Gümbet mahallesinde yeni bir güne haberci olarak doğan güneş ile Çiçek tatlı uykusundan uyandı.
Her zamankinde farklı bir gün olmadığını düşünerek yatağından kalkarken hayatın onun için neler hazırladığından bir haberdi.
***
İşi için geldiği yerde h...
Eve geldiğimde bir süre bizimkilerle oturup kendimi duşa attım. Sıcak suyun günün yorgunluğunu alması üzerine duştan çıkıp üzerimi giyindim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Odama geçtiğimde bakışlarım hızla karşımdaki pencereyi buldu. Çiçek'in odasının ışığını kapalı görünce kaşlarım istemsiz çatıldı. Uyuması için erken değil miydi?
Salonlarının ışığı açıktı. Belki de ailesinin yanındaydı. Mesaj atmak için telefonu elime aldığımda güzelimin çektiği mesajı okudum.
Bu kadar erken yattığına göre hasta oluyordu. Bugün ateşi olduğunu fark etmiştim ama çok önemli bir şey olmadığını düşünmüştüm. Umarım daha kötü olmazsın portakal çiçeğim.
Annem odama girip kapıyı kapattığında yüzündeki kızgın ifade beni huzursuz etti. Sanırım bir şey olmuştu.
"Sorun mu var anne?"
"Konuşmamız lazım Selim." Sezen sultanın ciddi ses tonunu duyduğum an bir şeylerin olduğuna emin oldum.
Annem yatağa oturduğunda bende yanına oturdum. Bakıları bir süre yüzümde gezindikten sonra uzanıp yanağımı okşadı.
"Selim, Çiçek'i sevdiğinden emin misin oğlum?" Sorusu şaşırmama sebep olurken aynı zamanda beni sinirlendirdi.
"Bu da ne biçim soru anne? Tabi ki seviyorum. Sevmesem neden sevgilim olsun? Çocuk muyum ben?"
"Madem öyle nede kıza yaşadıklarını anlatmıyorsun?" Sorusu ile donup kaldım.
Bugün Çiçek ile yaptığımız konuşma aklıma doluşurken huzursuz oldum. Neden herkes bu işin peşindeydi ki? Geçmiş geçmişte kalmıştı işte.
"Anne anlatacağım da ne olacak? Çiçek'in varlığından bile haberdar değilken yaşadığım şeylerin ne önemi var?"
"Ah Selim ah. Oğlum senin için olmayabilir ama Çiçek için önemli. O kız önceden senin hayatında birinin olduğunu ve bu kişinin seni değiştirecek kadar o zamanlar senin için önemli olduğunu biliyor."
"Yani?" Sorum ile annemin öfkeli bakışları gözlerimi buldu.
"Yani benim kalın kafalı oğlum o kızı bu durum huzursuz eder. Biz kadınlar siz erkeklerin aksine daha ince düşünceliyizdir. Detaylara takılırız ve bizden önce bile olsa sevdiğimiz adamın hayatında bir kadın olduğunu bilmek bizi rahatsız eder."
"Anne bari sen yapma. Hadi Çiçek bilmediği için anlamıyor ama senin anlaman lazım. Onun adını bile anmak istemiyorken neden sevdiğim kadına anlatayım? Neden ilişkimizin içine onun varlığını sokayım?" Sözlerim üzerine bir süre ikimizde sessizleştik.
