Multi: Furkan Asır ÖZMEL
İyi okumalar, bu bölüm yine text'e döndük. Böyle yazmayı özlemişim açıkçası;)
Furkan'dan;
Okulun zemin katındaki sınıflar ve idari işler bölümü odasının kapısı her zaman kilitlenirdi güvenlik amaçlı.
Fakat diğer katların kapıları açık olurdu.
Yani ya bizimkilerin ordan atlamaya götü yemedi tabiri caizce ya da benim de dahil hepsinin artık nefes alacak bir geceye ihtiyacı vardı.
Benim içinse ikinci seçenek daha ağır basmaktaydı. Onlar için de aynı şekilde olduğuna eminim çünkü cidden isteseler çıkarlardı. Herkes gibi.
Asıl konuya gelecek olursak;
Evet, okuldan sonunda çıkabilmiştik. Sabah hizmetlilerden biri neyse ki hafta sonu olsa da erkenden geliyormuş.
Şimdiyse evdeyim. Gerçek dünyaya geri döndüm. Elimde Duru ile olan fotoğraflarım -eski fotoğraflarım- yanımda ise kupadaki kahvem ve kahveyle en iyi gidecek olan şey. İlaçlarım.
Gerçek dünya fazla boktandı ve eğer hayatta kalmak istiyorsam bunlara ihtiyacım vardı.
Bilinmeyen numara: Hayatta kalmak için onlara ihtiyacın olduğunu düşünüyorsun ama onlar aslında seni günden güne öldürüyor.
Bilinmeyen numara: Ya çok salaksın ya da tam bir ironik klişe.
Bilinmeyen numara: Aptal aşık demeyi tercih edeceğim sanırım. Bu daha kapsamlı olur.
Telefonuma ardı ardına gelen mesajlara sırasıyla baktım. Tanıdık numara değildi.
Furkan: Sen de kimsin?
Bilinmeyen numara: Adımı verecek olsam gizliden niye yazayım mankafa.
Furkan: Duru?
Bilinmeyen numara: Iyy. İlk aklına gelen isim onun ki mi cidden?
Bilinmeyen numara: Onun gibi bir Iq'süz mümkünse benden uzak Tanrısı her kimse de ona yakın olsun.
Furkan: Kafa mı buluyorsun sen benimle?
Bilinmeyen numara: Gerek var mı ki?
Bilinmeyen numara: Burdan bakılınca zaten kafayı bulmuşsun gibi duruyor.
Furkan: Seninle uğraşamam.
Bilinmeyen numara: Kırıyorsun beni.
Oysa ki ben seninle o kadar uğraşmıştım.
Furkan: Ne?
Bilinmeyen numara: Aptallığında bir sınırı var ama. Uyuşturucu kafa yaptı desem o da bir yere kadar.
Bilinmeyen numara: Alık mısın oğlum sen?
Bilinmeyen numara: Daha birkaç saat önce, cehennem azabının teaser'ını sana kim yaşattı sanıyorsun?
