❃Tek Melez

Bölüm 16

Sabah gözlerimi açtım. Gözlerimi ovalayıp etrafıma baktım. Sonra ise bulunduğum hale. Çıplaktım...

Dün olanlar aklıma gelince sırıttım. Dün Marcus'un olmuştum. Dün; onun olmak istediğimi söylediğim zaman hiç düşünmeden beni öpmüştü. Dudaklarımdan boynuma inmişti. Boynumu öptükten sonra göğüslerime inmişti. Şuan morlukların olduğunu görebiliyorum. Taytımı çıkardığı zaman da heyecandan öleceğime emindim.

Taytımı çıkardığı zaman sadece kilotla kalmıştım. Yüzüm kıpkırmızı olurken sadece gözlerine bakıyordum.

Sona kalan iç çamaşırımıda indirdiği zaman heyecandan öleceğimi anlamıştım.

Hiç düşünmeden vajinamı yalamaya başlamıştı. Ben kısık kısık inlerken, Marcus üzerindekilerden kurtulmuştu. Artık karşımda sadece boxer ile durmuştu.

İçime girince, içimden akan sıvı ile artık bakire olmadığımı anlamıştım. Yüzüme yaklaşıp, dudağıma küçük bir öpücük bıraktınktan sonra "Sonsuza kadar benimsin..." demişti.

Daha fazla oyalanmamam gerektiğini anladım ve yatakta kalkmaya kalkışmıştım ki kolumdan tutup beni kendine çekti. "Nereye?" diye sordu. Bu bana sahip olunca biraz odunlaştı mı ne?

"Banyoya..." dedim kısık sesimle.

"Bekle birlikte girelim." dedi ve uyanmaya çalıştı.

"G-gerek yok ben yaparım." dedim

"Marry, bekle güzelim!" dedi

"Tamam" demekle yetindim sadece.

Yataktan kalkıp banyoya ilerledi. Bende utanmadan arkasından gitmeye başladım (!).

Kabine girince beni de içine çekti. Vücutlarımız birşleştirdi ve suyu açtı.

Banyomuzu yaptıktan sonra kabinden çıkarak havlumuza sarıldık. İkimiz birlikte dolabın başına geçtik.

Marcus bana dönerek "Ne giyeceksin, aşkım?" diye sordu. Bende omuz silktim "Bilmem..." dedim

"O zaman, aynı giyinelim?" diye bir fikir attı ortaya. "Olur!" dedim sevinçle.

"Bir renk belirle aşkım." dedi

"Hmm, siyah olsun!" dedim

"Tamam." dedi ve dolaba yöneldi. Bana ve kendine siyah kot pantolon çıkardı. Pantolonları bir koluna attı. Tabi o sırada ben kesinlikle baklavalarını kesmiyorum (!).

Beni görünce sırıttı. Sonra bakışlarını geri dolaba çevirdi. Bana dar siyah boğazlı bir kazak çıkardı. Aynısını da kendi çıkardı. Bana ait olan eşyaları bana uzattı. "Hadi giy bunları." dedi. Bende elinden alarak "Tamam." dedim.

Çekmeceme ilerleyip kendime iç çamaşırı çıkardım. Havlunun önünü açarak kilotumu giydim. Ardından sütyenimi takacaktım ama kopçasına elim yetişmedi. Arkamı döndüğümde Marcus çoktan pantolonunu giymişti.

"Marcus yardım eder misin?" diye sordum

"Hangi konuda?" diye sordu tek kaşını kaldırarak

"Sütyenimin kopçasını takar mısın?" diye sordum sesimi incelterek.

"Büyük bir zevkle..." dedi ve bana doğru yaklaşmaya başladı.

Bornozumu omuzularımdan yavaş yavaş indirdi. Parmaklarını sırtıma sürterek kopçayı taktı. Ama o nasıl takmak?! İçim titredi.

"T-teşekkür ederim..." dedim.

"Rica ederim." dedi ve omzuma küçük bir öpücük kondurup geri çekildi. Marcus'un üzerimde değişik bir etkisi vardı.

Daha fazla oyalanmayarak kazağımı ve pantolonumu giydim. İkimizde aynanın karşına geçtik. Çok tatlı olmuştuk. Marcus elimden tutup beni kapıya doğru çekti. "Hadi gidelim." dedi

Bende "Hayır! Bir dakika." dedim ve yatağın üzerinden telefonumu aldım. "Hadi fotoğraf çekelim!" dedim

"Peki çekelim." dedi.

Boy aynasına geçtik. Telefonla hafif suratımı kapatarak boydan fotoğraf çektim. Marcus ellerini belime doladı. "Birde böyle çek ve bana at." dedi "Peki..." dedim

Başını boynuma gömdü ve ellerini sıkılaştırdı. Bende fotoğrafımızı çektim. Daha sonra Marcus'a "Hangisini atayım?" diye sordum.

"İkisini de." dedi ve kendi telefonunu eline aldı. Fotoğrafları Marcus'a attıktan sonra Marcus ile sarıldığımız fotoğrafı duvar kağıdım yaptım. "Marcus sana birşey göstereceğim." dedim ve telefonu onu uzattım.

Duvar kağıdını görünce sırıttı. Sonra kendi telefonunu ve benim telefonumu yan yana getirerek bana doğru kaldırdı. O da aynı fotoğrafı duvar kağıdı yapmıştı. Ama ben seni yerim!

Kollarımı boynuna doladım. "Seni seviyorum..." dedim.

Marcus kollarını belime doladı ve "Bende seni seviyorum..." dedi

Yorum ve Oy...