O kadını uzun zamandır görmüyordum ama şimdi yine karşımdaydı. Bu sefer her zaman ki gibi korkutucu görünmüyordu aksine çok güzel görünüyordu. Gülümseyerek bana bakıyordu. Bu kadının benden ne istediğini hala çözememiştim. Gözlerim kadında takılı kalmıştı.
"Onu bana getir."
Yine aynı şeyi söylemeye başladı. Ona neyi getirmemi istediğini anlamıyordum. Gözlerinde nefret ve öfke yerine özlem ve acı görüyordum. Sanırım çok fazla acı çekmişti. Üzülerek ona baktım. Gözlerinde gördüğüm çaresizlik üzülmeme neden oluyordu. Ben de bir çok kez çaresiz hissetmiştim ve bu çok berbat bir hisdi. Bu kadın bir çok kez beni korkutmuş olmasına rağmen ona yardım etmek istiyordum. Acı çekmesine neden olan bir şey olduğunu hissediyordum. Onu daha önce arafa gittiğimde gördüğümü düşünmüştüm ama bir türlü konuşamamıştım. Sanırım arafı tekarar ziyaret etmem gerekecek. Birinin omzuma dokunmasıyla kendime geldim.
"Güzelim sen iyi misin?"
"Şey evet ben iyiyim. Sana bir şey söylemek istiyorum."
"Söyle güzelim."
"Arafa gitmem gerek."
"Ne? Güzelim neden oraya gitmek istiyorsun?"
"Bak Bruce bir kadın var. Uzun zamandır karşıma çıkıp duruyor. Benden birşey getirmemi istiyor ama ben ne istediğini anlamıyorum. Geçen sefer arafa bunun için gitmiştim. Şimdi tekarar gitmem gerek."
"Güzelim ne kadını? Kimden bahsediyorsun?"
"İşte sorun da bu. O kadını sadece ben görüyorum. Bir keresinde senin boynuna bir hançer dayamıştı ama sen farkına bile varmadın. O kadın beni bir türlü rahat bırakmıyor. Yardıma ihtiyacı olduğunu hissediyorum. Lütfen Bruce oraya gitmem gerek."
"Tamam ama oraya yanlız gitmene izin vermem. Ben de seninle geliyorum."
Önceki sefer olanlardan sonra Bruce'un tek gitmeme izin vereceğini düşünmek çok saçma olurdu ama o kadınla yanlız konuşmam gerekiyordu.
"Bruce benim yanlız gitmem gerek. Hem sen de biliyorsun ben artık daha güçlüyüm. Bununla baş edebilirim."
"Güçlü olduğunu biliyorum ama sen teksin. Ordaysa binlerce melek ve şeytan var. Oraya ya benimle gidersin ya da gitmezsin."
"Pekala. O zaman hemen gidelim. Zaman kaybetmek istemiyorum."
Bruce'la birlikte Beth'in yanına gittik. Beth kısa süre içinde portalı açtı. Bruce'la birlikte portaldan geçtik ve arafa ulaştık. Yaptığım şeye inanamıyorum. O kadının burda olduğundan emin değilim ama yine de buraya geldim. Her ne kadar artık daha güçlü olsam da Bruce haklıydı. Burda ki melek ve şeytanlar bize saldırmaya kalkarsa hiç şansımız olmaz. Merakla etrafa göz gezdirmeye başladım. Bruce nasıl birini aradığımızı bilmediği için beni takip etmekle yetiniyordu. Geçen sefer geldiğimde o kadına benzeyen birini görmüştüm ama o olup olmadığından emin olamamıştım. Şimdi sadece küçük bir ihtimali göz önüne alarak buraya gelmiştim. O kadını bulabilme ihtimalim çok düşüktü ama yine de vardı. Etrafta dolaşmaya devam ediyordum ama o kadına rastlamamıştım ya da o kadına benzeyen kişiye. Umutsuzca etrafa bakınmaya devam ettim. Yaklaşık bir saattir dolaşıyorduk ama o kadına rastlamamıştım. Her geçen saniye onu bulabilme ihtimalim azalıyordu. Araf çok büyüktü ve ben de var olup olmadığından emin olmadığım birini arıyordum. Bruce'un sesini duymamla ona döndüm.
"Güzelim artık gitmeliyiz. O kadın burda yok."
Benim de artık hiç umudum kalmamıştı. Hayal kırıklığı içinde Bruce'a baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cehennem Tutsağı(Askıya Alındı)
FantasySuçsuz olduğu halde kilit altına alınan cehennemin efendisi ve sıradan bir hayatı olan Alexis'in kesişen yolları... Bu acı, aşk, romantizm ve sırlarla dolu hikayede sen de bize katıl. Başlangıç: 06.06.2020