~BÖLÜM BEŞ:-Canavar-~

1.7K 114 190
                                    

"Mari evde misin?"

" Evet şimdi geldim. Ama yatacağım. Yarın öğle yemeğinde anlatırım."

" Tamam Maviş. İyi geceler."

" Sana da."

Telefonu kapattım. Bordo pijamamı giyip yatağa doğru ilerledim. Ağır ağır adımlarla odama çıktım. Yatağa yattım ve ışığı kapattım. Her zaman yaptığım gibi bu gün olanları düşündüm. Aklımda artık tek bir söz vardı: "Biz istersek o yaraların izi bile kalmaz." Evet bunu başaracaktım. Başaracaktık. Bu düşünceler ve yorgunluktan uykuya dalmaya geçecektim ki biri mesaj attı.

ADRİAN
_____________

-Bak ne diyeceğim. Onların düğününe beraber gidelim. Dans falan ederiz ne dersin?

-Niye olmasın? Dans etmeyi biliyor musun?

-Galiba senin öğretmen gerekecek.

-Sorun değil:)

-O zaman iyi geceler.

-Sanada

__________

Telefonumu kapatıp komodinimin üzerine koydum.
Ve uykuya daldım.

~~~~~~~~

" Uyan uyan uyan uyan uyan uyan uyan uyan"

"Öff kalktım."

        Ne kalktım mı? Öf alarmla konuşmaya başladığıma göre artık alarmı susturabilirim. Alarmı kapattım. Ve bonyoya gidip rutin işlerimi hallettim. Üstüme beyaz uzun bir askılı altıma ise bordo tayt giydim. Üzerimde yine bordo bir hırka aldım. Saçımı da topuz yapıp beyaz bir çantayla siyah bir topuklu ayakkabı aldım. Beyaz sporlarım asistan odasındaydı. Ve arabamın anahtaranı alıp arabaya ilerledim. Ahh yine unutuyordum. Eve döndüm ve astım ilacımı çantama koydum. Arabaya ilerledim ve bindim Arabada 'Acıyı  sevmek olur mu?' adlı şarkı çalıyordu. Şarkıya hafifçe eşlik ederek hastaneye girdim. Hızlıca koridorları geçip asistan odasına girdim. Kapıyı açmamla herkes bana bakmaya başladı. Eee normal bu. Yeni asistan olunca. Dolabın yanına gittim. Anlaşılan Adrian daha gelmemişti. Üzerime formamı giyip ayakkabılarımı değiştirince hazırdım. Ve steteskobumu aldım. Boynuma asıp beyaz bir önlük giydim. Yahu fazlamı erken geldim. Kimse yoktu bizden. Derken içeri Alya girdi.

" Günaydın Mari."

" Sana da. Nerede kaldın yahu?"

" Ben hep bu saate giderim. Neyse forma yakışmış. Hangi gruptasın?"

"  Bay John Kerry''nin takımındayım."

" Ha. Tüh ya aynı grupta değiliz."

" Olsun. Birazdan başlar mıyız?"

" Evet.  Sen astım ilacını aldın dimi boş değil."

" Aldım merak etme."

    Odayı izlemeye başladım. Adrian hala gelmemişti. Derken tuvalletten biri çıktı. Adrian.

" Günaydın Agreste."

" Sana da günaydın. * Üstünü işaret ederek" Yakışmış."

" Teşekkür ederim."

    Oda giyinmiş üzerini. Derken odaya yine biri girdi. Bu sefer hocaydı.

" Evet asistanlar hocalarınızın yanına.Benim takım kalsın."

  Adrian gitmediğine göre bizim hocaydı.

" Aramızda yeni bir isim var duyumlarıma göre. Marinette Dupain-Cheng."

YARA (Adrianette)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin