Uçsuz Bucaksız (THB-2)

•37.BÖLÜM• "Kafes : James"

Uçsuz Bucaksız 37.Bölüm:
"KAFES: James"

3.GÖZ

Dimitry'nin ev satışının yapılacağı saatin yaklaşmakta olduğunun farkındaydı. Gergindi, bunu dışarıya karşı asla belli etmese ve yüzünü sabit bir ifadede tutsa da, merakla karışık tedirginlik onu kemiriyordu içten içe. Alazla ev eşyalarına bakmaya devam ederken, onu ilk defa keyifli gördüğünün de farkındaydı genç.

Mavi gözleri hiç olmadığı kadar ışıldıyordu, sık sık çıkan bir gamzesinin olduğunu bile yeni fark etmişti sanki. Sağ elini saçlarından geçirirken, önündeki koltuk takımlarını inceliyordu. Evini yeniden dekore ederken, Rüzgar'dan da yardım almak istemişti.

Her şey yepyeni olmalıydı. Ece'ye yakışacak kadar yeni, temiz, el değmemiş. Amacı buydu. Çünkü sarışını, tam istediği gibi, ona geliyordu.

-Sence hangisini beğenir J?" Rüzgar'ın yüzüne heyecanla bakarken ellerini birbirine sürttü. "Kahretsin. Çok heyecanlıyım." Koltuk takımlarını dikkatle inceledi ve anlattığı kızın özelliklerini düşünerek sağdakini gösterdi.

-Rahat ve doğal. Beyaz olan." Diğeri gerçekten de kasvetli ve kasıntı duruyordu. Elini şaklatırken, satış danışmanına döndü hevesle.

-Ekleyin." Koşarak aksesuarlara giderken Rüzgar'a bir ıslık çaldı dikkatini çekmek için. Onun arkasından dolaşırken, gözünün takıldığı kar küresiyle duraksadı genç adam. Bir avuç içi büyüklüğündeydi, gerçi söz konusu kendi avucu olduğu için bu normale göre büyük olduğu anlamına geliyordu.

Beyaz işlenmiş altlığında, ay şeklinde kabartmalar mevcuttu. İçinde yine kırık beyaz bir melek figürü vardı, uzun dalgalı saçları göğüslerine geliyordu ve başında hafif altın sarısı taç vardı.

Elindeki kalpte "Her gün mucizeleri bekle." Şeklinde çevirilebilecek bir yazı yazıyordu. Altındaki düğmeye bastığında küre aydınlandı ve karlar içinde dağılmaya, dönmeye başladı.

-Ona mı?" Yanına gelen Alaz omzuna dokunurken, gözlerini küreden ayırmadı. Evet, onu duraksatan buydu. Elbette aklında Eva'dan başka kimse yoktu. Şuan bile onun en son gördüğü gülümsemesini hatırlarken, huzurluydu.

-Evet. Ona." Sırtına desteklercesine vurdu genç adam. Mavi gözleri bu küredeki ışıklar kadar parlaktı, aslında o da Ece'nin masumiyetine böyle bir hediyeyi layık gördü ama James yaptı diye yaparsa özentilik olurdu.

-Bayılacaktır." Alışverişin kalanında elindeki küreyi bir an olsun bırakmazken, cebinde hissettiği titreşimle telefonunu çıkarıp ekrana baktı Alaz uzaklaştığı bir zamanda.

Eva arıyordu.

Büyük ihtimalle geçen seferki gibi nasıl olduğunu, neler yaptığını çekinerek sorup kapatacaktı ama sesini duymak bile rahatlatıcıydı.

Bu yüzden açarken, kız bilmese ve havadan sudan konuşurken hiç çaktırmasa da, yüzündeki koca gülümsemeyle elindeki küreyi çevirdi.

•••

Girişteki kalabalık, ünlü insanlarla, ülkelerin ileri gelen zengin adamlarının asistanları veyahut temsilcileriyle ve elbette gazetecilerle doluydu. Bu yüzden arka kapıdan, birçok insanın gizlice geçmek için tercih ettiği yerden girmek adına oraya yöneldi Rüzgar.