Bu gece Alya'nın bize sunduğu evde Cansu'larda dahil hep beraber kalmıştık evleri geniş ve güzeldi. Alya'nın ailesi şehir dışında kaldığından onda kalmamızı sıkıntı etmemişti benim de işime gelmiştiKaldığım odada güneş yüzüme vururken gülümsedim. Ne kadar oldu gülümsemeyeli diye sordum kendime Bars'la yağmurun altında ıslandığımız an güzeldi. Kısa da olsa Bars hakkında yeni düşünceler edinmiştim arada güzel konuşabiliyordu sürekli yaptığını yapıp beni yanından kovmuyordu.
Ne düşünüyordun Asel dedim? Kendimi sorgularcasına daha Bars'tan hoşlanıp hoşlanmadığından bile emin değilsin oysa etrafındaki herkes aşık damgasını vuruyordu. Neden yanında kalmak istiyordum ilk önce kendime bunun cevabını vermeliydim belkide
Ne değişmişti ki beni bir bahaneyle yanında tutmasını istedimNe geçmişti aramızda, ne yaşadık bana güzel bir iltifatta mı bulundu? Bana seni seviyorum mu dedi? Hoşlandığını mı itiraf etti? Sadece vijdan azabından dolayı bile yanımda kaldığını söyledi ama bu saydıklarımın hiç biri olmamıştı aramızda, peki beni ona bağlayan asıl neden neydi?
O defter kapandı unut gitsin
Toparla kendini Asel ne olduysa oldu sürekli buna kafa yoramazsın cebimdeki tokayı avcuma aldım.
sorularımın cevabını aldıktan sonra onunla işim tamamen sona erecekti sadece bir gün....Tokayı kaybolmasın diye göz önüne koyup yataktan kalktım.
Elimi yüzümü yıkayıp tokayı indirdiğim yerden alıp kaybolma sorununu ortadan yok etmek amacıyla tokayı bileğime geçirdim
Üstümde dün gece Alya'nın bana verdiği eşofmanlar dururken değiştirme gibi bir zahmete girmeyerek aşşağıya indim. Anlaşılan tek uyanan bendim evde ses seda yoktu
Uzun zamandır kahve içmeye de ara vermiştim. Ben bu aralar sevdiğim herşeye bir süre ara vermiştim
Mutfağa yöneldim kahve hazırlamak için gerekenleri tezgaha koydum
"Orada dur bakalım"
Arkamı dönerek bir kaşını havaya kaldırmış beni gözleyen Alya, ne yapamaya geldiğimi biliyor olmalıydı
"Benim evimde, benim mutfağımda, benim eşyalarımı kullanıyorsun kahvaltı olmadan kahve içemezsin sağlığa zararlı bir kere...çekil kenera bakalım şöyle, önce kahvaltı yap sonra ne zıpkımlanırsan zıkkımlan karışmam" diyerek lafını bitirip bana söz hakkı tanımadı.
"İyi dediğin gibi olsun madem" dedim ev sahibi kızmasın sonra kapı dışarı ederdi maazallah diye içimden geçirip kahkaha attım. Tabi içten kahkaha nasıl oluyorsa
"Diğerleri hala uyanmadı mı?"
"Hayır, yataktaki çarşaflarıma kıymasam başlarından aşşağı bir kova su dökerdim de neyse şanslılar"
Alya dolaptan kahvaltılık çıkartırken bende boş durmayarak domatesleri yıkayıp dilimledim.
Kahvaltıyı Alya'yla beraber çabucak hazırlamış masaya koymuştuk
"Bu kızların uyanmaya niyeti yok iş başa düştü hadi Asel ben Sibel'i uyandırmaya gidiyorum sende İdil'i diyerek bu ikisinden başlayarak diğerlerine kadar gideceğimizi ima etti
"Herşey serbest mi?" Diye sordum sırıtarak, suratımdaki munzur ifadeyi yakalayan Alya gülerek uyarısını da yaptı "Caanim çarşaflarıma zarar gelmediği sürece herşey serbest"
"Mesaj alındı"
"O zaman hayde"
İkimiz yan yana olan odaların başına gelip durduk birinde İdil diğerinde Sibel kalıyordu. Bir baş selamından sonra gülerek girdim içeriye İdil yastıkla bağdaş kurmuş sımsıkı sarılmış huzurla yatıyordu....yani bir süreliğine
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düşman sınıflar [3]
Misteri / ThrillerHerşeyin bir ilki vardı. Sen bana ilklerimi yaşatan kadınımsın