Zoraki Sevgilim 2 (TAMAMLANDI)

Bölüm-30

"Ne oluyor burda!?"

Duyduğum İhsan hocanın sesiyle Berk'i itip hocanın arkasına saklandım.

Berk ne yapacağını bilmez bir şekilde bir bana bir de İhsan hocaya bakıyordu. İhsan hocanın gözlerinden ateş püskürürken en sert ve kızgın sesiyle "şimdi buradan gidiyorsun, okula döndüğümüzde de seninle hesaplaşıcaz."

"Hocam göründüğü gibi değil...."

"Sus tek kelime daha etme ve defol buradan, ben kulübeme dönene kadar burayı terk etmiş olucaksın ve bir daha bu kızı rahatsız etmiyeceksin duydun mu beni!?"

"Hocam o istedi, o tahrik etti beni."

Şaşkınlıkla hıçkırıklarımın arasından "hocam yalan söylüyor, bir anda geldi saldırdı."

"Sen merak etme kızım ben ne olduğunu biliyorum. Berk defol buradan!"

Berk ne yapacağını bilmez bir şekilde bir süre baktı ve sonra kafasını sallayıp gitti.

İçime bi rahatlama geldiğinde hıçkırarak ağlamaya başladım. İhsan hoca bana döndüğünde sarılıp "merak etme geçti, kurtuldun. Okuldan atıcam onu sen merak etme. Hatta yasal işlem bile başlatıcam bu yaptığı yanına kalmıyacak."

Hıçkırıklarımın arasından "te teşekkür ederim hocam, siz olmasaydınız" devamını getirememe hıçkırıklarım izin vermedi.

"Şş tamam düşünme bunları, bak ben geldim ve kurtuldun. Hadi odana gitte dinlen biraz."

Hocadan ayrılırken göz yaşlarımı sildim "hocam bundan kimsenin haberi olmasın."

"Sen merak etme kimse bilmiyecek."

Gülümseyip teşekkür ettim ve yavaş adımlarla kulübeme doğru ilerledim.

Kulübenin kapısına geldiğimde kendimi toparlayıp içeri girdim. Kızlar kendi aralarında sohbet ederken beni fark ettiklerinde gözleri büyüdü ve hızlıca yanıma gelip beni soru yağmuruna tuttular.

"Ne oldu?"

"Bu halin ne?"

"Cerenle mi kavga ettin?"

"Kızım konuşsana."

"Bi izin verirseniz konuşucam."

Hepsi sustuğunda olanları tek tek anlattım.

"Oha Berk'e bak bu cesareti nerden bulmuş ama iyi olmuş okuldan gidicek."

Beste'yi onaylarken "aynen hem okuldan atılıcak hem de İhsan hoca hukuki işlem başlatıcak."

Suzan mutlulukla "ohh be şu Berkten de kurtulduk."

Aslı heycanlı sesiyle "bizim sana mükemmel bir haberimiz var."

Heycanla "telefonu açtınız?"

"Eveeet" mutlulukla kızlara sarılırken "ee fotoğrafları buldunuz mu?"

Suzan lafa atladı "ne bulması imha ettik, imha."

"Yaa siz bir tanesiniz" diyip hepsine birden sarıldım. Bu sırada Beste bizden ayrılıp tedirgin bir sesle "ama bir sorun var."

"Noldu?"

"Burakla akşam yemeği yemen gerekiyor."

"Ne, ciddi misiniz?"

"Evet, ancak böyle yapıcağını söyledi bizde kabul ettik. Bi akşam yemeği ya büyütmeye gerek yok."

"Nasıl büyütmeye gerek yok Aslı, onun nasıl saplantılı bi manyak olduğunu bilmiyor musunuz?"