Bölüm 8

2.2K 95 11
                                    

Yemekhanede oturmuş yemek yiyordum. İkinci günden yaşadıklarıma bak ya! Karşımda Marcus oturuyordu. Gerçekten çok acıkmışım be! Bu soslu hamburgeri çok güzel yapıyorlar. Hayatımda yediğim en güzel sos diyebilirim.

"Element gücünü nasıl kontrol edeceksin?" diye sordu Marcus. Kafamı olumsuz anlamda salladım "Bilmiyorum..." dedim.

Bunları düşünmek istemiyorum, element ne ya? Neyse, hamburgerimden kocaman bir ısırık aldım. Sosun taştığına eminim hatta ağzıma bulaştığına ama umrumda bile değil. Ağzımda taşan yerleri temizledikten sonra kolamdan yudum almak için pipetime uzattım ağzımı. Kolayı içime çekerken Marcus'un dudaklarıma baktığını gördüm. Sonra hafif sırıtarak peçete aldı ve dudağımın kenarını sildi. Benimde hala içmekte olduğum kola boğazıma durdu. Öksürmeye başladım. Marcus yanıma geldi. "İyi misin?" diye sordu.

Sence iyi miyim? Oradan bakınca iyi gibimi görünüyorum?! Marcus en sonunda öksürüğüm durunca yerine geçti. "Üzerinde bu kadar kötü bir etki yaratıyorsam bir daha yapmam." dedi sırıtarak.

"N-ne alakası var canım! Sen beni etkilemiyorsun bir kere!" dedim sinirlenerek.

Ellerini masaya koyarak bana yaklaştı "Öyle mi?" dedi. Bende ona inat olsunda diye aynısını yaparak bende Marcus'a yaklaştım "Öyle!" dedim tavrımı koyarak. O kadar çok yakındık ki...

Bakışları 1-2 saniyelik olsa dudaklarıma kaydı. Bende istemsizce onun dudaklarına baktım. Kafamın içindeki ses "Yalan söylüyorsun, Melez..." dedi. Marcus yine aklımdan konuştu. Dudakları hiç kıpırdamamıştı.

'Evet, yalan söylüyorum...' dedim içimden. Marcus gözlerini açarak bana baktı. Bir süre anlamsız, boş, şaşkın bakışlarını üzerimde gezdirdi. "S-en benim aklımdan konuştun..." dedi. Onun aklından mı? Ama nasıl?

-İkinci gücün hayırlı uğurlu olsun! Güle güle kullan-

"Ben nasıl yaptığımı bilmiyorum..." dedim Marcus'un gözlerinin içine bakarak. Marcus elini yanağıma koydu ve okşamaya başladı. "Merak etme, güçlerini en iyi şekilde kontrol edeceksin ve ben sana yardım edeceğim." dedi. Bende ona gülümsedim.

"Bu arada benden etkilendiğini az önce aklımdan konuşarak itiraf ettin." dedi bıyık altı gülerek.

"Şey, yani ben öyle birşey demeyi istemedim. Yani-"

"Tamam Marry, seni anlıyorum..." dedi sırıtarak.

Masadan kalkınca "Nereye?" diye sordum."Yemeğini yediğine göre artık odama gitmeliyim, yorgunum..." dedi. Kafamı salladım "Peki, görüşürüz." dedim.

"Merak etme hep görüşeceğiz..." dedi sırıtarak ve gitti.

İki gücümü şuanda keşfetmiş bulunmaktayım. Element ve akıldan konuşma.

-Çok havalı kız!

Yaa ne demessin çook havalı!!

-Kıza bak ya! Salak

Sensin o salak! Ben melezim...

Vay be ne kadar havalı...


Yorum ve Oy

❃Tek MelezHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin