DELİBELALI ||Tamamlamdı||

ORUÇ BAŞIMIZA MI VURDU NE?

MultiMedya : Bölümden😍

🦋

Ateş : Kelebeğim?

Nazlı : Ne oluyor Ateş ya? Saat gecenin üçü, farkındasın değil mi?

Ateş : Kelebeğim ben de onu diyorum ya, sahur vakti. Yarın oruç tutacağız kalkta iki lokma bir şey ye, diye aradım.

Nazlı : Ayy haklısın sevgilim. Ben onu tamamen unutmuşum. Dur kızları uyandırayım. Sağol haber verdiğin için.

Ateş : Ne demek kelebek hanım? Vazifemiz..

Nazlı : Hey Allah'ım yarabbim ya!

Nazlı kalkıp, önce Bahar'ı sonra ise sırayla Su'yu ve Eylem'i uyandırdı.

Eylem : Benim bir şey yiyesim yok.

Su : Valla benimde.

Bahar : Oldu canım, Güler Abla'nın gönderdiği börekleri yemeyelim de kırsın kafamızı değil mi?

Nazlı : Valla annem uçar bize..

Derken Nazlı'nın telefonu çaldı.

Güler : Annecim kalkabildiniz mi?

Nazlı : Kalktık anne, kalktık.

Güler : Tamam kuzum. Size gönderdiğim börekleri ısıtın yiyin tamam mı? Bak aç açına oruç tutulmaz!
Dediğinde Nazlı, diğerlerine kaş göz işaretleri ile "ben size demiştim" bakışı attı.

Nazlı : Tamam anneciğim. Isıtıyoruz şimdi.

Güler : Ayy kızım bari Ramazan' da gelip kalsaydınız bari bizde. Oluyor mu böyle? Ben ne güzel iftarı da, sahuru da hazırlayacaktım size.

Nazlı : Yok annem, senin düşünmen yeter. Hem yarın öbür gün evlendiğimizde de sen mi hazırlayacaksın?

Güler : Hazırlarım ne var?

Nazlı : Anne saçmalama ya! Tamam hadi kapatıyorum ben. Sofra kuracağız daha.

Güler : Tamam tamam. Dikkat edin kendinize.

Nazlı : Sen de anneciğim, sen de. Hadi öptüm.
Diyerek kapattı telefonu.

Kızlar birlikte sahur yaparken, taburda da durum onlardan farksızdı.

🦋

Feyzullah : Abi kalk, Mücahit Abi.. Hadi bak sahur vakti.

Keşanlı : Lan oğlum kapa şu telefonu. Uyuyoruz şurada!

Çaylak : Abi sahur diyorum ya.. Kalksana! Yarın oruç tutacağız bak zorlanırsın.

Keşanlı : Bana bir şey olmaz! Kapa sen şu organın haline gelen aleti. Hadi lan!

Feyzullah : Tamam abi, tamam. Sen bilirsin.

Feyzullah uykulu uykulu yemekhaneye inmişti. Yavuz, Fethi, Ateş ve Ali Haydar çoktan oradaydı.

Feyzullah : Ee Aşık Abim nerede?

Fethi : Asıl Keşanlı delisi nerede?

Feyzullah : Kalkmayacakmış o..

Yavuz : Niye?

Feyzullah : Uykusu varmış.