kafasını aşağı yukarı salladı.

"Ne kadar güzel?" Gurur gözlerini bana çevirdi. Sanki ilk defa görüyormuş gibi bütün yüzümde gezindi gözleri.

"Çok güzel." Ege'nin soruları bitmişti ama Gurur hala gözlerini üzerimden çekmemişti. Eğilip yanağımı öptü.

"Şu ana kadar gördüğüm en güzel kadın." Başımı öne eğip yürümeye devam ettim. Beni çok utandırıyordu.

"Aa pizza baba lütfen bugün pizza yiyelim. Ne olur, ne olur." Ege'nin diretmesi ve benim onayımla pizzacıya girdik. Pizzalarımızı sipariş ettikten sonra gelene kadar sohbet ettik. Ege'yle biz birer dilimimizi değiştik sonra da birbirimizin pizzalarını kendi pizzalarımızdan daha çok beğendiğimize karar verip pizzaları değiştik. Gurur bizim bu hareketlerimize sadece gülmekle yetindi. Zorla ona da birkaç dilim yedirdik.

"Dudağında bir şey var." Dedi Gurur bana. Peçeteyle silmeye çalıştığımda başaramadım ve parmağıyla dudağımda kalmış pizza sosunu alıp parmağını emdi.

"Bu pizzayı beğendim işte." Diye fısıldadı.

Gurur, Ege ve ben eğlenceli birkaç saat geçirdikten sonra sıra evlere dağılmaya gelmişti. Ege'nin yarın tüm gün sürecek bir etkinliği vardı akşam da dedesi ile babaannesi onlarda kalmasını istemişti. Bu yüzden onu bugünden onların yanına bıraktık. Aslında Ege'nin bizi yalnız bırakmak gibi planları olduğunu biliyordum ama çaktırmıyordum. Sıra eve dönmeye gelince Gurur lafa atladı.

"Bugün büyük bir adım attık Denef ve bence ara ara birlikte kalıp bu süreyi arttıralım. Ne dersin?" kafamı sallayıp onu onayladım. Eğer sürece ihtiyacı varsa kabuldü.

"Benim yarın önemli bir toplantım var. Bütün envanterler de diğer evde bugün orada kalayım. Bu işleri halledeyim. Yarın gelirim olur mu?" Gülümsedim. Önemli olan dönecek olmasıydı ve dönmesi yakın gibi hissediyordum. Yavaş yavaş olacaktı. Sabırlı olmalıydım. Gurur beni eve bıraktıktan sonra rahat bir uyku çektim.
Bugün geç saatte bir dersim vardı. Bu beni rahatsız etse de nasılsa Gurur'un da toplantısı geç bitecekti. Dönüp yemek yapmaya yine vaktim olurdu. Bu akşam baş başa yemek yiyecektik.

Dershaneye gittiğimde ışıklar kapalıydı. Ders saatimi yanlış mesaj atıp atmadıklarını düşündüm. Tam bunu kontrol etmek için telefonumu çıkarıyordum ki konferans salonunun ışığını gördüm.

İçeri girdiğimde Hakan bey tek başına oturmuş viskini yudumluyordu. Onun için uzun bir gece olmuştu sanırım çünkü çoktan alkolün vücudunu uyuşturduğunu belli edecek hareketler yapıyordu. Biraz gerildim çıkmak için arkamı döndüm. O sırada konuşmaya başladı.

"Çocuklarla o kadar güzel ilgileniyorsun ki Denef. Gurur ne kadar şanslı bir erkek." Teşekkür ettim ama bulunduğumuz saat biraz rahatsız ediyordu açıkçası beni. Niye kimse yoktu?

"İnsan keşke Gurur'un yerinde olsam, benim çocuklarımı da sevse annelik yapsa diyor." Gözlerim birden büyüdü ne diyordu bu adam böyle?

"Hakan bey, siz ne dediğinizin farkında mısınız?" güldü.

İpek DokunuşuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin