OBSIDIAN: Stark's Daughter

Bölüm 66: Biz Dahiyiz

Altı Ay Sonra
Starklar'ın Gizli Evi
Konum; Bilinmiyor

━

"Çipleri tamamladım zaten," dedi Ashley, kafasını kablolardan kaldırıp. Parmaksız, siyah eldiveninin açılmış olan kısmını tekrar kapattıktan sonra, bileğindeki tokayı kullanarak gri saçlarını dağınık bir şekilde topladı.

Kaynak makinesini çalıştırıp gözlükleri gözüne taktıktan sonra iki kabloyu birbirine birleştirdi ve onları lehimlemeye başladı. Elindeki kalın kablolarla yanına gelen babasının sorusunu duymak için makineyi durdurdu ve ona döndü. "Jetlerin ne eksiği kaldı peki?"

"Yüzde sekseni bitti. Kontrol panelleriyle ilgili bir değişiklik yaptığım için biraz uzadı. Tamamlandıklarında çipleri aktive edeceğim. İç dizaynlar da tamam, yani üretime hazırız."

Başını salladı ve evin salonunun ortasında duran hologramik masayı monte etmeye devam eden kızını birkaç saniye izledi Tony. Ardından evin girişine kurmakta olduğu güvenlik sisteminin kablosunu Ashley'e uzattı. "Güvenlik sisteminin kablosu, bunu da oraya bağla."

Babasını onaylayarak kabloyu eline aldı, Tony de diğer işlerine geri döndü. Tüm evin elektronik ve teknik sistemlerini baştan aşağı kurmak iyi bir fikir olmayabilirdi, fakat iki Stark da biliyordu ki kimse bunu kendilerinden daha iyi bir şekilde yapamazdı, ayrıca teorik olarak işlerini yaptıkları için ikisi de durumdan kesinlikle rahatsız değildi.

Yaklaşık dört gündür evi teknolojik bir merkez haline getirebilmek için uğraşıyorlardı. Ellerinde olan en iyi sistemleri buraya kurmak üzere alt yapıyı oluşturmaları gerekiyordu ve alt yapı neredeyse tamamlanmıştı. "Baba, gücü ver!" diye seslendi Ashley. "Hazırız, alt yapı tamamlandı."

"Hallediyorum," diye cevap verdi Tony kızına ve merdivenlere ilerledi. En alt katta güç kontrol panelleri bulunuyordu, teknoloji dehaları da olsalar, biraz klasik tasarımdan zarar gelmez, diyerek, evin güç kontrolünü manuel bir şekilde oluşturmuşlardı.

Tony, panelin kapağını açmak için gerekli şifreyi girdi ve açılan kapakla, dolabın içerisindeki büyük şalteri kaldırdı. Şalteri kaldırmasıyla, evin ışıklarının açılmış ve sistemlerin hepsi çevrim içi olmuştu. Bunu gören Ashley, "Evet!" diye bağırmış ve gururla babasıyla ortaya çıkardıkları eserlerine göz gezdirmişti.

"Tanrım, biz dahiyiz."

Tony ve Ashley, farklı katlarda olmalarına rağmen, bu cümleyi aynı anda kurarken, ikisinin de yüzünde alaycı ve gururlu bir gülüş vardı. Evin eşyaları yerleştirilmiş, sistemler kurulmuştu. Jetler için yapılan hangar tamamlanmış, yüksek korumalı evlerinin elektronik alt yapısı bitmişti.

"Jetleri üretmeye başlamamız gerekiyor," dedi Tony, kolunu kızının omzuna atarak. "Yarın başlamaya karar verdim."

"Güzel olur," diye cevap verdi Ashley. "Ayrıca, burası gerçekten iyi oldu."

"Aslında," dedi Tony. "Burası, teknik olarak yok."

Bu cümle, Ashley'in kaşlarını çatıp gülmesine sebep olmuştu, babasının demek istediğini tabii ki anlamıştı. "Satın aldıktan sonra, alım ve tasarım belgelerinin orjinalini Friday'e aktardım ve var olan tüm kopyaları yok ettim. Hiçbir klasik harita, navigasyon cihazı, elektronik radarda bulunmuyor burası. Evin etrafına sinyal bozuculardan oluşan bir kalkan yerleştirdim, sinyal bozuculardan etkilenmeyen tek şey ise bizim jetlerimiz olacak."

"Birileri T'Challa ile samimi olmuş bakıyorum," dedi gülümseyerek Ashley. Tony de omuz silkti ve güldü. "Kalkanlar konusunda ondan yardım aldığımı reddedemem. Jetler ve evin güvenlik sistemi için de vibranyum aldım."