#EvRüz asla evlenmeyecek demedim.Henüz hayalini hiç kurmadım ve evlilik yazmayı daha düşünmedim dedim. Tutkuyla Alp'i de kafamda kurmadım daha hiç.
Hani ne bileyim bütün bölümleri okudunuz ve ben de baştan sona okudum ilk defa geçen gün, EvRüz'de pek "düğün&balayı" şeyleri düşündüğümü söyleyemem. Gerçekten samimiyetimle henüz hiç düşünmedim. Henüz.
Ama Tuna'nınki aniden aklıma gelmişti. Belki 18-19 yaşlarını yazdığım içindir. Gelecek belirsizdir.
Zaman gösterecek.
Gül güzeliyseniz, ki öylesiniz, buz prensinin sabrına sahip olmalısınız. Ve onun umuduna ;)
Gelin bi göz atalım. Emir vermeyi bırakıp kendimizi "akışa" teslim edelim.
*Ben de sizin elinizden tutup bir yere götüreyim. Hayalini kurduğum tek #EvRüz gelecek sahnesine.
•🌹•Sarı saçları belinin yarısına denli dümdüz, tek bir tel havaya kalkmaksızın inen kız, koşarken sırtına çarpan tutamlara aldırmıyor, dirseklerinden büktüğü kollarını adımlarına uygun bir şekilde sağa sola savurarak gidiyordu.
Toz pembe elbisesinin üzerinde boya lekeleri vardı ve yüzünde de ufak bir kedi boyaması. Burnunun ucu yanaklarına çizilmiş bıyıkları gibi simsiyahtı. Köşeyi döndüğü an kendini zar zor durdurdu çünkü az kalsın birini ezecekti!
-Özür dilerim!" Sesindeki canlılık, yerde oturan ihtiyarı sıçratmıştı. Elinde şarap şişesi olan adam, bu neşeli ve kibar sese kaşlarını çattı. "Az kalsın size çarpıyordum." Şuan büyük ihtimalle torunuyla aynı yaşta olan çocuğu görünce, yüzünü buruşturarak huysuz bir şekilde söylendi adam.
-Gürültü etme, çocuk." Kız, ilgili bir şekilde kıvırdı seyrek kaşlarını. Babasından aldığı gür kirpikleri, kaşlarının aksine oldukça fazlaydı, annesininki gibi ufak düğme bir burnu ve yine babasından aldığı çekik kahverengi gözleri vardı. O kadar hoştu ki gözleri, kahverengiyi sıkıcı bulan insanlar bile saatlerce bakabilirdi. Burnunun üstündeki birkaç yoğun çil, üstü altından bir tık dolgun olan minik pembe dudakları... Üstten, iki yandan tutturulmuş saçlarıyla bir taş bebeği andırıyordu.
Adamın sokakta kalmaktan tırnak araları kir tutmuş iri elinin üzerine, kendi temiz elini koydu yavaşça. Bu temasla birlikte başını yeniden kendisine kaldırmıştı ihtiyar.
-Alkol, size iyi gelmiyor." Diğer eliyle şişesinin uzun ince uç kısmını kavrayıp çekmeye çalıştı, ama sadece çalıştı. Çünkü ihtiyar iki eliyle tutunarak kendine doğru çekmişti şişeyi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uçsuz Bucaksız (THB-2)
Teen FictionBabasının ve annesinin yaşadığı aşkı sadece o döneme ait kılınmış, gerçeğe dönen bir masal gibi gören Rüzgar, aynı hislerin kendisinde vuku bulduğunu anladığı zaman 17 yaşındadır. Farklılıkları hep seven, tüm genç kızlarda gizemiyle merak ve yakışık...