10.BÖLÜM

1.8K 185 29
                                    

AVM ye gelmiştik. Dün telefonda sinemaya girelim diye konuşmuştuk. Filmi ben seçtim ama adını bile hatırlamıyorum.
"Önce filme girelim istersen"
"Fark etmez" filme girdik. Açıkçası pek birşey anlamadım. Hoşuma da gitmedi. Biraz dolanıp kırtasiyeye girdik. Bir kaç tane kitaba baktım. Hoşuma gitti ama almadım. Yemek yedik ve bı mağazaya girdik.
"Bak bu elbise sana yakışır. Hem havaya da uygun."Doğu elindeki sarı kısa elbiseyi bana uzattı. Gülümseyip elinden aldım ve kabine girdim. Elbiseyi denedim, hoşuma gitmişti. Enerjimi artırdığını düşündüm. Kabinden çıktım. Doğu elbiseyi beğendi. Satın aldı ve üzerime giydirtti. Aslında memnundum giymekten, dedim ya enerjimi artırdı. Bı kafeye girdik. Masalardan birinde Başak ve Toprak vardı. Kahve içip sohbet ediyorlar ve gülüyorlar dı. Ne kadar da yakışıyorlar (!) Başak beni gördü ve gülümseyerek el salladı.
" Selam, sizde mi geldiniz. İsterseniz beraber oturalım."
"Olabilir, Defne sana da kahve alıyorum. Siz oturun ben geliyorum."
"Tamam" dedim ve Başak ın yanına oturdum. Doğu da kahvemizi getirdi.
" Elbisen ne güzelmiş" bunu söyleyen Başak tı.
" Sağol seninki de güzelmiş"
" Teşekkür ederim"dedi ve sonra Toprak konuştu.
" Sizde mi sevgili oldunuz"
"Her kafeye gelen sevgili mi olmak zorunda"
"Her yakışan sevgili olmak zorunda" ne yani biz Doğu yla yakışıyor muyuz? Yaklaşık 10 dakika sonra Başak ve Doğu lavaboya gitti.
" Doğu yla yakışıyor muyuz cidden?"
" Öyle bişey demedim, ama sen olmak istiyorsan bişey diyemem" dedi. Doğu yla sevgili olmayı istermiyim acaba?
" Ne o istermisin?"
" Yakışıklı çocuk sonuçta neden istemeyeyim?"
" Yakışmıyorsunuz ama"
" O senin düşüncen ve sana düşünceni soran olmadı"
"Aman banane, hem merak etme onunda sende gözü var. İstersen ayarlarım"
" Yok, sen eksik kal"
" Peki sen bilirsin" bu çocuk neden bu kadar gıcık.
                                ***
Yarım saat daha oturup kalktık. Saat 17.00 e geliyordu. Doğu beni eve bıraktı ve Toprak ta aynı anda geldi. Binaya girdim ve kapıyı çaldım. Kimse açmadı. Annemi aradım ve 2 saat sonra geleceklerini söyledi. Harika, kapıda kaldım. Azra'lara gitmeye karar verdim. Onlarda temizlik yapıyordu, temizlikten nefret ederim. Onlara yardım etmiycegim için içeri girmedim. Bizim binaya girdim ve evin önüne oturdum. 10 dakika sonra Toprak elinde çöp torbasıyla dışarı çıktı. Bana baktı ve konuştu bay zeka
" Neden eve girmiyon?"
" Girebilsem girerim heralde"
" Ne kapıda mı kaldın, yazık (!)"
" Çok komik"
" Tamam tamam, istersen bize gel"
" Yok almıyım"
" Korkma yemem seni hem komşu komşunun külüne muhtaçtır."
" Komik mi?"
" Ciddiyim, çöpü atarsan gelebilirsin" kalktım ve çöpü aldım. Kapının önünde durmaktansa. Çöpü attım ve içeri girdim. Daha önce gelmiştim buraya.
"Aa La casa de papel mi izliyorsun?"
" Evet izleyemem mi?
" Kaçıncı bölümdesin?"
" 1. Sezon 3. Bölüm sen izliyon mu?"
" Evet 2. Sezon 2. Bölüm deyim"
" Aman anlatma sakın,en sinir olduğum şey."
"  Tamam ya anlatmam. Sadece Monica ve Denver sevgili oluyo."
" Bravo anlattın ne geçti eline.4. sezonda Nairobi ölüyo"
" Ya neden anlattın ki şimdi pislik. Daha 2 sezon var. Benim sana söylediğimde 3, 4 bölüm vardı."
" Ee napalim benimde daha 3 sezon var"
                                 ***
1 saattir herşeyi anlatıyorum. Napiyim izlediğim bölümü tekrar izlemek sıkıcı geliyo. Bende anlatiyom. Her an beni evden atabilir, ama atamaz!?

Biraz uzun yazmaya çalıştım canlarım. Nasıl olmuş bölüm. Bu arada 20. Bölümde büyük bir bomba var.🙂

Kalbimin KomşusuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin