Playlist: Safe and Sound - Taylor Swift ft. The Civil Wars
Bölümde geçen şarkılar:
Louis Armstrong - What A Wonderful World
Frank Sinatra - Strangers In The Night
▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬
İki gün çabucak geçti...
İçimde beni rahatsız eden bir tohum vardı. Gömülü kaldığı yerde yeşeriyordu. Rahatsız ediyordu. Varlığını hissetmek azap gibiydi ve ben bununla yaşamak zorundaydım.
Semih belki de ilk kez babasını umursamadan hareket etmiş, annesinin yanına Paris'e gitmişti. O günden beri konuşmamıştık ama ona söz vermiştim. O gelene kadar en azından kimseye bir şey söylemeyecektim.
Ne söyleyebilirdim ki? Kime ne söyleyecektim?
Nermin Hanım'ın oğluna söylemek istediği şey Meriç'e iyi gelir miydi? Kim günah çıkaracaktı? Nermin Hanım belki de kocasının sırtındaki, bir babanın sırtındaki yükü hafifletmek istiyordu...
Aynadaki görüntüm bana acı acı gülümsedi.
Bütün suçu üstlenen Aytaç Tuna, aslında biraz kahraman mıydı? Bir şeyler olmuştu. O hatanın içinde farklı bir hata daha yapan biriydi. Ardında düştüğü çukura eşini, oğlunu da sürüklemişti. Gerçekler ortaya çıktığında ailesi zaten o çukurun içindeydi.
Meriç'i çıkarmaya çalışmışlardı. O derin, karanlık çukurdan onu kendilerinden uzaklaştırarak çıkarmaya çalışmışlardı. Nermin Hanım oğlunu da eşini de biraz rahatlatmak istiyor olabilirdi. Ona hak bile verebilirdim.
Belki Meriç bunları bilse babasına olan öfkesi biraz azalırdı. Çıkan dedikodunun çirkinliğiyle babasının yaptığı yanlışı biraz, sadece biraz affedebilirdi ama Semih...
Aytaç amca belki görünürde oğlunun kahramanı değildi ama gizlice hem oğlunun kahramanı olmaya çalışmış hem de Semih'i korumuştu.
Başımı geriye atıp nefesimi sesli bir şekilde dışarı bıraktım.
Düşünme! Bugüne odaklan! Son iki günden biraz daha huzurlu ol!
*
Eraltay ailesinin nikah törenine katıldığımda onlar hakkında biraz deneyim edinmiştim ve bu doğum günü partisinin ne kadar gösterişli olabileceğini tahmin etmem için hayal gücümün sınırlarını zorlamam gerekmiyordu. Neşe'nin bunu araştırmalarıyla benden daha iyi bildiğinin de farkındaydım ama o yoktu.
Partiye daha saatler olduğu için onu bekleme süremi kitap okuyarak değerlendirmeye karar verdim. Son günlerde kendi hayatımdan sıyrılıp başka hayatlar okumak o kadar iyi geliyordu ki...
Kelimelerin arasında farklı bir dünyaya dalmanın keyfini sürerken kafa şişirmeden düşünmekten kaçmanın bu tatlı yöntemine sıkı sıkıya sarıldım. Ancak bu keyfim çok uzun sürmedi. Odamın kapısı açıldığında Neşe olduğunu biliyordum. "Geç kaldın. Ömer ile mi uğraşıyordun?"diye sordum kafamı kitaptan kaldırmadan.
"İçi aşk dolu bir kitap daha."
O kadife ses zihnimi dağıtıp gözlerimi kitaptan ayırdığında duvara omzunu yaslamış çocuğa baktım. Bir anda ellerim titremeye başlamıştı. Bu, bir sırrın yan etkileriydi.
İki gündür ortalıkta yoktu. Sergisi için babasıyla mekan gezdiğinden, holdingde işleri olduğundan ve hala bitmemiş resimleri olduğundan bahsetmişti. Bunların hepsi bana bir bahane gibi gelmişti. Birçok kez Demir'i arayıp ona bir şey anlatıp anlatmadığımı sormak istemiştim ama beni engelleyen bir korku vardı. Demir muhtemelen benden hoşlanmıyordu. Tipik bir Tuna erkeği olduğundan ailesinin işlerine karışılmasından hoşlanmadığını tahmin etmek zor değildi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kötü Çocuk IV
Подростковая литератураBu siyahlığın içinde kaybolmuş beyazın hikayesi. Kayla dünyaya gözlerini yeniden açtığında her şey eskisi gibiydi ama kendi öyle değildi. Meriç ile ilişkileri bir aile sırrıyla toparlanamayacak parçalara ayrıldığında artık geri dönüşü yoktu. Bazen...