1k olmamı sağlayan herkese teşekkürlerimi sunmaktayım💕
Cihangir
Ona niye böyle davrandığımı sorsalar bende bilmiyorum derdim. Onun yanında olmak aklımı devreden çıkarıyordu. Kalbimden ne yapmamı emrediyorsa onu yapıyordum. Karşımda tüm içtenliğiyle gülen kadına baktım O tüm geceyi gözlerine sığdırmayı başaran tek kadındı. Yüzünün her ayrıntısına kadar ezberlemek istediğimden arsızda dolaştırdım gözlerimi üzerinde. Ne kadar özlemişim meğer yeni fark ediyorum ben oysaki..
Derin nefes aldım tüm kokusunu ben hissetmek istemiştim çünkü. Bir bana kalmalıydı bu kadın bir kendime saklamalıydım onu. O an ne olduğunu anlamadan elleri boynuma dolanmıştı. Gözlerimi kapatmıştım. Ellerim tam olması gerektiği gibi incecik belini bulurken kendimi bana daha çok bastırması gülümsememi sağlamıştı. Boynumda hissettiğim sıcak nefesi tüylerimi diken diken etmeye yetmişti. Elleri ensemdeki saçları bulduğunda başım dönmeye başlamıştı.
Hissediyordum.
Ne kadar öyle kaldık bilmiyorum sonunda birbirimizden ayrıldığımızda utançla başını eğmişti. Ellerimle çenesini tutup kaldırdım. Dudaklarını yalamasıyla bakışlarım oraya kaydı ne yaptığından haberi yoktu. Çenesini ellerimden kurtardığında bir adım gerilemişti. Bi an konuşacakmış gibi aralansa da dudakları, genede hiçbirşey demeden öylece gitmişti. Boşluğa düşmüş gibi hissetmiştim. Arkamı döndüm ve gidişini izledim paniklemişti. Bu yürüyüşüne bile yansıyordu.
Sahneler için toplanmamız gerektiğini belirten bir ses duyduğumda ekibin yanına döndüm. Gün içerisinde Ece'nin kaçamak bakışlarına maruz kalmıştım. Set ilk gününe göre çok geç olmadan bitmişti. Arabayla eve giderken abim aramıştı. İş için şehir dışına çıktığından beri konuşmuyorduk.
"Efendim abim" dedim gülerek
"Napıyon aslanım"
"İyiyim valla abim eve gidiyordum."
" Ünlü oldun unuttun bizi" dedi gülerek haklıydı vaktim yok ki.
"Inanki abim kafamı kaşımadım bugün. Yoksa arardım biliyon" eve gelmiştim. Kapıda yengem bide Filiz Ece vardı. Kaşlarım çatıldı bişey olmuştu.
"Abim yengem burda sıkıntı mı var" dedim ciddiyetle.
" He gelmişler mi. Oğlum bak yengenin annesi hasta Adanaya dönecek bikaç gün Filiz sana emanet. Tamam mı abim." Tamam kalsın ama ben ne anlarım kız cocuğundan.
" Tamam abim başım gözüm üstüne"
Kapattıktan sonra yengemden Filizi alıp eve geçtim. Eşyalarını da eve taşıdım.
" Amcasının gülü aç mısın?" dedim ona doğru eğilerek. Kafa salladı yanağından makas aldım. Mutfağa geçtim arkamdan gelen Filizi tezgaha koydum.
"Ben ne yapcam şimdi. Hayır bilmiyorum yani hayatımda yemek yapmadım"
" Amca evli olsaydın karın bize yemek yapardı" dedi elindeki bebekle uğraşırken. Güldüm kesin babaanesinin yanında kalmıştı bu ondan böyle. " Maşallah dilimizde pabuç kadar küçük hanım." dedim burnunu sıkarken. İşin kötü tarafı bende acıkmaya başlamıştım. Aklıma gelen ilk fikirle telefonumu elime aldım. " Annem dışardan yemek yememe izin vermiyo amca. Unuttun mu?" Haklıydı yengem sıkı sıkı tembih etmişti beni. Bıkkınlıkla aldığım nefesi vermiştim. Aklımdaki şeytanlar Eceyi aramam için türtüyordu. Muzipçe gülümsedim en iyi fikirdi. Aramalarda ecenin ismini bulup tuşladım. Belli bir süre çaldıktan sonra sesi duyuldu
"Efendim Cihangir" sesi sakindi.
" Ece yardımına ihtiyacım var evime gelebilir misin?" dedim utana sıkıla.
" Bir sorun mu var Cihnagir?" Filiz'e dönüp gülmüştüm
" Ufak ama seveceğin bir sorun. Hemen gelmen lazım"
"Ne biçim sorun o öyle geliyorum konum at"
" Tamam canım bekliyorum" deyip güle güle konum atmıştım. Tuş kildini kapatıp Filiz'e döndüm. Hala bebeğiyle oynuyordu. Kucağıma alıp salondaki koltuğa oturttum. Bi dk bi dk ben Ece'ye canım mı demiştim. Aferim Cihangir hem kızı ayağına çağır hem canım de oh ne alâ memleket.
