15 | MEMLEKET

1.9K 156 144
                                        

• 15 •
MEMLEKET

~

Bir yerden bir yere uçuyorsa kuşlar; mevsimler değişmiştir, İnsanlar da

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bir yerden bir yere uçuyorsa kuşlar; mevsimler değişmiştir, İnsanlar da.
-Cahit Zarifoğlu

•••


Geçen zaman Ömer'in hayatında pek bir şey değiştirmemişti. Hâlâ atölyenin üzerindeki satın aldığı evde oturuyor. Ara sıra kardeşi İbrahim'i görmek ve Zeliha hanımın bir ihtiyacı var mı diye sormak için eve uğruyordu. O Dilem'in emanetiydi. İyi bakılmalıydı. Melek adını verdiği atölyesinde dostlarım dediği öğrencileriyle çizim yaparken kapı açıldı. Genç bir kadın ve yanında da bir erkek içeriye girdi. Ömer tuvalin başından kalkıp yanlarına gitti. "Merhaba hoşgeldiniz ben Ömer." dedi elini uzatarak.

"Merhaba Ömer bey ben Harun." dedi genç adam. "Ömer yeterli." dedi Ömer gülümseyerek. Daha sonra elini kıza uzatıp "Merhaba!" dedi ama kız sadece kafasını kaldırıp beş saniyeliğine Ömer'e baktı ve tekrar eğdi başını. Ömer havada kalan elini indirip şaşkınlıkla baktı karşısında ki manzaraya belki de erkeklerle tokalaşmıyordu ama en azından bir merhaba diyebilirdi değil mi? Ömer düşüncelere dalmışken "Kardeşim konuşamıyor." dedi Harun.

"Özür dilerim düşünemedim." dedi Ömer mahcup bir sesle.

"Ömer bey yani Ömer yalnız konuşabilir miyiz?" diye sordu Harun Ömer "Tabi ki yan tarafa geçelim." dedi samimiyetle tebessüm ederek.

Harun kardeşine dönüp "Ayperi sen bizi burada bekle olur mu?" diye sordu kız da kafasını tamam anlamında sallayınca Harun Ömer'in peşinden yürümeye başladı.

Masaya geçip oturunca "Ne alırsın?" diye sordu Harun'a Ömer ama Harun hemen konuşup çıkması gerektiğini işinden iki saatlik izin alabildiğini söyledi. "Seni dinliyorum." dedi Ömer.

"Bak Ömer sana her şeyi açık açık anlatacağım. Biz annemizi de babamızı da kaybettik. Ayperi doğuştan bedensel engelliydi yürüyemiyordu On iki yaşından beridir de konuşamıyor sonra ameliyatlar falan yürüyebildi ama hâlâ konuşamıyor. Doktorlar yaşadığı travmanın etkisi olduğunu söylüyor yani aslında konuşamıyor değil konuşmuyor. Götürmediğim doktor kalmadı ama başaramadım kardeşim sessizliğe gömüldü. Sadece bu da değil kardeşim yaşayan bir ölü gibi o kadar az gülüyor ki bir insanın gülüşü sayılı olur mu hiç Ömer? Şimdi bana sorsan Ayperi günde kaç kez gülüyor sana söyleyebilirim." susup derin bir nefes aldı Harun. Ömer onun sözünü hiç kesmeden dinliyordu. Konuşmaya içindekileri dökmeye ihtiyacı olduğunu anlamıştı.

"Birkaç gün önce doktordan dönerken buraya hayranlıkla baktığını fark ettim ve gelmek ister misin diye sorduğumda gülümsedi. Bilmiyorum bir umut işte belki bir faydası olur. Kardeşim lise mezunu açık öğretim okudu. Bunlar da çizdiği birkaç resim." dedi Harun elindeki dosyayı Ömer'e uzatıp. Ömer dosyayı açıp çizimleri görünce şok olmuş bir şekilde baktı her yeni resme baktığında hayranlığı artıyordu. Dosyayı alıp Harun'a hiçbir şey söylemeden Ayperi'nin yanına gitti. Ayperi Ömer'in ona doğru geldiğini görünce oturduğu sandalyeden ayağa kalktı.

DİLEM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin