Nefes nefese uyandim. Henuz sabah olmamisti. Vucudum sirilsiklamdi. Dus almaliydim. Adada tabi ki dus kabini yoktu. Ihtiyaclarimizi daha dogal yontemler ile gideriyorduk. Bu yuzden golde yikanmaya karar verdim. Zaten uyku tutmuyordu. Golun kiyisina gelip uzerimi cikardim. Ayagimi gole soktum. Su soguktu. Suya alismanin tek yolu suya girmekti. Cok dusunmeden suya atladim. Suya girdigim anda bir halisinasyon gormeye basladim. Suyun icindeydim. Burasi bana tanidik geliyordu. Burasi, burasi su alti sehrinin oldugu goldu. Duygu'nun kacirildigi yapinin yanindaydim. Pencereden iceriyi izliyordum. Iceride 500 e yakin yaratik vardi. Krallari da oradaydi. Kapidan bir yaratik daha girdi. Elinde ise bir sandik vardi. Kirmizi halidan kralin oturdugu tahta dogru ilerledi. Kralin onune gelince durdu, diz coktu. Elindeki sandigi kaldirip kapagini acti. Kralin gozleri faltasi gibi acilmisti. Sandigin icinde ise 6 nesneden biri olan Su Damlasi vardi.
***
Halisinasyon biter bitmez golden cikip ustumu giyindim. Eve dogru kostum. Eve geldigimde cekmeceden gunlugu ve cam parcasini cikardim. (Sozde) yatagima oturdum ve su alti sehri ile ilgili ne varsa okumaya basladim.***
Sabah olmustu. Ben ise hala gunlukte birsey varmi diye kontrol ediyordum. Duygu bana dogru donup "gunaydin" dedi. Ona dogru bakip gulumsedim. "Sanada gunaydin uykucu" dedim. Beraber kahkaha attik. Gulerken cok guzel oluyordu. Duygu elimdeki gunlugu gorup "ne yapiyorsun sabah sabah?" Diyo sordu. "Dun gece bir halisinasyon gordum. Bizim nesnelerden biri senin kacirildigin su alti sehrindeymis." Dedim. Duygu "offff yine mi oraya donecegiz yani?" "Sanirim oyle olacak." Duygu cidden bu haberi sevmemisti. Kim 500 yaratigin oldugu bir yapinin icine girmek ister ki? Ama bir sorun vardi. Nasil oldugunu anlamasamda benim vucudum gerektiginde ortama adapte olabiliyordu. Duygu'da hic boyle birsey olmamisti. "Sana iyi bir haberim var, sen gelmiyorsun" "Nedenmis o?" "Cunku benim su altinda solungaclarim cikiyor. Sende ise boyle birsey hic olmadi. Duygu cabuk kabullenmis gibi gorunuyordu. "Haklisin, o zaman bende golun disinda seni beklerim." Bende bunu kabullenmistim. Gunlukten edindigim bilgileri soylemeye basladim. "Her su alti sehrinin bir krali varmis. Ve herhangi bir su alti sehrini yok etmenin tek yolu ise orada kargasa yaratmakmis. Su alti canlilari olaylardan cok hizli etkilenirmis. Kargasa cikarmanin en kolay yolu ise krali oldurmek. Oraya gidip kralin oldugu saraya girecegim ardindan krali oldurup su damlasini alip cikacagim. Planimiz bu." Duygu "gercekten cok ozenle hazirlanmis bir plan." Dedi. Sarkastik konusuyordu. "Yapabilecegimiz en iyi plan bu. Daha iyi bir fikrin varsa soyle." Dedim. Sessizlik olustu. Bu sessizligi bozan kisi Duygu oldu. "Tamam ama kendini oldurtmeyecegine soz ver." Dedi. "Sen beni merak etme hizlica krali oldurup su damlasini alacagim. Bu kadar basit." Duygu " o zaman vakit kaybetmeden yola cikalim." Dedi. Kafamla onu onayladim. Hizlica birseyler yiyip evden ciktik. Ikimizde tedirgindik. Fakat bu isi bitirmeliydik. O gole girip su damlasini almam lazimdi.***
Gole vardik. T-shirt umu cikarttim. Suya atlamadan once Duygu'ya bir opucuk verdim. Benim icin korkuyordu. Cesaretimi toplayip suya daldim. Dibe dogru ilerledikce solungaclarimin olustugunu hissedebiliyordum. Solungaclarim tamamlaninca nefes almam kolaylasti ve artik daha hizli yuzuyordum. 5 dakikadan kisa bir sure icinde golun dibine vardim. Ve evet, saray oradaydi.saraya dogru yuzdum. Sarayin penceresinden iceriyi izlemeye basladim. Saray cok sıkı korunuyordu. Kapidan girip krali olduremezdim. Kral hepsinden daha iri ve buyuktu. Dikkatimi kralin tahtinin arkasindaki pencere cekti. O pencereyi kirip iceriye girebilirdim. Fakat ia krali oldurmekle de bitmiyordu. Su damlasini bulmam lazimdi. Tahtin arkasindaki pencereye dogru yuzdum. Fakat su damlasinin oldugu sandik krala baglanmisti! Krali oldurmem gerekliydi. Etrafima bakinmaya basladim. Gozume kestirdigim mizraga benzeyen bir tasi elime aldim. Pencereye yaklastim. Olabildigince sessiz bir sekilde cama vurmaya basladim. Umarim beni farketmezlerdi.***
Cami kirmayi basardim. Pencereden iceriye girdim. Kralin boynuna yaklastim. Kral gercektense devasaydi. Fakat elimdeki tas onu oldurmeye yetecekti. Geriye dogru gerilip tum gucumle tasi kralin boynuna sapladim. Aci icinde bagirdigi boguk bir sekilde duyuluyordu. Sandigi almak icin tahtin altina egildim. Sandigi krala baglayan kablolari sokmeye basladim. Hemen burdan cikmam lazimdi. Yakalanirsam isim biterdi. Kablolarin hepsini sokmustum. Sandigi kucaklayip pencereden disari cikmak icin arkami dondum. Dondugum anda guclu bir yumruk yedim. Saraydaki butun canavarlar benim etrafima toplanmisti!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Island
FantasyKitap,ucaklari adaya dusen iki gencin adada basina gelen esrarengiz olaylari ve hayatta kalma mucadelelerini anlatiyor.