Ece
Cihangir kapattıktan sonra ayağa kalkmıştım. Bana canım deyişi hoşuma gitmişti. Sırıta sırıta merdivene yöneldim. Bu adam herzaman dengemi bozmak zorunda mıydı acaba? He bide sorun vardı. Bunu düşününce hızlı hızlı giyinmeye başladım.Elime anahtarlığı alıp çıktığımda Cihnagir'in attığı konuma baktım. Fazla uzak değildi saate baktığımda trafik olmaması için içimden dualar etmeden edemedim. Navigasyona baktığımda varmama az kalmıştı. Arabada bulduğum sudan sakinleşmem için 2 yudum alıp yerine bıraktım. Ne olabilirdi ki
Evin önüne geldiğimde Cihangir'in numarasını tuşladım. İlk çalışta açmıştı. " Cihangir ben şimdi evin önündeyim de sen kaçıncı katta oturuyorsun?" dedim. 6. katta olduğunu söyledikten sonra asansöre yöneldim. Birkaç dakika sonra kendimi kapının önünde bulmuştum. Kalbim yerinden çıkacakmışçasına çarparken kendimi kontrol etmeye çalışıyordum. Tüm cesaretimle zile basmıştım. Üstümü başımı düzeltirken Cihangir kapıyı açmıştı. Kısa bir süreliğine göz bebekleri önce yüzümde gezindi. Gamzelerini belli ederek gülerken, kıyafetime bakınca çenesinin kasıldığını anlayabiliyordum. Kolumdan tuttuğu gibi içeriye çekmesiyle neye uğradığımı şaşırmıştım. " Hoşgeldin Ece. Kıyafetlerini evde unutmuş gibisin" sinirle söylediği şeye gülmüştüm. Ona bir adım yaklaşıp göz temasını kesmeden konuştum. "Kıskançlık seziyorum sanki" dedim sadece onun duyabileceği bi ses tonuyla. Kaşları çatılmıştı. Birden uzaklaşmıştı benden. O salona ilerlerken bense evini inceliyordum. Arkasından bende ilerlemiştim. Kucağındaki kız çocuğuyla yanıma yaklaşınca şaşırdım. "Filizcim seni biriyle tanıştırcam" dedi kıza gülümserken. Demek adı Filizdi. Kızı yere indirince yanıma getirdi. "Merhaba benim adım Filiz Ece. Senin?" Gülümsemiştim. Yanına oturup elimi uzattım. "Benim adımda Ece memnun oldum" dedim. Uzattığım elimi sıkarken kafamı kaldırıp Cihangir' bakmıştım. Alt dudağını dişleyip bizi izliyordu. Filizi kucağıma alıp koltuklara yöneldiğimde O saçım ve küpelerimle ilgileniyordu.
" Amca Ece abla kim? Sevgilin mi?" diye sorunca Cihangir gülmüştü. Filizin burnunu sıkıp" Küçük cadı büyüklerin işlerine sokma o burnunu" Bense yüzümün yandığını hissediyordum. "Hayır canım sevgilisi değilim arkadaşıyım sadece" Elindeki oyuncağıyla oynarken söylendi.
" Amca acıktım ben" bunu demesiyle Cihangir saçlarından öpüp ayağa kalktı. Elleriyle gel işareti yaptığında ayaklanmıştım. Birlikte mutfağa ilerlemiştik.
" İşte sorun bu. Yiğenim aç dışardan yemek söyleyemiyorum annesi kızıyor. Yardım et" demişti yalvaran gözlerle. Gülmüştüm.
" Anlaşıldı sen evde kaldın." dedim gülerek. Göz devirmişti
" Valla ben evde kalmam da seni bilmem. Görücez şimdi marifetlerini Ece Hanım"
"İyi izle ve gör" demiştim. Gülmüştü. Ellerini havaya kaldırıp" İşte sahalarda görmek istediğimiz Ece" Bunu söyledikten sonra ikimizde kahkaha basmıştık. Yüzünü izlemeye başlamıştım. Ellerimi dudaklarıma götürüp düşünmeye başladım. Cihangir ellerimi dudaklarımdan çekip dibimde bitmişti.
" Yapma şunu Ece. Tehlikleri sulardasın." Kesik kesik söyledikleri karşısında gözlerimi kapatmıştım. Beni mutfak tezgahıyla arasında aldığında hala gözlerim kapalıydı. Ellerini çıplak belimde hissetmemle irkilip daha çok yaklaşmıştım ona. Alınlarımızı birbirine yaslamıştı. Beni öpmesini beklerken başka bişey yaptı. Saçlarımı geriye doğru atıp omuzlarımdan öpmüştü. Sonra boynuma kısa kısa öpücükler bırakmıştı. Ellerimi daha çok boynuna yerleştirirken burnumu yanaklarına sürttüm. Bu his tarif edilemezdi. Bizi bölen Filiz' in sesi olmuştu" Amca hani Ece abla sevgilin değildi?"
Azkar'lı bölümün şerefine.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞARAP- Ecgir
FanfictionBu bir set arkası aşkın en naif halidir. Şarap geliyor.. İyi seyirler🍷