Kafamı iki yana salladım "hayır, hayır herşeyi iste benden ama bunu isteme."
"Ben bunu istiyorum canım, bir şekilde ayrıl."
"Nasıl ayrılıyım saçmalama ben ayrılsam bile o ayrılmaz."
"Beni hiç ilgilendirmez sana 3 gün süre, eğer 3 günün sonunda ayrılmazsan kendine açıklama bul" gülüp "tabi bu fotoğraflarla ne açıklama yaparsın, yaptın diyelim kimi inandırırsın onu bilemem" diyip kapıyı çarparak çıktı.
Dona kalmış bir şekilde bakakaldım. Gözlerimden yaşlar düşerken ne yapacağımı düşünüyordum.
Zil sesini duyduğumda gözlerimi silip tuvaletten çıktım. Yavaş adımlarla sınıfa girip yerime geçtim.
Hoca geldiğinde kafamı sıraya koyup ne yapacağımı düşündüm. Sahi ne yapacaktım? Arın'a gerçeği söylersem Berk'i gebertirdi biliyordum onu. Eğer ayrılırsam ben geberirdim, onsuz nasıl yapacaktım?
Öldü belirken bile yapamamışken, hergün görerek nasıl yapacaktım?
Gözümden yaş düşerken dua ettim. 'Allah'ım nolur bana yardım et, çıkış yolu göster'
Düşüncelerle dolu kafamı boşaltmak için uyumaya çalıştım ama olmuyordu. Ne yapacaktım?
Hiçbir şey düşünmemeye çalışırken uyuya kaldım.
Dürtülmemle uyandığımda dürten kişiye baktım. Gözyaşlarım gözlerimde kuruduğu için gözlerimi açmakta zorlanmıştım.
"İyi misin?"
"İyiyim, noldu ki?"
"Aşkım öğle arası oldu hala uyuyorsun."
Aşkım demişti, ben bidaha duyamıycak mıydım şimdi bu kelimeyi?
"Hoop daldın gittin iyi misin sen ya?"
"He evet evet iyiyim, hadi bizimkilerin yanına gidelim."
Tereddütlü bir şekilde kafasını salladı.
Bizimkilerin yanına geçtiğimizde "ne alıyım sana ne yersin?"
"Yok yemiyeceğim bir şey aç değilim."
"Dereeen!" Uyarıcı ses tonuydu bu.
"Arın cidden aç değilim."
Sinirli bir şekilde "tost alıyorum geldiğimde de neyin olduğunu konuşucaz."
Bir şey dememe fırsat vermeden gitti. Sert bi sesle "ne oldu, ne bakıyosunuz?"
"Neyin var?"
"Bir şeyim yok Deniz."
"Bize hiç öyle gelmedi nedense."
Kutay, Deniz'i onaylarken "evet, bir şeyin var ama söylemiyosun. Neyse söyleme illa öğreniriz."
Arın elinde iki tostla gelip yanıma oturdu. Tostu önüme koyup "ye şunu" dedi sert tavırla. Tartışmak istemediğim için kafamı sallayıp tostu yemeye başladım.
Masada derin bi sessizlik hakimken Arın bu sessizliği bozdu sert sesiyle "neyin var anlat artık."
"Ya cidden bir şeyim yok, uykum var sadece."
"Öyle mi?"
"Evet, öyle."
"Peki Deren."
Arın baya sinirlenmişe benziyordu. Gözlerim dolarken etrafa bakındım bizi izleyen Ceren ve Berk'e gözüm kayınca ikisinin de dikkatli bir şekilde burayı izlediğini gördüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zoraki Sevgilim 2 (TAMAMLANDI)
Teen FictionMahallende yürürken biri gelip sana 'zoraki sevgilim olur musun?' diye sorar mı? Sorarsa ona ne derdin? Sizi bilmem ama Arın sormuş ve Deren de bunu kabul etmişti. İşte o andan itibaren Deren'in sakin hayatı yok olmuş yerine inişli çıkışlı, gittili...