-Yui'nin Rüyasında
Her yer yemyeşildi.Uçsuz bucaksız bir ovadaydım.Rengarenk çiçekler etrafı sarıyordu.Kuşları cıvıltısı,ördeklerin vak-vakları,nehrin şarıl şarıl akan suyu...
Sanki cennetteydim.O da neydi?Bu uzaklarda gördüğüm kişi anneme benziyordu.Aynısının tıpkısıydı.İnanamıyordum.Annem geri mi gelmişti o sonsuz ve ebedi olan yolculuktan?
Evet,o bana gülümsüyordu.İşte sonunda anneme kavuşabilmiştim.Annem bana bende anneme doğru koşmaya başladım.Gözlerindeki o mutluluğu görebiliyordum.İşte bu annemin kokusuydu.O ve ben birbirimize sımsıkı sarılmıştık.Bu harika bir andı.Anneme kavuşmuştum o da bana.Bir anda gözlerimi açtığımda annem kollarımın arasında yoktu.
Ne,nasıl yani?Annem yine beni terk mi etmişti.Ama ben onunla konuşamamıştım bile.Yine hüzün,yine umutsuzluk,yine yalnızlık...
-Rüya bitti.
Gözlerimi açtığımda yine pembe yatağımdaydım.Olamaz başım çok ağrıyordu.Hatta boynum boynum feci şekilde ağrıyordu.Bir dakika doğru ya en son Ayato bana vampir olduğunu söylemişti ve sonra,
"Sonra ben senin kanını içtim."
Bir anda irkilmiştim.Ayato ben kendi kendime konuşurken odama girip koltuğuma oturmuş bana bakarken buldum.Ne ara gelmişti hiç haberim yoktu.
"Düz göğüs kendi kendine konuşmayı bıraksana biraz benimle ilgilen.Bugün için senden ıhmm yani şey bendeniz senden özür diliyor."
Bunu derken gerçekten çok zorlanmıştı.Galiba hayatı boyunca kimseden özür dilemediği için.
Bende gülümseyerek,
"Önemli değil,sonuçta sen,sen vampirsin.Kanımı içmen normal."
Gülerek,
"Tch düz göğüs.Bu kadar da insan saf ve iyi niyetli olmaz.Gerçekten seninle aramızda çok fazla fark var.Bu kadar saflık iyi değil.Kendi kanın sen istemeden içiliyor ve sen bunu normal olarak karşılıyorsun.Gerçekten çok tuhafsın."
"Bak,tabiki de bunu normal olarak karşılamıyorum.Ama sen bir vampirsin ve kan içersin.Bundan dolayı normal karşılıyorum.Yoksa-"
Yoksa,ne?Bendenize kanını içirtmeyecek misin?"
"Hayır öyle demek istemedim."
Yavaşça yerimden doğruldum ve ondan kurtulmamın bir yolunu aramaya başladım.Evet,evet.Banyoya gireceğim diye yalan söylemeliydim.Tam ayağa kalkıp giderken Ayato-kun yerinden kalktı bende adımlarımı hızlandırdım ve yanından geçerken bileğimden beni durdurdu.
"Sen,nereye gidiyorsun öyle?Ben varken burda bir yere gidemezsin."
"Ama,Ayato-kun banyoya girmem lazım."
Tch,çok konuşuyorsun düz göğüs."derken boynuma doğru dişlerini yaklaştırdı ve tam ısıracakken kendimi ondan kurtardım.
"Olmaz,Ayato-kun kendimi halsiz hissediyorum.Bu yüzden banyoya gireceğim.Şimdi olmaz."
"Tch,Ore-samaya çok büyük bir terbiyesizlik yaptın.Bunun sonucunda cezan ağır olacak.Banyonu hızlı yap yoksa senin için iyi şeyler olmaz.Bir baktın banyo yaparken seni izliyor olurum ha?"
Korkarak konuşmaya başladım.
" Ayato-kun bunu yapamazsın.Bu bu ayıp.Çok utanırım ben böyle bir şeyi sakın yapma."
"Hahahaha,ah Pancake senin vücuduna hayran değilim merak etme.O kanının kokusu beni delirtiyor.Sadece bundan dolayı girerim banyona.Yoksa sana meraklı olduğumdan değil.Senin gibi çok kız gördüm ben.Hiçte ilgimi çekmiyor."
-Ayatodan
Yui'yi delirtmek hoşuma gidiyordu.Gerçekten çok saftı.Her şeyi kabul ediyordu.Hemde çok utanıyordu.Utandığında da hemen yanakları kızarıyordu.Hahahaaha gerçekten çok komikti.Ama en son ki dediğim şeyden sonra yüzü düşmüştü.Sanki beni kıskanmış gibiydi.Gerçekten böyle şeyleri bu kadar önemsiyor muydu?Saçma,bir insan bundan dolayı kıskanmaz.Ama konu bendeniz olunca tabiki kıskanabilir insanlar bunu normal karşılıyorum.-Yuiden
Ayato çok değişik birisiydi.Hem bana iyi davranıyor hem de kalbimi kırmayı başarıyordu.Onu asla çözemiyordum.Ama ben meraklı birisiydim ve onun o derinliklerine girmeye kararlıydım.Onun o içindeki yaşadıklarına bir yelken açmak istiyordum.Bunu zamanla ona da kanıtlayacaktım.En son dediği şey kalbimi kırmıştı.Çünkü nedenini bilmediğim bir şey beni ona doğru çekiyordu.Aşık asla değildim.Seviyor da değildim.Ama ona bir şeyler hissettiğim apaçık ortadaydı.Kalbimi dinlersem şu an bir yanıt vermesi çok zordu.O yüzden onu umursamadan banyoya girdim.
Zaten o da ben giderken hemen odadan kaybolmuştu.
Banyo geniş ve ferahtı.Bu yüzden biraz rahatlamıştım.Banyoda küvet vardı ve altın işlemelere sahipti.Gerçekten özel olarak dizayn edilmişti. Daha da mutlu olmuştum.
Suyumu ayarladıktan sonra yavaşça soyunup küvetin içine girdim.Vücudumu iyice köpükledim.Hala uykuluydum. Banyo da beni iyice mayıştırmıştı.Biraz kestirmekten zarar gelmez diye boynumu küvetin başlığına koyarak gözlerimi yavaşça kapadım.
-Yui Uyandıktan Sonra
Bir anda gözlerimi açtım ve hala banyoda olduğum farkettim.Doğru ya biraz kestirecektim.Ama o da neydi Ayato,Ayato tam karşımda beni izliyordu.Olamaz hayırr.
"Sen,sen ne yaptığını zannediyorsun?Bir kız banyo yaparken sen ne cürretle girersin?"
"Pancake,ama ben sana söylememiş miydim?Eğer hızlı olmazsan banyo yaparken girebileceğimi."
"Ayato-kun çıkar mısın lütfen.Ben bana bakmanı istemiyorum."
"Pancake hadi ama cezadan caymak yok.Yoksa daha fena şeyler olabilir."
"Ayato-kun istemiyorum dedim sana,istemiyorum lütfen çık!"
"Off,tamam.Hadi çık banyodan üstünü kurula gel.Odandayım çabuk ol."dedikten sonra banyodan çıkmıştı.
İçimden derin bir oh çektim.Ama üstüme giysi bile almamıştım ki.Havlu vardı sadece.Mecbur havluyla duracağım sadece.Ayato-kun gerçekten sınırlarını zorluyordu.Küvetten çıkıp üstüme havluyu takıştırmıştım.Havlu da sanki ne kadar kapatacaktı üstümü.Dizimin üstüne geliyordu.Böyle onun karşısına çıkmak beni utandırıyordu.Ama zorundaydım belki daha kötü şeyler yapabilirdi.O yüzden çaresizce havluyu üstüme giydikten sonra kapıyı açtım.Kapıyı açar açmaz Ayato'nun beni beklediğini gördüm.
-Ayatodan
Yui banyodan üstünde kısa bir havluyla çıkmıştı ve onun utandığını görebiliyordum.Onun bu hali beni cezbediyordu.Aslanın tuzağına düşmüş yaralı bir ceylan gibiydi.Onun bu çaresiz ve masum halleri beni daha da etkiliyordu.Yavaşça yanına doğru gittim.Ayato yavaşça üzerime doğru geliyordu ve ben utancımdan onun yüzüne bile bakamamıştım.Yanıma gelerek beni belimden kavradı.Sonra yavaşça beni duvara yasladı.O yemyeşil gözleriyle benim yüzüme derin bir şekilde bakıyordu.O yakından da çok yakışıklıydı.Nefesi nefesime işliyordu sanki.Kalbim yerimden çıkacak gibiydi.Ama onun yanında da kendimi bir o kadar güvenli ve huzurlu hissediyordum.
Yavaşça dudaklarına dudaklarıma doğru yakınlaştırdı.Artık aramızda hiç mesafe yoktu.Ben kendimi ona bırakmıştım.Gözlerimi kapadım ve dudaklarımda onun soğuk dudaklarını hissettim.Beni çok nazik ve yavaş ama tutkulu bir şekilde öpüyordu.Artık dudaklarımı onun dudaklarına serbest bırakmıştım...❤❤
🔹Evett Arkadaşlar gerçekten de çok romantik ve etkileyici bir sahneyle kapanışı yaptım.Artık aralarında elektriklenmeler başladı.Ama bakalım Subaru Yui ve Ayato'nun bu aşka giden yolculuğuna izin verecek mi?Okuyup göreceğiz.😉
🔹Lütfen arkadaşlar oylamadan ve yorum yapmadan geçmeyin.
🔹Sizleri çok çok seviyorum.❤❤❤
🔹Kendinize iyi bakın sağlıcakla kalın...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FOREVER TOGETHER | Diabolik Lovers
RomanceHayatı,annesinin ölümüyle âdeta yerle yeksan olmuştu.Annesi onun için umut ışığıydı ve bu kazayla artık o ışık sonsuza dek görünmez oldu.Ağladı.Her sözde,her fotoğrafta onun anıları vardı.Onu unutmak diri diri ölmekti ve yaşarken bir ölüye dönmüştü...