Elindeki kahveyi yudumlayarak laboratuvara doğru ilerledi Tony Stark, tarayıcıya şifresini girdikten sonra açılan kapıdan içeriye adımladı. Kahvesini masaya bıraktıktan sonra neşeli bir sesle, "Başlıyoruz, Jarvis," dedi ve koltuğuna oturdu.
Hologramlar açıldığında gözlerini kıstı ve Ashley'in eski bilgisayarından almış olduğu belgeleri kurcalamaya başladı. Dosyaların kilitlenmiş olduğunu gördüğünde dosyaları deşifre etmek için programları çalıştırdı ve arkasına yaslanarak gözlerini ekranlara dikti. Beş dakika sonra şifre kırma programının başarısız olduğunu görmesiyle, ayaklarını koyduğu masadan indirdi ve kaşlarını çatarak elini kumandaya götürdü.
"Bu şifrelenmiş kayıtlar kime ait, Jarvis?"
Yaratıcısı tarafından aldığı soruya beş saniye sonra cevap verdi Jarvis. "Bayan Adams'a ait, efendim."
Tony, gözlerini kısarak ellerini hızla klavyede gezdirmeye başladı. Ardından kaşlarını çatarak ekranda yazmakta olduğu kodları beklemeye alıp kilitli dosyalar ile ilgilenmeye başladı. "Şifre çözücüyü tekrar çalıştır, J."
"Şifre çözücü aktive edildi, dosyalardaki güvenlik duvarının kırılması için beklemedeyim, efendim."
Başını sallayarak hologram ekranı izleyen Tony, sabırsız bir çocuk edasıyla Jarvis'e seslendi. "Jarvis, dosyalara erişebildin mi?"
"Maalesef ki hayır, efendim, koruma duvarını aşamıyorum." diye cevap verdi dijital asistan. Tony ise garipseyen bir yüz ifadesiyle ekrana baktı ve ardından tekrar Jarvis'e döndü. "Ne demek, hayır, J? Nasıl aşamıyorsun?"
"Bayan Adams'ın oluşturmuş olduğu koruma duvarını, buradan veya o olmadan indirmem mümkün değil, efendim. Tespit ettiğim kadarıyla veriler, üzerinde çalışmakta olduğum bir konumdan manuel bir şekilde yönetiliyor ve korunuyor. Eğer ki duvara giriş yapmayı başarırsanız, Bayan Adams'ın biyometrik verileri sayesinde dosyaların içeriğine ulaşabilirsiniz."
"Harika," diye mırıldandı Tony. "Hey J, bana bir iyilik yap ve Ashley'i acil olarak buraya çağır."
"Pekala, efendim."
Bu sırada Ashley, aldığı duş sebebiyle ıslak olan saçlarıyla uğraşıyor ve dün gece hakkında düşünüyordu. Odasında çalmakta olan müzik Jarvis'in sesiyle kesildiğinde kaşlarını kaldırıp gözlerini odasına yerleştirilmiş olan hoparlörlere çevirdi, hemen ardından Jarvis'in sesi odada yankılandı. "İyi günler, Bayan Adams. Bay Stark, sizi çok acil olarak laboratuvarında beklemekte."
Üzerindeki pijamaları çıkaran Ashley, "Birazdan orada olurum," diye yanıtladı asistanı ve hızlıca üzerine siyah pantolonu ile gri kapüşonlusunu giyip odasından çıktı, beş dakika ardından Tony'nin yanındaydı. "Günaydın, birileri beni mi özledi?"
"Özlem hep var, ama şu anki konu başka. Eski ortağım Obadiah Stane'in benden habersiz sattığı füzelerin hala izini sürüyordum, aklıma dün bulduğumuz bilgisayardaki belgeler geldi. Bilgisayarı sisteme bağladıktan sonra Jarvis sunucusuna yeni eklenen bir dosya tespit etti, dosya sana ait. Şifre kırıcı çalıştırmayı denedim, ama gerçekten başarılı bir koruma duvarı kurmuşsun ki yanına dahi yaklaşamadım, düşün ben, yani Tony Stark." Ashley, Tony'nin bu haline gülerken, onun gülmeyi bırakıp boğazını temizlemesiyle ciddileşti. "O dosyalar neden bu kadar özenle korunuyor, Ash? Ne var onlarda?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OBSIDIAN: Stark's Daughter
Fanfiction[ Wattys2020 Hayran Kurgu Kazananı ] ✯ "Gitmeme izin ver," diye fısıldadı güçlükle göz yaşları içerisindeki bedene, onu, elini bırakması için ikna etmeye çalışıyordu. "İyi olacağız, sorun yok." ✯ "Seni korumak için ne gerekirse gereksin, yapacağım...