Multi:Alphan
Geçmişin ipi boynumu idam ipi gibi sarmıştı.Sürekli dönüp dolanan bir geçmişim vardı.Benim bilmediğim geçmişim,boynu bükük geçmişim,katil olan geçmişim.
Neden beni bulmuştu?
Neden normal bir ailede değildim?
Neden kurallarla yaşamak zorundaydım?
Neden annem yoktu?
Neden olanların sorumlusu bendim?
Kader beni mi seçmişti?
Pencereden boğazı seyrederken bakışlarım köşkün önünde duran VIP aracına takıldı.İçeriden tüm heybetiyle babam indi.Etrafındaki korumalar eve girene kadar yanından ayrılmadı.
Göz devirdim.O kadar ki tehlikedeydik.Allah'tan henüz başımıza bir şey gelmemişti ya da ben öyle sanıyordum.Bakışlarım saate kaydı akşam yemeğine yarım saat vardı.Tam zamanında orada olmalıydım.Babaannem ve onun katı kuralları...
Her şey zamanında olsun ister,hiçbir şeyden ödün vermez,otoriter kadın babaannem Ahsen Sipahi.
Her şeyimle beni eğitmişti.Oturuşum,duruşum,konuşmam,yürü-yüşüm Sipahi'lere uygun olmalıydı.Hata kabul etmezdi,etmezdiler ne o ne babam.
Sipahi ailesi;herkesin imrenerek baktığı,dışarıdan çok mutlu görünen,zengin bir aile.
Dışarıda öyleydik.Cemiyetlerde,davetlerde,müzayedelerde harika bir aile...
Evde ise katı kurallar,disiplin... Anlatırken bile daralıyordum.
Gözlerim tekrar akrebi kovalayan yelkovana döndü.
Son 20 dakikam vardı.Pijamalarla inmeyi ne kadar istesemde giyinme odama geçtim.Babaannem resmîyete önem verirdi.O nedenle altıma bordo renginde kalem etek giydim.Üstüme de krem tonlarında sıfır kol bir büstiyer giydim.Siyah stilettolarımla uyumluydum.
Makyaj masasının başına kuruldum.Genelde göz makyajını abartmayı sevmezdim,asıl göz alıcı kısmı dudaklarım alırdı.Hafif bir göz makyajı yaptım.Elime aldığım bordo ruja baktım,bunu Fransa'dan bir markanın özel kreasyonundan almıştım.Dudaklarıma bordo ruju sürdüm.Kıvırcık saçlarımı elleme gereği duymadım.Çünkü kıvırcık saç yakışıyordu.Son olarak elime aldığım rastgele bir parfümü sıktım.Aynadaki görüntüm dudaklarımın kıvrılmasına neden oldu.
Saate tekrar baktığımda son 2 dakikamın kalması ile köşükün merdivenlerinden inmeye başladım.Tahta merdivenlerin çıkardığı gıcırdı ve topuklu ayakkabılarımın sesi ile salona indim.
Kocaman varak koltuklardan resmen para akıyordu.Babaannem beyaz saçlarını özenle taramış,Giydiği siyah diz altı elbisesi ile yine çok zarif görünüyordu.
Babamda merdivenlerden indiğinde bakışları bizi buldu.Gidip masaya oturdu.Ben ve babamda peşinden gittik.
Kocaman taşlarla bezenmiş,gösterişli avizenin altındaki masa bir orduyu doyuracak şekilde donatılmıştı.
Herkes yerine oturduğunda babaannemin bakışları saate düştü. "Afiyet olsun," diyerek yemeğe başladı.Pek iştahım yoktu,zaten çok bir şeyler yediğimde söylenemezdi.Önümdeki pirzoladan bıçak yardımı ile birkaç lokma aldım.
Tabii babaannem konuşana kadar her şey güzeldi.
"Artık holdingde çalışmalısın abinin odasını senin için ayarladım.Her şey istediğin gibi."
Bakışlarımı ağır bir şekilde ona çevirdim.En düz sesimle "sen nasıl istersen," dedim.
Ben buydum işte, onların isteklerini yapmak zorunda olan herhangi biri.
![](https://img.wattpad.com/cover/190608522-288-k332763.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Sır
Teen Fiction"Bana öyle bakma" dediğinde bakışlarımı kaçırdım. Verdiğim titrek nefes onun dudaklarında can bulmuştu. Bana bir adım daha yaklaşıp,elini belime attı. Ve gecenin kutsal sözcükleri o iki et parçasından fütursuzca döküldü. "Seviş benimle" Zaman durdu...