»18«

2.1K 233 313
                                    

Şu an garip bir kavganın ortasında kalmıştım. Kavga nedenini bile bilmiyordum. Fakat Hoseok bir anda gelip Taehyung'a kafa atmıştı. Ve bu durum karşısında Taehyung'un burnundan oluk oluk kan akmaya başlamıştı. Neyse ki gözlüğüne gelmemişti demekten alıkoyamamıştım kendimi. Sonra kırılan gözlüğü yüzüne daha fazla zarar verebilirdi.

Taehyung burnunun acısıyla refleksle ellerini cebinden çıkarıp bir elini burnuna götürüp, diğer elini yuvarlak gözlüğüne götürmüş ve gözlüğü çıkarıp bana uzatmıştı. Bunu yaparken bana bakma gereği bile duymamıştı. Gözlerini Hoseok'un öfkeden parlayan gözlerinden çekemiyor gibiydi. Bu durum ise çoğu kişinin dikkatini çekmiş, etrafımıza insanlar doluşmuştu. Yine de ben gözlüğünü elinden almıştım.

"Sence kim kazanır hyung?" Jungkook'un sesiyle dediği şeye anlam veremeyerek yanımda umursamazca duran ona bakmıştım. Bu soru Hoseok'un da dikkatini çekmiş olmalıydı. O da çatık kaşlarıyla Jungkook'a dönmüştü.

"Ne saçmalıyorsun sen?"

"Bana Taehyung hyung kazanırmış gibi geliyor." Benim sorumu duymamazlıktan gelip sanki önemli bir meselenin analizini yapıyormuş gibi konuşmaya devam ediyordu. "Şu an bir sıfır geriden geliyor ama son dakikalar atak gösterecek gibi."

"Kavga ediyorlar." Uyardım, sinirle. "Bilmem farkında mısın?"

"Öyle mi?" Jungkook alayla kaşlarını kaldırdığı sırada Taehyung kendisine peçete uzatan kısa boylu utangaç çocuğun elinden peçeteyi alarak burnuna tutmuştu. Dikkatim Jungkook'un üzerinde olsa bile arada sırada bakışlarımla onu kontrol ediyordum ve ona peçete uzatan çocuğun saçlarını karıştırıp sessizce teşekkür ettiğini de fark etmiştim. Yavşak herif! "Ben başka bir konudan bahsediyordum."

Taehyung, Jungkook'un bu cümlesine genişçe gülümsediğinde ne demek istediğini anlamış olduğunu fark etmiştim. Fakat ben henüz anlayamamıştım. Ve bunu da anlamsız bakışlarımla belli ettiğim için Jungkook göz devirerek bana doğru eğilmiş, kulağıma fısıldamıştı.

"Seni kim kazanacak diye düşünüyordum hyung." Onun bu cümlesi karşısında göğüsünden ittirerek kendimden uzaklaştırdığım zaman benim bu tavrıma sadece ve sadece gülmüştü. Fakat o umurumda bile değildi. Taehyung ve Hoseok anlaşmış gibi kalabalığın arasından sıyrılarak okulun arka bahçesine doğru ilerlemişlerdi. Bunu fark ettiğim an olası bir kavgayı engelleyebilmek için Jungkook'un da kolundan tutarak peşlerinden gitmiştim.

"Derdin ne diye soracağım," Diye konuşan Taehyung'un bu cümlesini uzakta bile olsak duyabilmiştik. "Saçma olacak."

"Biliyorsun sonuçta derdimi."

"Biliyorum maalesef." Taehyung burnundan akan kana rağmen alayla güldüğü sırada çoktan yanlarında bitmiştik. Fakat henüz gelen bize bakma gereği bile duymuyorlardı. "Ego tatmini yapmak istiyorsun. Jimin'i sevmiyorsun fakat o seni deli gibi sevsin istiyorsun. Çünkü senin aşağılık komplekslerin var."

Taehyung'un kendinden emin bir şekilde kurduğu bu cümlelerin ardından Jungkook kollarını göğüsü üzerinde birleştirip bağlamış sonrasında sessizce mırıldanmıştı. "Haklı."

Onun aksine ben konuşmamıştım. Sadece Hoseok'a bakmayı tercih etmiştim. Taehyung'un bu cümlelerinden sonra bakışları sonunda beni bulmuştu ve ben cevabını bekliyordum. İlk defa bu konuyla hepimiz bir aradayken yüzleşiyorduk.

"Jimin'in aklını böyle çeldin demek." Hoseok'da alaylı bir ifade takındığı sırada Taehyung başını ona inanamıyormuş gibi iki yana sallayarak elindeki kandan dolayı kullanılacak halden çıkan peçeteyi biraz uzağındaki çöpe atmıştı. "Yalanlarına bir son ver artık Taehyung."

nyctophilia あ vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin