OBSIDIAN: Stark's Daughter

Bölüm 44: Bu Eli Tutacağım

♪ Dark Tranquillity | Lethe

― ― ―

Yorucu ve güzel bir geceden sonra, Diana, Starklar ile birlikte Starklar'ın evine gitmişti. Ashley yorgun olduğu için üzerini değiştirmiş, makyajını temizlemiş ve ortadan kaybolmuştu.

Diana da biraz Tony ile sohbet etmiş, ardından uyumak üzere kendisine ayrılan odaya gitmişti. Alkol ve yorgunluğun etkisiyle kısa sürede uykuya dalmadan önce, dahi arkadaşı ile yapacağı konuşma hakkında yaklaşık otuz saniye düşünme fırsatı olmuştu.

Uykusunu alana kadar rahat bir şekilde uyumuş, ardından kalkmış ve giriş katındaki salona inmişti. "Günaydın, ufaklık," diyerek kendisine gülümseyen Tony'ye en az kızına alıştığı kadar alışmıştı.

"Günaydın, Tony." Mutfak tezgahına ilerlerken, Tony'ye bir kupa kahve uzattı. Tebessüm ile kupayı alan Tony, elindeki tableti kurcalıyordu. "Benim aptal bir toplantıya katılmam gerek," dedi kahvesini bitiren Stark. "Sonrasında da kuleye geçeceğim. Küçük Stark'a dikkat edersin, değil mi, Di?"

Tony'ye dönüp başını sallarken güven vermek istercesine gülümsedi Diana. Kızı "Ana", babası ise "Di" diyerek kısaltıyordu ismini. "Merak etme, hallederim."

Gülümseyip kupasını tezgaha bırakırken, küçük Rogers'ın sarı saçlarını karıştırdı. Ardından kapıya ilerleyip evden çıktığında, Diana, henüz kalkamamış arkadaşı ve kendisi için kahvaltı hazırlamaya başlamıştı.

Mia'nın kendisine öğrettiği gibi pankek hazırlarken, dolapta şurup olduğunu görmesiyle gülümsedi. Ashley'in muzu sevmediğini bildiği için onun pankeklerinin üzerine çilek doğrayıp, çikolata sosu, çikolata ve çikolatalı şurup döktükten sonra, şekerli bir kahve hazırladı.

Beyaz Stark Endüstrileri bardağına koyduğu kahve ve büyükçe olan pankek tabağını tepsiye yerleştirdikten sonra, sürekli fast food ile beslenen dahi arkadaşı için bir de meyve salatası hazırladı.

Üzerine bal da döktükten sonra, kendi kahvaltısını hazırlamaya koyuldu. Kahvesini ve pankeklerini tepsiye yerleştirdikten sonra, hazırladığı muzlu meyve salatasını Ashley'in karıştırmaması için dikkatlice yerleştirerek, büyük tepsiyle birlikte arkadaşının odasının balkonuna ilerledi. Balkona koyulmuş oturma takımının masasına tepsiyi bıraktıktan sonra, tekrar odaya girdi.

"Rea, kaldır kıçını artık," diye dürttü gri saçlıyı. Kızdan hareket gelmediğinde, "Bunu sen istedin, Stark," diye mırıldanarak kafasının altındaki yastığı hızla çekti ve aynı anda, "Friday, şarkıyı başlat!" diye bağırdı.

Evin her tarafına yerleştirilmiş, Ashley'in özel tasarımı olan yüksek kapasiteli hoparlörlerden yükselen elektro gitar sesi, Stark'ın gözlerini aralamasını ve gülümsemesini sağlamıştı. Lethe isimli şarkının gitar solosu büyük bir gürültüyle çalmaya başlarken, Ashley kesinlikle rahatsız görünmüyordu.

"Teşekkür ederim Friday, kapatabilirsin." Diana'nın komutuyla şarkı kesilirken, Ashley dudaklarını büzmüştü. Arkadaşının küçük çocuğu andıran ifadesine güldükten sonra banyoyu işaret etti Rogers. "Kalk ve tuvalete git, sonra balkona gel. Kahvaltı hazırladım, ayrıca konuşacaklarımız var."

Ashley, anlaşılamayan birkaç kelime mırıldandıktan sonra, yataktan inip bedenini zemine bıraktı. Yuvalanarak banyo kapısına kadar geldikten sonra ayağa kalktı ve kapıyı ittirip içeri girdi. Kısa süre sonra banyodan çıkıp, giyinme odasına girdi.