Her sabah olduğu gibi bu sabahda isteğim dışında uyandırılıyordum.
Odamdan gelen tıkırtı sesleri usulca kaşlarımı çatmama sebep oldu.
Gözlerimi zar zor açtığımda birkaç saniye boş boş tavanla kesiştim.
Başıma giren ağrıyla inleyerek doğrulduğumda karşılaştığım manzara beni şaşkınlığa itti.Sırtı bana dönük Alphan elindeki parfüm şişesini kokluyordu.
Sırtımı yatak başlığına yasladığımda çıkan tok sesle bakışları bana döndü.
Elindeki siyah şişeyi masanın üstüne bıraktıktan sonra konuştu.
"Ben de horlaman ne zaman duracak diye bekliyordum."
Yeni uykudan uyanmışlığın verdiği uyşuklula ona cevap verdim.
"Eğer horlasaydım emin ol söylerlerdi."
Yeni uyanmış olamam onunla uğraşamayacağım anlamına gelmezdi.
Alaylı suratı bir an da ciddileşti.
Kaşlarıda kuşkuyla hafifçe çatıldı.
"Kim söylerdi ?"
Onu sinirlendirmek için konuyu değiştirdim.
Aynı zamanda yuvarlak yatağımdan bacaklarımı sarkıttım.Ve yanımdaki çekmeyi açıp küçük ilacı direkt ağzıma attım.
"Ne işin var burda ?"
Konuyu değiştirmeme sinirlenmiş olacakki yanıma geldi."Kim söylerdi dedim ?"diyerek az önce sorduğu soruyu tekrar etti.
Sehpanın üzerindeki suyu elime alıp küçük bir yudum aldım.
"Sanane."
Elini ensesine atıp hırsla sıvazladı.
"Söylesene kızım."
Bıkkınca bir nefes verdim ve kendimi gelişigüzel tekrar yatağa bıraktım.
"Alphan uykum var ve sana sinirliyim.Defol git başımdan."
Kolumdan hızlıca çekildiğimde yüzümü buruşturdum.
Öylesine hızlıca çekmiştiki burnum göğsüne çarpmıştı."Sana bir şey sordum."
Dişlerini sıkarak söylediği şeye göz devirdim.
"Ya şaka yapıyorum,kimseyle yattığım felan yok,sakin ol."
Kolumu ondan sertçe çektim.
Rahatlayan yüzünü uzun tırnaklarıma çizmek istedim.Sabahın köründe uğraştığım şeylere bak.
"Evimde ne işin var ?"
Dip dibe olmamızdan rahatsız olduğum için ondan bir adım uzaklaştım,bu hareketime tek kaşını kaldırarak karşılık verdi.Ona hala sinirliydim.Ve yüz vermeye niyetim yoktu.
"Ahsen Hanım'ı bu akşam için bir aile yemeğine davet ettim."
Kaşlarım şaşkınlık ile havalandı.Ve aynı hızlada çatıldı.
"Ya sen ne aile yemeğinden bahsediyorsun ?"
O da benim gibi kaşlarını çattı ne dediğimi anlamaya çalışır gibi bir hali vardı.
Ona fırsat vermeden devam ettim.
"Annen beni babaannemin gözü önünde rezil ettsin mi istiyorsun."
Sorudan çok bir sitem cümlesiydi.
"Öyle bir şey olmayacak."
Katı ses tonu ürpermeme neden oldu.Kendinden öylesine emin duruyorduki.İnsan kendinden bile terddüt edebiliyordu."2 ay sonra bitecek zaten,niye bizi davet ediyorsun ?"
Az önce bıraktığı kolumu bu sefer daha sert tuttu.Burnundan derin derin nefesler alıyordu.Boynunda atan damarı sinirlendiğinin kanıtıydı.
"2 ay sonra bir sikim bitmeyecek."
Onu hızlıca ittim.Biraz damarına basmaktan bir şey olmazdı.Seni ayaklarıma kapandıracağım Alphan Bey.Bu daha iyi günlerin!
"Madem bitmeyecek dün akşam neden Şebnem'i korudun."
Burun kemerini sıktığında soluk alışverişi değişmişti.
"Şebnem'i koruduğum felan yok."
Başımı alayla salladım.
"Evet o yüzden mi beni dinlemeden bana bağırdın."Derince yutkundum ve devam ettim."O yüzden mi bana benimsin dedikten 3 gün sonra beni evde tek bırakıp onla gittin."
Elleri ile yüzünü dertli bir şekilde sıvazladı.
"Buraya gelen aklımı sikeyim,kıskançlık yapıyorsun."
Bir an da onu kıskandığımı yüzüme vurması beni afalattı.
Bu durgun halimden faydalanıp devam etti."Gözünün önündekini göremeyecek kadar körsün"dedi ve hızlıca odadan çıktı.Açık kalan kapıya bakakaldım.Yine ben suçlu olmuştum şaka gibi.
Ya eski sevgilisini nasıl doğal karşılama mı beklerki?
Birde bu yemek işi çıkmıştı,hem de babaannemle gidecektim.Müzeyyen Hanım'dan intikamımı elbette alacaktım ama şimdi değil.Ne demişler intikam soğuk yenen bir yemektir.
************
"Ya evleniyorum resmen."
Bilmem kaçıncı kez evleniyorum demesine göz devirdim."
Elindeki dergiden bir sayfayı açıp iç çekti.
"Bu gelinlik nasıl sence ?"
Gösterdiği balık modele yüzümü buruşturdum."Balık model hem de düğünde ?"
O da benim gibi yüzünü buruşturdu ve ekledi."Haklısın kabarık bir şeyler bakmalıyım."
"Ya Pera daha ortada düğün tarihi yok.Sen gelinlik bakıyorsun."
İsyanıma kıkırdadı.
"Senin gibi dosyalarla ilgilenseydim.Evde kalırdım."
Önümde incelediğim dosyaya kısa bir bakış attım."Ne yani ben evde mi kaldım ?"
Gözlerini dergiden ayırmadan konuştu.
"Bu güzellikle evde kalan ilk insan olarak tarihe geçeceksin."
Kaşlarım anında çatıldı.
"Daha 23 yaşındayım,ne evde kalması."
Alayla bana baktı,daha çok gülmemek ister gibi bir hali vardı.
"Sen hergün böyle Alphan'la kavga edersen değil 23,33'ünde bile evlenemezsin."
Alphan'la tartışmamızı hatırlatınca somurttum.Babaannemin ısrarlarıyla birlikte kahvaltı yapmıştık ve akşam buluşmak üzere evden ayrılmıştı ve bu süreçte benle bir kez dahi konuşmamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Sır
Teen Fiction"Bana öyle bakma" dediğinde bakışlarımı kaçırdım. Verdiğim titrek nefes onun dudaklarında can bulmuştu. Bana bir adım daha yaklaşıp,elini belime attı. Ve gecenin kutsal sözcükleri o iki et parçasından fütursuzca döküldü. "Seviş benimle" Zaman durdu...