∆• K E S İ T •∆

5.3K 229 45
                                    


Gözlerimi açtığımda beyaz bir duvar karşıladı beni. Her yerim ağrıyor ve zor nefes alıyordum. Son hatırladığım karakolda Alparslan'ın kolları arasında yatıyor oluşumdu.

Etrafa göz gezdirirken hastanede olduğumu farkettim. Yavaş yavaş nefes alırken bile göğsüme  bıçak saplanıyor gibi hissediyordum.

Odanın kapısı açıldığında gelenin Derin olduğunu gördüm. Göz göze geldiğimizde önce inanamadı sonra şaşkınlıktan ağzı beş karış açılmış halde yanıma koştu.

"Uyanmışsın ! Allahım çok şükür !!! İyi misin ? Ağrın var mı ? Nasıl hissediyorsun ?"

Sorularını sıralarken gözlerimi devirdim. Zorla yutkunarak tek bir şey söyledim.

"Alparslan nerede ?"

Derin gözlerini kaçırdı ve eline aldığı ışığı gözlerime gezdirdi.

"Durumun normal gözüküyor. Su ister misin ?"

Bir şey olmuştu. Söylemiyordu.

"Derin, Alparslan nerede ? Dayım iyi mi ? Herhangi birine bir şey oldu mu ?"

Üstelediğimi fark edince sıkıntılı bir nefes verip yanağını kaşıdı.

"Merak etme herkes iyi."

Derin bir nefes alırken devam etmesini bekledim. Konuşmayınca ofladım.

" Eee ?"

"Eee'si şu ki herkes iyi işte."

Gözlerini kaçırmaya devam ederken başımda dıt dıt diye öten makinelere göz gezdirdikten sonra tekrar bana döndü.

"Abin nerede Derin ?"

Tek nefeste söyledi.

"Gitti."


---•---

Etrafa göz gezdirerek yürümeye devam ederken bir anda durdum. Çünkü ayağımın altındaki mayına basmamla 'tık' sesini duymam bir oldu.


"Savaş." Dedim sakince

"Efendim canım." Dedi ukala ukala.

Benden cevap gelmeyince önce bana sonra ayağımın altına baktı.

Esaslı bir küfür savurup yüzüme bakakaldı.

"Sakın hareket etme ! Sakın !"

Yavaşça başımı salladım.

"Emredersin komutanım !"

Dalgaya vuruyordum ama aslında titrememek için kendimi sıkıyordum. Ölmekten korkmuyordum yanlış olmasın.

Ölürken yanımda devremi götürmekten korkuyordum. Çünkü biliyordum ki Savaş eğer beni kurtaramazsa kendi de kurtulmayacaktı.

Beraber havaya uçup bir güzel ölecektik. Bundan emindim.

"Lan kör müsün ! Nasıl görmezsin ! Allahım çıldıracam ya ! Neden her şey beni buluyor Allahım neden ya ? "

İsyanına devam ederken elini yüzünde gezdirip ofladı. Etrafına bakıp küfretti. Açık bir arazide avdık. Uçan kuş bile net bir şekilde bizi görüp üstümüze çullanabilirdi.

Ve kurtulmak için çare aramaktan başka şansımız yoktu.

---•---



"Yeter lan yeter !" diye bağırdı bi anda suratıma doğru. O kadar yakındık ki, nefesi nefesime o kadar yakındı ki bacaklarım titredi.

Kaşlarımı kaldırıp dik dik suratına baktım.

"Bağırma lan bana !" diye bağırdım bende.

Ama nafile. Gözleri öyle bir kararmıştı ki, o kadar koyuydu ki gözleri, ürkmüştüm.

"Ben senin peşinde kuyruk olmaktan sıkıldım Ayşe ! Yetti canıma ! Beni köpek gibi bir oraya bir buraya sürükleyemezsin !"

Oysa ki öyle yapmıyordum. Sadece onunla uğraşmak hoşuma gidiyordu. Ve onun yanımda olması da hoşuma gidiyordu. Ama bunu ona söylemeyecektim. Kendime bile şu an itiraf etmişken hiçbir şey söylemeyecektim.

"Ben sana öyle yapmıyorum. Abartıyosun sadece Ali."

Sinirli bir şekilde gülüp nefes verdi ve bir adım geri çekildi.

"Beni elindeki oyuncağın sanmaktan vazgeç artık. "

Sözleri kafamda yankılanırken sadece yüzüne bakıyordum.

Canının acısı sesine yansımış gibi adımı söyledi.

"Ayşe.."

Yüzüne bakmaya devam ederken bir soru sordu bana. Hiçbir zaman sormamasını istediğim bir soru...

"Ya benim ol, ya da beni bırak. Yoksa bu ateş ikimizi de yakacak."

---•---

Ayyy ben geldimmm !!! Bir kesitle geldim ama sonunda geldimmm !!! Bugün bu kadar kısa kestiğim için üzgünüm okurcanlar !! Ama merak etmeyin haaa !! Uzuuuuuuunnn bir süre beklemenize değecek bir bölümle döneceğim. Bu hafta içinde elinizde uzun bir bölüm olacak !

Sorularınıza o bölümde cevap vereceğim.

Umarım bu bekleyiş sizi sıkmamış, hikayeden uzaklaştırmamışdır.

Sizi seviyorumm, yakında görüşmek üzere !



Vatan-ı ElzemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin