Kıyafeti üzerime giydiğimde aynanın karşısına geçerek hayretlerimi bastırmam biraz zor olmuştu.Çünkü bu elbise bana çok yakışmıştı.Ayato gerçekten de zevkli birisiydi. Hemde tam üzerime göre idi.Ama benim beden ölçülerimi nereden biliyordu ki?
Bu halim çok sevimli görünüyordu.Saçlarım kısa olduğu için hemen kurumuştu ama uçları az da olsa hâlâ ıslaktı.
Yatağın yanında bir tarak görmemle hemen sevinmem bir olmuştu.Çünkü tarağımı tabikide yanımda getirmemiştim.Sonuçta Ayato'nun zoruyla buraya gelmiştim.
Tarağı elime alarak saçıma şekil verdikten sonra küçük siyah tokamla üstten bağlayarak at kuyruğu yaptım.Böyle daha da tatlı görünüyordum.
Ama aynaya bakarken arkamda Ayato'yu görmemle şaşkınlık yerini almıştı.
"Yui sen gerçekten çok güzel görünüyorsun."
"Şey ben teşekkür ederim.Seçimin gayet güzel olmuş.Hem tam da üzerime göre oldu."
"Ee tabi bendenizin zekasını hafif görmemen gerek."
"Hemen zaten kendini öv."
"Övmek senin yanında bir hiç kalır prenses.Bundan sonra giysi seçimlerini ben yapmak isterim.Ne de olsa ilerde iç çamaşırlarını da ben beğeneceğim."
"Ayato-kun ne diyorsun?Benim iç çamaşırlarımdan sanane."
"Üstünü değiştirirken görmemek elde değildi.Ama seçimlerini beğendim.Kırmızı sütyen ve-"
O benim iç çamaşırlarımın rengini bile ezberlemişti.O gerçekten de sapığın önde gideniydi.
"Yeter!Hadi ben zaten hazırım.Hemen çıkalım."
"Peki prenses."
Bana bakarak alttan alttan gülüyordu.Bense yüzümü buruşturup önüme bakıyordum.
Biz yürürken hava kararmıştı ve caddelerin tenha yerlerinde insanlar fuhuş yapıyordu.Bu gerçekten de mide bulandırıcıydı.İnsan bu kadar kendini küçük düşürebilir mi?
Elimle onları işaret ederek yüzümü iğrenircesine bir hâle bürümüştüm.Ayato ise düz bir bakışla bana geri baktı.
"Şunlara baksana,ne kadar da mide bulandırıcılar."
"Ee,sonuçta bu da bir ihtiyaç.Sadece ihtiyaçlarını gideriyorlar."
"Gerçekten mi?Ben bilmiyordum.Ama bunu uluorta yapmalarına gerek yok."
"Düz göğüs hadi ama boşversene şunları."
"Tamam,tamam.Zaten çokta umrumda değiller.Ha biz bu arada nereye gidiyoruz?Hâlâ bana söylemedin nereye gittiğimizi."
"Az kaldı sabret."
"Söylememeye kararlısın galiba.Tamam bakalım öyle olsun."
Ayato'nun işlek bir mekanda durmasıyla getirmek istediği yerin burası olduğunu anlamıştım.Burası gerçekten hınca hınç doluydu.
"Evet,düz göğüs geldik."
"Ama burası çok kalabalık."
"Merak etme ben her şeyi ayarladım."
"Peki."
Eliyle elimi tutarak beni peşinden sürüklüyordu.İçerideki insanların çoğu bize bakıyordu.Ama tabiki Ayato'ya bakan daha çoktu.Kızlar sanki ilk defa yakışıklı birisini görmüş gibi bakıyordu.Bu da benim sinirlenmeme yetiyordu.
Sonunda boş bir masaya doğru gelerek Ayato sandalyeyi benim oturmam için çekmişti.Bende onun çektiği sandalyeye oturdum.O da kendi sandalyesini çekerek masaya oturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FOREVER TOGETHER | Diabolik Lovers
RomansaHayatı,annesinin ölümüyle âdeta yerle yeksan olmuştu.Annesi onun için umut ışığıydı ve bu kazayla artık o ışık sonsuza dek görünmez oldu.Ağladı.Her sözde,her fotoğrafta onun anıları vardı.Onu unutmak diri diri ölmekti ve yaşarken bir ölüye dönmüştü...