Multimedya : Dennis Fernardo & Robert Taylor - Chica Mala (sabahtan beri bunu dinliyorum bağımlılık yapıyor)
_iyi okumalar_
Serseri : şaka şaka açtım engeli gel.
(16.45)
Serseri : iğrenç espri de yapsan sevdim bi kere. Esprilerin ne kadar soğuk olursa olsun soğumam senden
Mercan : düşmeli miyim?
(12.09)
Serseri : düşsen iyi olur.
Mercan : peki
Serseri : ha bu arada
Serseri : dün ne oldu öyle hastanede?
Mercan : ne oldu ki?
Serseri : orospu çocuğunun biri boğazını sıkmış
Mercan : sen orda değil miydin zaten? -mişli konuşmana gerek yok
Serseri : iyi ya tamam ordaydım. Olay ne?
Mercan : bunuda bildiğine eminim. Bana neden soruyorsun?
Serseri : konuşmaya ihtiyacım var. Seninle
Mercan : ben konuşmak istemiyorum.
Mercan : senin kim olduğunu da bilmek istemiyorum.
Serseri : bir şey olmuş?
Mercan : bir şey olduğu yok.
Serseri : söyle
Akşam açmış engeli ama ben yatmıştım.
Serserinin Gencay olma ihtimali aklımı kurcalıyordu. Bu durum ister istemez davranışlarımı da etkilemişti. Gencayı sevmiyordum çünkü.
Öğlen arasına girmiştik önümdeki çayı yudumlarken telefonumu masaya koydum. Görüldü atmıştım.
Çayımı boş boş karıştırırken karşımdaki sandalye çekildi ve biri oturdu. Kaşlarımı çatıp oturan kişiye baktım.
Arslan?
"Merhaba"
"Merhaba" dedim baygınca. Uykum vardı. Ne kadar çok uyusam o kadar çok uykum oluyordu.
"Adını bilmediğimi fark ettim"
"Mercan"
"Arslan bende"
"Biliyorum" deyip çayımdan bir yudum aldım.
"Vay beni unutamamışsın"
Gözlerimi gözlerine diktim. Muzipçe bana bakıyordu. Gozlerimi devirip "he ondan" dedim.
"Bir sıkıntı mı var?"
"Ya senin oralarını buralarını şişirmek için gelen hastaların yok mu? Onlarla ilgilen"
"Tersinden mi kalktın kızım?"
"Sensin kızım" dedi arkamdan omzuma dokunup yanıma oturan Emir.
Sonra bana dönüp "rahatsız mı ediyor bu lavuk?"
"Hayır, o da gitmek üzereydi." Deyip Emirin koluna kafamı koydum. Gözlerimi kapattım.
Bir kaç dakika sonra Belinda da gelmişti.
Omzuma vurup "ayı mübarek 3 ay uyusan 4. Ayı ararsın"
Omuz silktim. Kafam karışıktı bu da beni yoruyordu.
Gözlerimi açtığımda Arslanın gittiğini gördüm. Telefonumu tekrar elime aldım. Oyun oynayasım gelmişti. O sırada Emir ile Belinda atışmaya başladılar.
"Sana ne ya? Bunu giyeceğim işte" sonra bana dönüp "mercan baksana güzel değil mi?"
Kafamı kaldırdım telefonundan (medya) ince asıkılı bordo renginde az kumaşlı bir elbise gösteriyordu. Biraz eğilince iç çamaşırı gosterebilirdi. Muhtemelen balo içindi. Beliş bunu giyerse babası evlatlıktan reddederdi.
Emir isyan ederek bana döndü. "Sen bir şey söyle mercan Allah aşkına bu elbise giyilmez. Hem ortada elbise yok ki"
Belindaya baktım kaş göz işareri yapıyordu. Olayı çakıp "haaaaa bence çok güzel bir elbise neden karışıyorsun giysin işte" dedim.
Emir "siz çıldırmışsınız eğer bunu giyersen evden adımını atamazsın."
"Emir neden karışıyorsun ya?" Dedim. Bakalım ne diyecekti.
"Kıskanıyorum kızım." Belindayla gözlerimiz parlarken Emir devam etti. "Sende giysen aynı tepkiyi veririm. Bana emanetsiniz siz." Deyinceye kadar sırıtıyordum.
"Peki giymem o zaman" diye mırıldandı Belinda.
Ayni zamanda Gencay, Gece ve Bade de masaya oturunca gözlerimi onlara çevirdim.
Bade direkt konuşamaya başladı. "Ay ne giyeceğiz biz baloda" sonra bize bakıp "kızlar sizin hazır mı kıyafetleriniz?"
Olumsuz anlamda başımı salladım. Kıyafet önemli.
Ellerini çırpıp "harika o zaman haftasonu alışveriş yapalım?"
Beliş ikimizin yerinede cevabı vermişti "harika olur. Zaten Mercanla alışveriş başlı başına ölüm gibi"
Masaya geldiğinden beri ilk kez konuştu Gece "niye ki?"
O sıra karşımda oturan Gencaya baktım. O zaten bana bakıyordu. Ben bakınca gözlerini kaçırdı.
"Her giydiğime güzle olmuş diyor. Çabuk sıkılıyor, gördüğü ilk elbiseyi alıp çıkmak istiyor... daha sayıyım mı? Hiç eğlenceli değil"
Göz devirdim. Madem şikayetçi niye peşinde beni sürüklüyor ya. Ben beğendiğim ilk şeyi alırım sonra başka şeyleri görüp beğeniyorum ve çelişkide kalıyorum. Kararsız biri olmak kadar kötü az şey var.
Emir "bende sizle geliyorum"
"Niyemiş o?" Dedim yana dönerek.
"Oranızı buranızı gösterecek kıyafet almayın diye"
Herkes anlaşmış gibi göz devirdi.
Emir devam etti "dur neyse size espri yapayım ortam canlansın." Herkes 'sakın yapma' der gibi baktı. Ama Emir bunu önemsemeden devam etti.
"+ En çok eşek yavrusu nerde bulunur?
- Spa merkezinde"
Sonra şey oldu. Herkes masadan kalktı. Emiri orda bırakıp kafeteryadan çıktık.
.............................
Neden yorum atmıyorsunuz? Ben mutlu oluyorum. Lütfen az çok demeyin yorum atın. Sizi seviyorum😘😘
Bir kaç bölüm birden yazdım. Telefonu almaya fırsatım olmuyor pek. Alıncada bölüm atıyorum zaten eger onu duzenlersem onuda atarım.
