[32]

5.8K 257 50
                                    

_iyi okumalar_

Akşam hastaneden geç bir vakitte çıkmıştım. Emir beni eve getirmişti. Egemen ne kadar karşı çıksa da sonunda gelmemesine ve iyi olduğuma ikna etmiştim. Şimdiyse hâla ölü gibi yatıyordum. Neyseki yarın iş başı yapacaktım. Karnım biraz ağrı yapıyordu ama idare edebilirdim sanırım.

Sabah uyandığımda kimsenin evde olmadığını fark etmiştim. Can sıkıntısından eşyalarla konuşmaya başladığım sırada telefonuma mesaj geldi.

Egemen Hoca : Nasıl oldun? Ağrın var mı?

Mercan : iyiyim. Teşekkür ederim.

Egemen Hoca : babam yanına çağırdı. Şirketin toplantısına katılmam gerek. Yoksa gelecektim. Kendine dikkat et. Aklım sende

Mercan : al aklını. Hem gelmene gerek yok ki iyiyim ben. Yarın görüşürüz.

Rehbere girip 'Egemen Hoca' değiştirip 'Serseri Egemen' yazdım.

Telefonumu yanımdaki komidine koyup kafamı yastığa bıraktım. Esnerken gözlerimde yavaşça kapandı.

☆☆☆

Ertesi gün yarama dikkat ederek kazağımı giydim. Saçlarımı toplamaya çalıştım ama karnım gerilince dikişlerim sızladı. Pes edip salık bıraktım. Zaten tam da toplanmıyordu kısa olduğu için. Çantamı alıp kapıdan çıktım. Belinda ve Emir beni arabada beklerken arka kapıyı açıp arabay bindim. Dışarda mütiş bir soğuk vardı. Ellerimi birbirine sürtüp "çok bekletmedim umarım?"

Emir dikiz aynasından bana bakıp "yok" dedi sadece. Dalgın duruyordu. Belindaya baktım onunda yanakları kızarmıştı. Arabada saçma bir atmosfer vardı. Onu dagıtmak için saçma sapan konuşmaya başladım

"Bende işte dün çok sıkıldım yata yata."

"Hmm" dedi dinliyormus gibi yapan Emir

"Serseride Egemenmiş" dedim

"Ne güzel" dedi tekrar Emir

Onlara sadece 3 saniye verdim.

1...

2...

3... vee "neğğ?" dediler aynı anda. Belinda onla buluştuğumu bildigi icin şaşırmıştı. Emir ise hâla Serseri diye biri olduğunu bilmemenin şaşkınlığıyla bana bakıp "senin şu gizliden yazan sapık mı?"

Kafa salladım ve olayı kısaca anlattım. O sırada zaten hastanenin önüne gelmiştik. Emir sinirle soludu "gidip o ibnenin ağzını yüzünü kıracağım"

Kırgin bir şekilde baktım ve "İbne deme" diye mırıldandım.

Emir bağırdı. "O hoo bizim kızın aklı çoktan gitmiş."

"Ya Emir. Demesen öyle lütfen. Yanımda olmayacaksan karşımda da olma" dedim sitemle.

"İyi" dedi ve arabadan çıktı. Belindayla birbirimize baktık. "Üzülme kuzum. Kabullenir" dedi. Gülümsemeye çalışıp kafami salladım. "Sen?. Sen söyledin mi? Emire"

"Hayır. Ama bence anladı. Neyse akşam anlatırım." Dedi ve o da arabadan çıktı. Bende dikişlerime dikkat ederek çıktım. Nihayet bugun dikişlerimiden kurtulacaktım.

"Pardon bakar mısınız?" Tanıdık sesle arkama döndüm. Egemen bütün asaletiyle yanıma geliyordu.

Anlamaz gözlerle ona baktım. Elini bana uzattı. "Ben Egemen"

"Biliyorum zaten?" Dedim. Ateşi falan mı vardı? Elimi alnına uzattım. Elimi tutup aşağa indirdu ve bıraktı.

"Baştan tanışıyoruz ya kızım?"

"Haaa" dedim ve oyununa ortak olmak için uzattığı elini tutup "bende Mercan" dedim.

"Memnun oldum Mercan"

"Bende"dedim. Aramızda bir bakışma geçti "ee?"

"Tamam hadi evlenelim. Tanıştık işte" dedi. Huysuz bir çocuk edasıyla.

Ters ters ona baktım. "Aman iyi ya. Akşam yemeğine gidelim?"

Gulümsedim. "Olur"

Sonra beraber hastaneye girdik. O odasına yönelirken bende acile inip dikişlerimi çıkarması için asistan bulmaya giriştim.

...........................

☆ Dün biraz rahatsızdım bölüm atamadım. Gecikme için özür dilerim.

☆ Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.

☆ Bölüm hakkındaki düşünceleriniz?


Engel | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin