Memlekete Hoş Geldin

4.1K 186 41
                                    

Ben gellldiimmmm!!!

Merhaba okurcanlarrr, uzun mu uzun güzel mi güzel bir bölümle daha sizlerleyim!!

Okurcanlar, satırarası yorumlarınızı özledim, onlardan beni mahrum bırakmayın, her bir satırda yorumlarınızı okumayı çok seviyorum ve özlüyorum.. 

Sizleri çok bekletmeden bölüme davet ediyorum; buyurun efendim...

-Kusurlarım olduysa affola!-

---...---

---

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

---...---

Askeri araç söylenen konuma geldiğinde durmuş, tim ve komutanlar aynı anda araçtan inmişlerdi. Pars timi hizaya geçerek komutanlarından gelecek emri bekledi.

Ellerinde tüfeklerle, sırtlarındaki çantalarla dağdaki kayalara bakan askerlerine döndü Alparslan.

"Ayağını burkanı, tökezleyeni, kayalardan düşeni, hele hele vurulanı.." dedi kısık gözlerle onu dinleyen askerlerine doğru. "Yakarım lan, duydunuz mu?!"

Hepsi birden bağırmadan ama bağırsalar daha gür çıkacak olan sesleriyle tok bir sesle söylendiler.

"Emredersiniz komutanım!"

Alparslan tüfeğinin askısını boynundan çıkarttı ve iki eliyle tutarken arkasında duran kayaları başıyla işaret etti.

"Gidiyoruz Pars, hadi."

İki adım önünde elindeki haritayı inceleyerek yürüyen Savaş'ın yanına doğru ilerledi Alparslan. Peşinden Pars timi sıralı bir halde ilerlerken ayakları seri ve sert adımlarla yerdeki toprağı dövüyordu.

"Sınırı geçmememiz gerektiğini söyledi Albay," dedi Savaş yanına gelen Alparslan'a bakarak. Kayaları birer birer tırmanırlarken örgütün bulunduğu mağaraya iki saatlik yolları kaldığını biliyorlardı.

"Öyle söyledi de Savaş," dedi Alparslan mırıldanır gibi. "Zaten bunların ini sınırın yakınında, ya çatışma çıktığında oraya sıvışırsa bu kahpe?"

Savaş gözlerini devirerek Alparslan'a döndü.

"Duymadın mı Alparslan? Sınır geçilmeyecek! Kesin emir böyle!"

"İyi be iyi !" dedi Alparslan sitemle. "Albay da o karıyı istiyor işte, peşine düşsek ne diyecek ki sanki?"

Savaş güldü onun bu sitemine.

"Ulan, emir aldığını bildiğin halde, hatta ve hatta Albay senin yüzüne baka baka söylediği halde, niye hala diretirsin ki anasını satayım?" dedi gülmeye devam ederken. "İlle bi çıkıntılık yapacaksın he !"

Vatan-ı ElzemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin