'𝘿𝙖𝙣𝙜𝙚𝙧𝙤𝙪𝙨 𝘽𝙤𝙨𝙨'

29

Dolabımdaki aynadan son kez üzerime bakmış ve saçlarımı geriye atarak yatağımın üzerindeki telefonumu almış ve salona inmiştim.

Lisa, Taehyung'ile bir şey konuşacağını söyleyerek kendini banyoya kilitlemişti.

Ayrıca onun verdiği kıyafetleri giymek istemediğimi söylememe rağmen dolabımı yerle bir etmiş ve en sevdiğim elbisemi almıştı.

Onun verdiği şeyleri giymek zorunda kalmıştım.

Lisa nihayet banyodan çıkmış ve üzerini düzelterek yanıma gelmişti.

-Yakışmış.

Gülümsemiş ve kafamı sallayarak onu onaylamıştım.

Evet biraz kısaydı ama üzerime yakıştırmıştım.
Tabi ne kadar rahat olacağı tartışılırdı.

.....

Kapıdan içeriden girmeden önce beni selamlayan çalışanlara karşılık gülümsemiş ve ben de selamlamıştım.

Dün JungKook'un arabasını görmüştüm ve şu an burada öyle bir araba yoktu.
Henüz gelmemiş olmalıydı.

Benim için daha iyiydi.
Ne kadar geç gelirse o kadar rahatlık demekti.

İlerlemeye devam ederken Lisa'yı yanımda görmediğim için durmuş ve arkama bakmıştım.

Odaklanmış bir şekilde bir yöne bakıyordu.

-Lisa?

Beni önüme döndürerek içeriye sürüklemeye başladığında ona ciddi bir ifade ile bakmıştım.

Ne vardı orada?

Neden oraya bakmamı istememişti?

....

Bıkınca bir nefes vererek Lisa'ya bakmıştım.

Önüme koyduğu 7. shot'tu bu.

Amacı neydi bu kızın?
Beni sarhoş falan etmek mi?!

Cidden daha fazla içemeyecektim.

-Eun hanım! Pastayı kesmek için sizi bekliyoruz!

Kafamı olumlu anlamda sallamış ve yaslandığım tabureden doğrularak sakince nefesler alıp vermiştim.

Bu kız içkiler yüzünden midemi bulandırmıştı.
Ayrıca yavaştan başım da dönmeye başlamıştı.

Büyük ve yuvarlak olan masaya yaklaştığımda karşıdan gelen JungKook'a bakmıştım.

Bana garip bir ifade ile bakmış ve sertçe dudaklarını yalamıştı.