First Wonder

2K 182 69
                                    







Yoongi koridorda adımlarını biraz daha hızlandırırken başını dik tutmaya çabalıyor, bunaldığını hissediyordu.

Bir süredir bu bakışların sahibiydi, okul artık umursanmayan Min Yoongi'yi tanıyordu ve bunun sebebinin bir kısmını Jimin oluştururken çoğunu kendisinin üstlendiğinin de farkındaydı. Sabrının sınırlarında gezerken etrafta kendisine bakıp fısıldaşanlardan birinin üzerine atlamamak için kendini zor tutuyordu, tek isteği sınıfın gitmekti.

Sonunda istediği yere vardığında bakışları odağını kaybedip karşı sınıfın kapısına kaymış ve Taehyung'un sırıtan ifadesini görmesiyle karşılık olarak göz devirmişti.

Bu sefer kendisi kaşınmıştı.


Flashback

Elindeki telefona daha sıkı sarılıp beynindeki düşünceleri toparlamaya çalışırken spor salonunun önüne gelmesiyle duraksamış ve ayakları zemine çakılırken derin bir nefes almıştı.

Neden bu kadar merak ediyordu?

Kafasını kaldırıp gökyüzüne bakarken içinden sabır dilemiş ve artık ne olursa olsun diye düşünerek telefonuna geri dönmeye karar vermişti.

Tam o sırada bahçeye yürüyen Taehyung'u görmüş ve başının hemen yanında beliren ampulle tereddüt etmeden adımlarını ona yönlendirip telefonunu cebine geri sokuşturmuştu. Bahçenin ortasında ona yetişebildiğinde "Taehyung!" diye seslenmiş ve onu duymuş olmasını umarak adımlarını hızlandırmıştı.

Taehyung tabi ki de onu duymuştu. Adımlarını durdurup arkasını döndüğünde gördüğü beden gözlerinin büyümesine yol açmıştı. Yoongi elini saçlarının arasından geçirip önünde durduğunda yutkunmuş "Min Yoongi?" diye mırıldanmıştı.

Yoongi karşısında şaşkınlıktan ne yapacağını bilemeyen çocuğa bakıp bıkmış bir tonda "Merhaba Taehyung." demiş ve gözlerini kaçırmıştı.

Eh bahçe kalabalıktı ve tam şu an herkes onlara bakıyordu.

Mükemmel.

"Senin benim yanıma gelmene sebep olan o olağanüstü olay ne?" diyen Tehyung'un sesini duyduğunda tekrar bakışlarını ona çıkarmış ve gözlerini devirmişti. "Kısacık bir şey soracağım sonra antrenmana gitmeliyim." dediğinde etraftaki herkesin kendilerine baktığını bilmesi onu daha da çok geriyordu.

Ayı mı oynuyordu da bön bön bakıyorlardı?

Taehyung'dan aldığı baş sallamasıyla gerginlikle kıpırdanmış ve söyleyeceklerini toparlamaya çalışmıştı.

"Jimin..." diye mırıldanıp sustuğunda Taehyung yüzünde yer edinmek için çırpınan gülümsemesini tutmaya çalışarak başını sallamış ve devam etmesini işaret etmişti.

Taehyung onun gibi "Jimin?" diye tekrarladığında Yoongi tekrar derin bir nefes almış "Onu bugün okulda göremedim de..." diye sözüne devam etmişti.

Taehyung karşısındakinin utangaçlığına tepinmemeye çalışarak sakin bir tonda "Ve neden gelmediğini mi öğrenmek istiyorsun?" diye sormuştu.

Yoongi aldığı cevapla sıkıntıyla başını sallamış ardından tekrar Taehyung'un sesini duymuştu.

"Sabah üşüttüğüyle ilgili bir mesaj attı bana bir süre okula gelmeyebilir."

Taehyung'un cevabıyla gözünün önüne bir önceki gecenin anıları dolarken *oyuncak çalarken* üşütmüş olabileceğini düşünmüş "Teşekkürler Taehyung." diyerek spor salonuna yürümeye başlamıştı.

Wanjeonhan (완전한) ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin