~BÖLÜM YİRMİ İKİ:-Ses Kaydı-~

1.2K 85 285
                                    

  

      Adrian'ın bana evlenme teklifi etmesi üzerine Chole'nin evine gidip bunu kutlamıştık. Çok güzel bir akşamdı. Ömrümün en güzel günüydü hatta. Çok güzel bir evlenme teklifi almıştım. Unutamayacağım kadar güzel bir evlenme teklifi... Muhteşem bir yüzük, harika bir fotoğraf ve mükemmel dostlarla bir kutlama... Hayattan daha ne isterim ki? Sevdiğim adamla ömrümü birleştirme kararı almıştım. Şimdi ise evimde hala o günü düşünüyorum. Bir kaç dakika sonra çalan kapıyla dikkatim dağılmıştı. Gidip kapıyı açtım. Karşımda bir postacı vardı. Bir kurye uzattı ve imza atmamı istedi. Atıp gelen paketi aldım. Büyük değildi ama küçükte sayılmazdı.  


      Paketi açtım. İçinden bir küçük paket daha çıktı. Onunda açtım. İçinde daha küçük bir paket. Onunda açtım. Ve içinde daha küçük bir paket. Bu paketi de açtım. Bu sefer içinden bir kayıt cihazı çıktı. Son kaydı başa sardım. Ve dinlemeye başladım.



" Görmem sanmıştım seni, yanında o adamla. Gündüz birşey hissetmedim. Gece bıçak karnıma."


    Bu ne şimdi? Üzerinde isimde yazmıyor? Pakete hiçbir şekilde anlam verememiştim. Bir kenara koydum. Açıkçası pek dikkate almadım. Tekrar kapı çaldı. Ve karşımda Adrian vardı. Ceketini çıkardıktan sonra salona buyur ettim. Ve mutfağa girip ikimize birer kahve yapmaya başladım.


(Saçmalamayın tabii ki de türk kahvesi yapıyor. Nescafe de neymiş?- kesinlikle şuan Nescafe içmiyorum-)


"Marinette bu kutu ne?"

"Bilmiyorum. Az önce kargo getirdi. Pek bir anlam veremedim. İstersen aç bak."

"Tamam bakıyorum o zaman."

         Ben kahveleri yapmaya devam ederken birden içerden ses geldi.

"Ya bu ne? Matruşka gibi aç aç bitmiyor!"

"Devam et içinden ses kayıt cihazı çıktı. Başa sar dinle."

"Tamam hah buldum."

"Görmem sanmıştım seni, yanında o adamla. Gündüz birşey hissetmedim. Gece bıçak karnıma."

"Şarkı bu."

"Şarkı mı?"

"Evet. Hatta ismi 'imkansız bir aşk denir"

"Peki kim böyle birşey gönderir ki?"

"Bilmiyorum. Daha önce böyle yada buna benzer birşey oldu mu?"

"Hatırlamaya çalışayım. Bekle biraz."

       Hafızamı yoklamaya başladım. Ve sanki öyle bir olay olmuştu. Bir hayal meyal bir anıydı.

3 YIL ÖNCE
__________________

" Marinette hayatım. Sana bir kutu geldi."

"İçeri al geliyorum birazdan..."

       Elime kutuyu aldım. Ve açtım. Büyük bir kutuydu. Ama hafifti. Açınca içindeki şekerlerin arasından büyük bir not çıktı.

"O ne hayatım?"

"Bilmiyorum. Bir not galiba."

"Okusana."

"Üzülmedin mi kalbimi çarpıp çıkarken? Küçülmedin mi aşkla verdiğin sözden cayarken? Nasıl bakıyorsun gözlerime veda ederken? Ben çok üzüldüm. Sen hiç üzülmedin mi?"

YARA (Adrianette)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin