Arından
İçeriden gelen cam kırılma sesiyle yerimden sıçrayıp koşarak mutfağa girdim. Deren elinde telefona donakalmış bir şekilde duruyordu.Daha fazla kapıda durmayarak yanına ilerledim "noldu Deren?"
Cevap vermezken elinden telefonu alıp arayana baktım Sudeydi. Hemen kulağıma koyup "noldu Sude?"
Sude ağlamaklı sesiyle "annem çatışmada vurulmuş hastanedeyiz, nolur gelin."
"Tamam geliyoruz hangi hastane?"
"Çarşıdaki hastenede" onaylayıp telefonu kapattım.
Deren hala aynı yere odaklanmış gözlerini dahi kırpmıyordu. Ne kadar yıkılmıştı böyle. Kolundan tutup sarstığımda sonunda kendine gelebilmişti "Arın ne olur gidelim."
"Tamam gidiyoruz."
Deren koşarak arabanın yanına gittiğinde bende peşinden koşup hemen arabayı çalıştırdım.
10 dakikanın ardından hastaneye geldiğimizde Deren yine koşarak danışmanın yanına gittiğinde bende peşinden gittim.
Ağladığı için dedikleri anlaşılmıyordu ben "Nursena Yılmaz, çatışmada vurulan polis nerde?"
Hemşire bilgisayardan bakıp "ikinci kattaki ameliyathanede" Deren yine merdivenlere koşmaya başladığında peşinden gittim.
Ameliyathane koridoruna girdiğimde Sude ve Derenin sarılarak ağladıklarını gördüm. İçimde birşeyler koparken zorlukla yanlarına yürüdüm. Kenarda duvara yaslanıp onlara bakmaya başladım, ikiside birbirinden perişan haldelerdi.
Amileyatın 3. saatiydi hala gelen giden yoktu Sudenin söylediğine göre çatışma sırasında göğsünden vurulmuştu.
Deren omzumda, Sude karşımızda, Nursena teyzenin polis arkadaşları da Sudenin yanında ağlıyorlar, ara sırada Sudeyle Deren'e teselli veriyorlardı.
Derenden devam
Ameliyatın 3. Saatindeyiz ve hala kimse birşey demiyordu. Eğer ona bir şey olursa kendimi asla affetmezdim, bana şuan kırgındı, küstü bu halde ölemezdi. Ona son kez sarılmadan, kokusunu içime çekmeden hiçbir şey olamazdı, izin veremezdim.
Ameliyathanenin kapısı açıldığında içeriden 40'lı yaşlarda iyi görünümlü bir doktor çıktı. Hemen gözyaşlarımı silip doktorun yanına gediğimde doktor konuşmaya başladı "ameliyat başarılı geçti, kurşun kemiğe biraz zarar vermiş ama çok büyük bi zarar değil bu, birazdan normal odaya alırız sabah da uyanır diye tahmin ediyoruz."
Mutlulukla gülümserken Arına sarıldım, annem iyiydi birşeyi yoktu, birazdan da görücektim onu. "Arın duydun mu annem iyiymiş?"
"Duydum duydum, ben söylemiştim zaten iyi olucak diye."
"Evet söylemiştin" hala Arına sarılırken Sudenin dediği şey üzerine şoka uğramıştım.
"Baba doğru söylüyorsun dimi, annem iyi olucak?"
Arından anında ayrılırken Sude'ye baktım doktora sarılmıştı. Ne yapıyordu bu kız böyle? İlk doktora baba diyor şimdi de sarılıyordu sanırım şoktan ne yaptığını bilmiyordu.
Sudeyi çekiştirirken "kusura bakmayın şoktan ne dediğini, ne yaptığını bilmiyor."
Doktor bana bakarak gülümsedi "hayır Deren ne yaptığını iyi biliyor."
Anlamayarak "anlamadım?"
"Gel odama gidip konuşalım." İlk bi tereddütte kalsam da onaylayıp Sudeyle beraber doktorun peşinden gitmeye başladık. "Sude ne yapıyorsun öyle doktora?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zoraki Sevgilim 2 (TAMAMLANDI)
Fiksi RemajaMahallende yürürken biri gelip sana 'zoraki sevgilim olur musun?' diye sorar mı? Sorarsa ona ne derdin? Sizi bilmem ama Arın sormuş ve Deren de bunu kabul etmişti. İşte o andan itibaren Deren'in sakin hayatı yok olmuş yerine inişli çıkışlı, gittili...