-MARCUS-
Odadan hızlıca çıktım. Çünkü ona istemedeği şeyler yapmak zorlar kalacaktım. Bu kız beni deli ediyordu.
Bence Marry hala bana sinirli. Ondan istediğim şey onun için ne kadar zor olsada garip bir şekilde bana olan güvenini ölçmek istedim. Sonra bana saydırdığı hakaretler...
Daha fazla hakaretlerine dayanamayıp onu öpmüştüm. Her ne kadar karşılık vermeyeceğini bilsemde...
Bir yandan bana bu olanlar komik geliyordu. Daha düne kadar kızdan annemin ölümünün sebebi oluğu için intikam almak istesemde şimdi istemiyorum. İsteyemiyorum. Dün akşam babamı arayıp ondan intikam almayacağımı söyledim.
Ve daha sonra onu ne kadar çok sevdiğimi söyledim. İlk başta burun kıvırsada beni anladı. Umarım...
Ha birde sanırım Jack'ten özür dilemeliyim. Çünkü ona ağır şeyler söylemiştim. Jack'i seviyordum. Brandon ve Jack tek arkadaşlarım.
Elime telefonumu aldım ve Jack'i aramaya başladım.
*Çalıyor...
*Aradağınız kişi şuan-
Aptal kadının sesini dinlememek için telefonu kapattım. Jack beni meşgule atmıştı. Tekrar aradım.
*Çalıyor...
"Efendim Marcus?" dedi sıkıntılı sesi ile.
"Nerdesin?" ilk önce toparlamam lazımdı.
"Of! Büyükannem ile beraberim." dedi
"Şey, ben özür dilerim..." dedim daha fazla uzatmanın anlamı olmadığını yansıtarak.
"Ne?! Sen, ne için?" diye sordu şaşırarak.
"Marry'e haksızlık ediyorum. Sen haklıydın, o masum. Ondan intikam almayacağım. Çünkü ben onu ne kadar çok sevdiğimi farkettim." dedim
"S-sen ciddi misin?"
"Evet. Ne zaman dönüyorsun?" diye sordum. Özlemiştim canım arkdaşımı.
"Yarın dönerim." dedi
"Tamam. Görüşürüz."
"Görüşürüz."
Telefonu kapatıp cebime koydum ve Zayn hocanın yanına ilerlemeye başladım. Ona dün Marry'e neler olduğunu soracaktım.
Öğretmenler odasına gelince kapıyı çalıp içeriye girdim. Gözlerimle Zayn hocayı aramaya başladım. Zayn hocayı görünce "Hocam beş dakika gelir misiniz?" diye sordum.
Zayn hoca kafasıyla onaylayıp masadan kalktı. Birlikte odadan dışarı çıktık. Koridorun bir köşesine geçtik.
"Evet, noldu Marcus?" diye söze girdi.
"Şey ben dün, Marry durumunu sormak için gelmiştim." diye uzatmadan girdim bende söze.
"Marry, o harika bir melez. Ayrıca tek melez. Onu üzmememiz gerekiyor. Çünkü yakında wamkanlarla dış savaşımız var. O yüzden Marry bize fazlasıyla lazım. Onu iyi eğitmemiz gerek. Bende senden yardım isteyecektim. Marcus, Marry sakın üzme! Onu eğitmeni istiyorum. Sen en güçlü safkanımızsın. Seni de kaybetmek istemiyoruz. Marry'nin yavaş yavaş güçlerinin hepsi beliriyor. Bu durum da piskilojik baskı çok fazla olacak. Dün olanlar bunu en büyük kanıtı. Lütfen... Ona iyi bak! Şuanlık durumu iyi." dedi
"Pekala hocam ama wamkanlar, yakında dediniz ama sizce ne zamana saldırırlar?" diye sordum
"Şuan hazırlık yapıyorlar. Adım kadar eminim. Eğer net bir tarih vermek gerekirse 3 hafta sonra saldırabilirler." dedi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
❃Tek Melez
Fantasy-TAMAMLANDI- !+18 kısımlar vardır. Rahatsız olanlar okumsın! !Fazla küfür kullanılmıştır! #fantastik Farklı bir diyarda sadece tek özel bir melez... Ondan intikam almak isteyen daha sonra tek meleze deliler gibi aşık olan özel bir safkan... Annesi...