Beni üst kattaki odaya getirdiğinde içeriye girmiş ve dudaklarımı kanatana kadar dişlemiştim.
Şimdi de beni babamla mi tehdit ediyordu?!
Elimdeki poşeti sertçe fırlattığımda yatağa oturmuş ve sakin olmaya çalışarak derin nefesler almaya başlamıştım.
Ben bu adamın amacını anlayamıyordum!
Cidden!Ayağa kalkmış ve odanın içinde turlamaya başlamıştım.
Pencereye yaklaştığımda dışarda dolaşan 10-15 siyahlı adam beni daha da korkutmuştu.
Her köşede ikişer koruma vardı.
O da yetmezmiş gibi kamera da vardı.Onun dediklerini yapmaktan başka bir yol yok gibiydi.
Sonsuza kadar böyle devam edemezdi.
Benden sıkılıp beni serbest bırakacaktı herhalde!Derin bir nefes vermiş ve yere atmış olduğum poşetten kıyafetleri çıkartmıştım.
Benim stilimi andıran şeyler seçmiş olması güzeldi.
Güzeldi de nereye gideceğimizi söylememişti.İlerlemiş ve karşımdaki makyaj masasına oturarak önümdeki makyaj malzemelerine bakmıştım.
Ne ara ayarlamıştı bunları?
Klasik günlük bir makyaj yaptıktan sonra ayağa kalkmış ve aynadan üzerime bakmıştım.
Yüzüm çok solgun ve renksizdi.
Elime kırmızı ruju almış ve abartısız olacak şekilde dudaklarıma sürmüştüm.
Hazırdım.
Ne için hazırlandığımı bilmiyor olsamda.Odadan çıktığımda kapının dışındaki siyah mat topuklu ayakkabıları görmüş ve göz devirerek onları elime almıştım.
Yavaşça salona inerken karşıda onu görebiliyordum.
Giriş aynasında saçlarını karıştırıp dağıtmıştı.
Benim olduğum yöne döndüğünde birkaç saniyeliğine birbirimizi süzmüştük.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'𝘿𝙖𝙣𝙜𝙚𝙧𝙤𝙪𝙨 𝘽𝙤𝙨𝙨'
Fanfiction+𝟭𝟴 𝘀𝗮𝗵𝗻𝗲𝗹𝗲𝗿 𝗶ç𝗲𝗿𝗶𝗿 rahatsız olan okumasın! (Yazar : Cansel)