Bölüm 12

1.1K 57 12
                                    

Bilinmeyen: Sana bir söz yazdım bugün

Bilinmeyen: Yolladım rüzgarla

Bilinmeyen: İçinde gözyaşı vardı

Bilinmeyen: Küçücük bir adamla

Bilinmeyen: Günaydın güzelim.

Bilinmeyen'in mesajlarıyla uyandığımda gülümsedim. Alışıyordum ona. Hayatımda olmasına alışıyordum. Alışmak istemiyordum ama elimde değildi. Kapılıyordum fena halde.

Gece: Günaydın Bilinmeyen.

Yattığım yerden kalktım ve banyoda işlerimi hallettim. Yeniden odama döndüğümde okul formamı giydim ve çantamı hazırladım. Üstüme montumu geçirip aşağı indim. Kapının önündeki botlarımı da giyip evden çıktım. Ben çıkarken evdekilerin uyuyor olması işime geliyordu. Onların yüzünü görmek zorunda kalmıyordum.

Bugün yürümek istemiştim. Yaklaşık 20-25 dakikalık bir yol vardı önümde ama yürümek istiyordum. Kulaklığımı kulağıma taktım. Şarkı açmak için tuş kilidini açtığım sırada Bilinmeyenden mesaj geldi.

Bilinmeyen: Beraber yürüyelim mi?

Kafamı kaldırıp etrafıma bakındım hızla. Fakat görünürlerde kimse yoktu. Kaşlarını çattım bu durum karşısında.

Gece: Neredesin?

Bilinmeyen: Beraber yürüyelim mi?

Gece: Olur.

Daha bir dakika bile olmamışken yanımda hissettiğim bedenle başımı yana çevirdim. Fakat kapşonu yüzünden yüzünü göremiyordum. Yine de yanımda yürümesi bile güven veriyordu bana. Bu hisler de neydi böyle?

Bilinmeyen: Bugün okula gitmesek mi?

Okuduğum mesajla kıkırdadım. "Neden konuşmak yerine mesaj atıyorsun?" diye sordum adımlarımı durdurarak. O da durduğunda göz göze geldik.  Gözleri dışında her yeri atkısı kapatıyordu. Başında beresi vardı ve kapşonunu da örtmüştü. Ama gözleri... O kadar güzel bakıyordu ki... Kalbim atağa geçtiğinde yutkunarak gözlerimi kaçırdım.

Bilinmeyen: Sesimi tanımazsın ama yine de riske atmak istemiyorum.

"Seni merak ediyorum Bilinmeyen." Bunu ona karşı ilk defa dile getirmiştim ama doğruydu. Onu fazlasıyla merak ediyordum.

Bilinmeyen: Henüz değil güzelim.

"Ne zaman söyleyeceksin kim olduğunu? Ne zaman çıkacaksın karşıma? Yorulmaya başladım Bilinmeyen."

Onu arkamda bırakıp okula doğru yürümeye başladım. Artık kim olduğunu bilmeliydim. Beni o şekilde gördükten sonra bile bırakıp gitmemişti. Hatta sabaha kadar başımda beklemiş, dediği gibi saçlarımın her bir telini öpmüştü. Sözünü tutmuştu Bilinmeyen'im. Birkaç kez uykumdan sıçrayarak uyanmıştım gördüğüm kabuslar yüzünden. Hepsinde beni sakinleştirmişti. Sabahın erken saatlerinde de kulağıma "Seni çok seviyorum. Asla bırakmayacağım seni. Beraber her şeyin üstesinden geleceğiz." demiş ve alnıma uzun bir öpücük bahşedip gitmişti.

Sınıfa çıktığımda en arkadaki sırama oturdum. Pencereden dışarıya bakarken zilin çalmasıyla kendime geldim ve ilk dersin kitaplarını çıkardım. Fakat ders hocamızdan önce müdür sınıfa girince ayağa kalktık hepimiz. Yanında daha önce hiç görmediğim biri vardı. Uzun boylu, siyah saçlı ve buradan bile belli olan kahverengi gözleri vardı.

"Günaydın arkadaşlar. Berke, yeni sınıf arkadaşınız. İyi anlaşacağınızı düşünüyorum. Berke boş bir yere geçebilirsin. İyi dersler."

Berke bir süre bakışlarını sınıfta dolandırdı ve yanıma doğru adımladı. Yanıma oturmaması için dua ederken dibimde durdu ve "Oturabilir miyim?" diye sordu. Yavaşça başımı salladım ve çantamı alıp yere koydum. Oturduktan sonra bana doğru döndü. "İsmimi duydun ama yine de tanıtayım kendimi. Berke." diyerek elini uzattı. Kabalık olmaması adına elini sıktım ve "Gece." diyerek karşılık verdim.

"İçimden bir ses seninle iyi anlaşacağımızı söylüyor."

Omuz silktim dediği şeye karşı. Ben öyle hissetmiyordum. Telefonumun titremesiyle tuş kilidini açıp gelen mesaja tıkladım.

Bilinmeyen: O çocuğu gözüm tutmadı Gece.

Bilinmeyen: Sana yakın olmasına izin verme.

*
Yeni karakterimize merhaba diyin. Sizce iyi mi yoksa kötü mü olacak?

Bölüm nasıldı?

Sizi seviyorum! Kendize iyi bakın!

GECE |TEXTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin