Mardinde İstanbullu Doktor

24.Bölüm~ Selam Mardin!

"Ben Yiğit. Bu apartmanda oturan Sevim Hanım'ın oğluyum." Elini uzattı.
"Yiğit Kara"

nE? Yiğit Kara mı? Şaka mı bu? Kamera şakası falan mı?

Elini tuttum.
"Selam. Çisil bende. Anneniz içerde. Girmek ister misiniz yoksa ben Sevim Teyzeye haber vereyim mi?"
Kendimi tanıttığımda şaşırmıştı. Oda beni sonradan tanımıştı demekki.

"Yani bi söyleseniz çok güzel olur."
Salona geçtim.
"Sevim Teyze. Oğlun geldi."
"Ay Çisil kızım alsana içeri." dedi annem.
"Ay kız ne gerek var anahtar vericem gidicek."
"O ne demek Sevim. İçeri al Çisil hadi."
Kapıya geri döndüm.
"Buyrun içeri gelin."
"Peki madem."
Ayakkabılarını çıkarıp içeri girdiğinde salonu işaret ettim. Salak Berat nerde şuan o kadar merak ediyorum ki. Yiğit yerine sen gelebilirdin. Hayır yani adamın bana bi zararı yoktu. Sadece Berat önceden gelebilirdi. Kaç kere konuştum onunla.

"Yiğitçiğim, ne kadar büyümüşsün öyle. Çisil Sevime oğlun geldi demese tanıyamazdım vallahi."

"Doğan büyüyor be Elif Teyze. Uzun zaman görüşemedik ya ondandır. Ama yıllar sana gram işlememiş. Eskiden nasılsan şimdi de aynısın."

Annem gülerken Sevim Teyze konuşmaya başladı.

"Şimdilik İstanbulda Yiğit. Bakalım."

Azıcık sıkıldığım sohpetten kopup telefonumu elime aldım. Berat geldiğinde ona trip atıcaktım. İlk tribimde regl dönemime geldi. Allah Berat'a sabır versin.

Annemler koyu sohpetteyken kapı çaldı. Allahım lütfen bir küçüklük aşkı daha çıkmasın. Evet küçükken ayran gönüllüydüm. Ne yapayım.

Dirke kalkıp kapıya koştum. Delikten baktım bu sefer. VE EVEEETTT. BERATTI.

Kapıyı açtığımda direk Berat'a sarıldım. Trip atıcam demiştim dimi. Unutun gitsin. Trip atacak daha çok zamanımız olucak. Berat direk belimden sarıldı.

"Kusura bakma Sevgilim. Geç kaldım. İşler baya yoğun bu aralar."

"Tribimi sana sonra atıcam aşkım."
Berat gülüp belimden gıdıkladığında yılan gibi sallandım. Tikim yoktu ama çok pis gıdıklanırdım.

"Hadi gel içeri."
Berat içeri girdiğinde elindeki poşeti mutfağa bıraktık. Tam salona gidicektim ki beni belimden tuttu ve öptü. Resmen öptü. İçim bi hoş olmuştu. Bi az baya hoş olmuştu. Bende Berat'ı öpmeye başladım. Alt dudağımdan üst dudağıma geçtiğinde beni o yönetiyordu şuan. Ve bende ona uyuyordum.

Ayrıldığımızda ellerini belimden çekmedi.
"Bugün neler yapmayı planlıyorsun?"

"Bilmem, alışverişe çıkarım diye düşünüyordum. Tabi akıl kalmadı bende orası ayrı ama. Sen öpünce hep böyle oluyor. Gidip geliyorum valla."

Berat kahkaha attı. Bende gamzelerine baktım. Bu çocuğun her hareketi işime yarıyordu. Şu gamzelere bakın. Kimde var bu manzara?

Alnımı öptü bu sefer güzel güzel.

"Ben diyorum ki. Hani bizim bir Suadiye planımız vardı ya. Arkadaşlarla. Onu mu yapsak."